CHP’nin düşmanlığı

CHP-Kemal Kılıçdaroğlu, Katar düşmanlığında inanılmaz olumsuz resimler vermekten kendini alamıyor. Türkiye'ye yabancı sermaye gelmezse, zil takıp oynayacak. Kıskançlıkta sınır tanımıyor. Kılıçdaroğlu'nun KATAR DÜŞMANLIĞI geçen aylarda, TANK-PALET FABRIKASI ortaklığında da ortaya çıkmıştı. Kılıçdaroğlu gibi Millet İttifakı ve medyadaki paralı isimleri de Katar düşmanlığına soyundu. Evet Kılıçdaroğlu'nun Katar düşmanlığının arkasında önemli bir sorun var. CHP'nin Katar düşmanlığının arkasında, iflah olmaz ARAP DÜŞMANLIĞI yatmaktadır. Militan laiklik ruhu CHP yönetimlerinin zaman zaman, İslam'a şaşı bakmaları sonucu, ARAPLARA karşı tavır içinde oldukları doğru.

Yıllarca, İngiliz darın devleti (MI6), "Araplar Türkleri arkadan vurdu" rezil algı operasyonlarının destekçileri arasında yoğunlukla CHP'li isimlerin olması tesadüf değil. NOKTA… CHP'nin iflah olmaz huylarından birisi, yeni projelere karşı çıkmak, yaptırmamak, engel olmak.

Örneğin, boğaz köprülerine karşı çıkmak, takoz koymak, CHP yönetiminin ve bileşenlerinin iflah olmaz özelliklerinden birisi.

Birlikte düşünelim. İstanbul iki kıtayı (Asya-Avrupa) birleştiren dünyanın gözbebeği boğaza sahip. Nüfusumuz hızla büyüyor. Türkiye'de otomobil fabrikaları kuruluyor, Aziz Milletimizin otomobil alması kolaylaşıyordu. Boğazı geçmekte kullanılan araba vapurları yetmiyordu.

Avrupa kıtasından Asya'ya ulaşmak, yani kıtaları ayıran İstanbul Boğazı'ndan kolayca geçebilmek, bugün pek umursanmasa da hiç de kolay değildi…

CHP yönetiminin vizyonu yoktu, maalesef bugün de yok. Keşke yapıcı bir muhalefet olsa. Maalesef o da yok. 1984 YILINDA Başbakan olan rahmetli Turgut Özal, yabancı sermaye çekmek için müthiş bir adım atacaktı. İkinci Boğaz köprüsü Fatıh Sultan Mehmet'i yapmak üzere, köprünün hisselerini satıp, yeni sermaye bulacaktı.

Halkçı Parti (CHP) Genel Başkanı Necdet Calp, CHP zihniyetinin gereği olarak ve geleneksel şekilde bir TV tartışmasında skandal sözler söylemişti. CHP'ye rağmen Turgut Özal ikinci köprüyü yaptırdı.

Bugün de CHP zihniyeti Türkiye'nin BÜYÜK YÜRÜYÜŞÜ'nü başlatan Cumhurbaşkanımız ERDOĞAN'ın karşısında her skandal ifadeye başvuruyor. İki yüzlü Avrupa ve onların gözünün içine bakan CHP yönetımi, utanmadan arlanmadan, TAKSİM GEZI KAOS PLANLARI uygulayarak, bir kısım vatandaşımızı sokaklara döktü. CHP bu. Böcek-çiçek diyerek, CIA aparatı FETÖ ile işbirliği yaparak darbecilerle ortaklık yaptılar. CHP ve bileşenleri bağırdı, çağırdı. Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan, kararlı duruşuyla, büyük projeleri tek tek devreye soktu. Yazmaya kalkarsak sayfalar yetmez.

Bugünkü Katar düşmanlığı da aynı. Uzmanların söylediği gibi yıllık 100 milyon dolar etmeyecek futbol yayın ihalesine 5 yılda 2.5 milyar dolara yakın para ödeyen Katar sermayesi sizi neden rahatsız ediyor. Futbolumuzu Katar'a mı sattık. Tapusunu Katar'a mı verdik. Ayıp… Biraz utanın. Biraz yüzünüz kızarsın. CHP zihniyeti bu. Bağımsızlığını kaybeden Türkiye hayaliyle yaşıyorlar. Monşerler CHP'de bu amaç için kin kusuyor. Çünkü onlar emirleri Washington'dan alır.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun yabancı sermayenin Türkiye'ye gelmesini engelleme tavırlarına tepki göstermekten bıktık. Biraz daha açmak gerekirse Amerikan veya Avrupa sermayesine ses çıkarmazlar. Çünkü sufleyi veren onlar.

Geçen yıl da, Kemal Kılıçdaroğlu, aynı tavırları içi sızlamadan sergilemişti. Yabancı sermayeye defalarca Türkiye'ye yatırım yapmamaları konusunda akıl veren Kılıçdaroğlu, yine cibilliyetini göstermiş "Türkiye'de hiç kimsenin can ve mal güvenliği yok" deyip yabancı sermayeye "gelmeyin" deme cüretini göstermişti.

SONUÇ
Kemal Bey, derdin ne? Bırak artık Türkiye'yi yabancılara şikayet etmeyi. Yatırımcı düşmanlığını da artık bırak. Buralardan size ekmek çıkmaz.