‘Soçi-Roma-Glaskow'

ABD'NİN Afganistan'dan çekilmek zorunda kalışı, Asya-Pasifik'e yönelişi, Ortadoğu ölçeğindekı başarısızlıklaının getirdiği bölgesel boşluğun doldurulmasına yönelik güç rekabeti hızlandırdı.
Bu rekabette TÜRKİYE-BAŞKAN ERDOĞAN'ın STRATEJİK HAMLELERİYLE, Irak, Suriye, Libya, Doğu Akdeniz, Azerbaycan, Ukrayna, Kırım ve Doğu Avrupa'da çok önemli bir güç haline geldi.
Türkiye, Ortadoğu, Kuzey Afrika, Doğu Avrupa, Karadeniz ve Orta Asya bağlamında kendi milli çıkarları için askeri varlığını genişletiyor, ticari atılımlarda bulunuyor ve savunma sanayisini dış politikasında öncü bir sektöre dönüştürüyor.
Türkiye küresel etkide bulunacak bir güç profili oluşturuyor.
Evet. ABD dünyaya yön verme özelliğini kaybetti.
İnşallah, Başkan Erdoğan'ın lider diplomasisi sayesinde birçok kriz ve atılım alanında Türkiye'nin etkin varlığı sürecek. Erdoğan 33 gün içinde Soçi-Roma-GlaskovW hattı'nda müthış bır görüşme trafığının ıçınde dünyanın önde gelen liderleri ile görüşmüş olacak. Erdoğan, KÜRESEL LİDERLİK özellıklerını konuşturuyor.
29 EYLÜL 2021:
Erdoğan, Putin ile Soçi'de buluştu. Yakın coğrafyamızı ilgilendiren kritik kavşakları enine boyuna konuştu.
30-31 EKİM 2021:
Erdoğan, Roma'da G-20 Zirvesi'nde ABD Başkanı Biden'la buluşacak, hem de Türkıye'nın dış ekonomik ilişkilerinin köşe başlarını belirleyecek.
1-12 KASIM 2021:
Erdoğan, Glasgow kentinde BM İklim Konferası'nda Biden'le bir kez daha buluşacak ve uluslararası iklim anlaşmasını Türkiye adına imzalayacak.
ARALIK 2021:
Erdoğan-Putin Ankara buluşması. Rusya liderı Putin Ankara'ya gelecek. Türkiye- Rusya Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey Toplantısı yapılacak.
Başkan Erdoğan'ın Putin ile yaptığı görüşmenın orta ve uzun vadeli 'BİRLİKTELİK' pozisyonu, ABD ve Avrupa'ya müthış mesajlar verirken, herkesin zihninde de kalıcı noktalar bıraktı. TÜRKİYE artık eski TÜRKİYE değil.
Çok daha güçlü ve tamamen bağımsız politikalar üreten bir güç haline geldi. Bu elbette kolay olmadı. BAŞKAN ERDOĞAN dışında bunu başarabilecek biri de yoktu.
Şimdi bu kadar büyük kazanımlar, kenara atılamaz.
TÜRKİYE, Yeni Dünya Düzeni'nde çok önemli bir güç haline gelmişken, Aziz Milletimiz kirli ittifaklara prim vermez. O kirli ittifaklar, YALAN VE İFTİRA siyaseti yapacak. Çünkü çalışmıyorlar, projeleri yok. Yerel seçimlerin üzerinden neredeyse 2.5 yıl geçti. İstanbul, Ankara ve İzmir'in halini görüyorsunuz.
Bu 3 kent maalesef hiç proje üretmeyen, var olan kazanımları da yok eden büyükşehirler olarak karşımıza çıkıyor.
TÜRKİYE'nin yalan ve iftira siyesetiyle kaybedecek tek bir günü yok. Pandemi koşullarının ekonomiye etkisi belki de en az Türkiye'de oldu. Avrupa ve ABD'deki gurbetçilerimizle konuştuklarımızda, Covid-19 hastası olduğumuzda birkaç yıl 'borç ödüyoruz' serzenişlerini duyduk. Bu güzel ülkemizin kıymetini bilelim.