Kılıçdaroğlu üfürüyor, saldırıyor, savruluyor

YENİ bir dünya düzeni kuruluyor.
Dengeler, eksenler değişiyor.
Böyle bir süreçte, dünyanın en stratejik konumunda bulunan Türkiye'de ana muhalefet partisi CHP'nin seçim bildirgesini açıklamak için konuşan Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan ne beklenir?
Geleceğe bakan, ülkemiz için önemli görülen o ekonomik ve sosyal projeleri, programları ortaya koymak. Genç nüfusumuza ufuk açıcı paradigmalar ortaya koymak, değil mi? Peki, Kılıçdaroğlu dün (pazar) ne yaptı?
CHP'de bir vizyon yok. Gelecek yok.
Heyecan yok. Kemal Kılıçdaroğlu, yapacaklarını anlatacağına, projeleri açıklayacağına Türkiye'nin önüne büyük hedefler koyacağına, üfürüyor, sataşıyor, kavga çıkarmak için uğraşıyor, savruluyor. Ana muhalefet koltuğu gerçek anlamda boş. Kemal Kılıçdaroğlu'nu dinleyince, "Ayinesi üfürmektir, saldırmaktır, kırmaktır, Kılıçdaroğlu'nun laflarına bakılmaz" demek geçti içimden. Belli oldu ki Kemal Kılıçdaroğlu'nun millete söyleyecek sözü, ne de projeleri var. Yalanla siyaset gemisine yürütebileceklerine inanıyorlar.
Maalesef hakaret ve küfür CHP'nin siyaset dili oldu. Evet. Fikrin olmadığı yerde küfür, vizyonun olmadığı yerde hakaret olur. Kılıçdaroğlu'nun hele bir sözü var ki, insanlarımızın sinir telleri ile oynuyor. Büyük lider Tayyip Erdoğan, "Cumhurbaşkanlığı koltuğunu işgal ediyor"muş! Yazıklar olsun. Sandığa giden, yüzde 51'in üstünde oy veren aziz millete hakaret ediyor Kemal Kılıçdaroğlu. 2014'te seçim olmuş, Kılıçdaroğlu'nun adayı hezimete uğramış. Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanı seçilmiş. 2018 Haziran ayında, Kılıçdaroğlu'nun adayı Muharrem İnce hezimete uğramış, Tayyip Erdoğan halkımızın oylarıyla ilk turda cumhurbaşkanı seçilmiş.
Kemal Kılıçdaroğlu çıkıyor, sandığa düşman, millete düşman usluplu cümleler kuruyor. El insaf Kemal Bey.
Bükemediğin eli öpeceksin. 31 Mart'ta da bir kez daha aziz millet bükemediğin Erdoğan'ın elini sana öptürmek için sabırla bekliyor.
Kemal Kılıçdaroğlu, seçim bildirgesini açıklarken "Türkiye'yi kurtaracak kadrolar Kuvay-i Milliye kadrolarıdır, o kadrolar CHP kadrolarıdır" dedi. Gerçek ne?
'CHP'nin mevcut yönetimi içler acısı bir hale geldi. PKK'dan DHKP-C'ye kadar çiçek atmadıkları, koruyup kollamadıkları hiçbir illegal yapı kaldı mı? Atatürk partisi iddiasındaki CHP, bugün Pensilvanya'nın partisi haline dönüşmedi mi? Kılıçdaroğlu diyor ki "Asgari ücret alan işçi kardeşlerime sesleniyorum..
Sen 2 bin 200 lira almak istiyorsan, oyunu CHP'ye vereceksin..." Gerçek ne? İşçilerimizin "Emrin olur Kemal Bey" demesini bekliyor. "Oyunu vereceksin" emir kipini kullanmak ne akıldır acaba?
Kılıçdaroğlu diyor ki, "İstanbullular Kadıköy'de, Beşiktaş'ta, Bakırköy'de, Sarıyer'de yaşamak isterim" diyormuş!
Gerçek ne? Beşiktaş Belediye Başkanı, Kadıköy-Ataşehir Belediye Başkanı yolsuzluk, suistimalden görevden alındı.
"Rezidans kralı Battal İlgezdi'yi yeniden aday yapmak için, Kemal Bey, neden rest çekme, yetki alma durumunda kaldınız?" sorusuna cevap verir misiniz?
Bu yerlere gelmek için, CHP'nin beyin kadrosu birbirinin gözünü oyuyor Neden acaba? Kılıçdaroğlu diyor ki, "İstanbul'un ulaşım ve alt yapı sorunlarını çözeceğiz..." Yapılan köprüleri, boğaz geçişlerini, devamlı gelişen yeraltı treni hatlarını, tünelleri, dünyanın en büyük havalimanını, körfez geçişlerine ek yaparak mı?
Yıkarak mı?
SONUÇ: Kılıçdaroğlu diyor ki, "Yurttaşlarımızı mutlu yaşatmak istiyoruz..." Bırakın İstanbullular'ı, CHP'ye oy veren CHP seçmenleri, aday belirleme rezaletleri karşısında çok mutsuz. Kılıçdaroğlu diyor ki "Biz bahara özlem duyuyoruz..." CHP SONBAHAR'DAN KIŞA GİRİYOR. KEMAL BEY, 1 NİSAN'DA YOLCUSUNUZ.