TEZKEREYE hayır oyu veren CHP, HDP ile aynı çizgiye geldi.
Son tartışılan gündem maddesi bu.
Halbuki bunun bir proje olduğunu bu sütunlardan beş yıldır bas bas bağırdık.
"CHP, HDPleşecek" dedik. Bakın "HDP, CHPleşecek" demedik. Ulusalcı geçinen çok kişiden küfür yesek de tam tersini savunduk.
Bugün artık CHP'nin HDP çizgisine geldiği açık ve net olarak kabak gibi ortaya çıktı. Herkes konuşmaya başladı.
Sonuçta HDP Kandil'e bağlı. Terörist PKK'nın siyasi kanadını temsil ediyor.
Talimatları Kandil'den alıyor. Devletin elinde bu talimatlara ait kesinleşmiş belgeler var.
O PKK'ya silah ve para yağdırıp, eğiten ve emreden de Amerikalı generaller. Artık bunu açıkça yapıyorlar. ABD resmen "PKK benim" diyor artık bağıra bağıra. Dolayısıyla onun PKK'sından emir alan HDP de artık bir Amerikan partisi... Haliyle HDP'nin CHP'leşmesine ihtiyaç yok. Lazım olan CHP'nin Amerikalı HDP çizgisine gelmesi.
Türkiye'nin sınır ötesine yaptığı operasyonlar, PKK'yı vurması, etrafımızda terörist devletler kurulamaması en çok Amerika'yı rahatsız ediyor. Hatta deli ediyor. Bu yüzden tezkereye hayır denmesi, Türk askerinin sınırötesi operasyonlarının engellenmesi en çok kimin işine yarar?
Bu sorunun cevabına bakmak yeter de artar bile. Amerika'nın bölgemizdeki bütün planlarının canına ot tıkayan, Mehmetçiğin yaptığı sınırötesi operasyonlar.
Aynı zamanda da İsrail'in hayali olan Arap dünyasına tampon olup kendinden uzaklaştıracak, Kürt Devletçikleri projesine de büyük darbe vuruyoruz. Adamların en büyük hayali K. Irak'tan sonra Suriye'de de bir PKK devleti kurup, bunu Türkiye topraklarına sıçratmak. ABD'nin PKK'yı deli gibi para ve silaha boğması boşuna değil.
Bu planlar parçalanmış Türkiye'nin bölgesel GÜÇ konumundan da düşürülüp, enseye tokat bir devlet haline yeniden dönüştürülmesine çanak tutacak. Bu hayaller bitmiyor, bitmez de. Ancak Meclisimiz tezkereye "Evet" diyerek hayalleri kuranlara okkalı bir tokat daha attı.
Ne yaparlarsa yapsınlar, ne planlar kurarlarsa kursunlar, hep ters tepiyor. O yüzden çıldıracak duruma geldiler son yıllarda. Bir zamanların bitik, kafasını kaldıramayan, her şeye emredersiniz diyen ezik Türkiye'sini hayal ediyorlar.
Hangi noktaya geldiklerini çok ilginç bir örnekle size aktaracağım. Ancak önce sizlere bazı detaylar vermem lazım.
Fransa, ABD ve Rusya'dan sonra en çok savunma sanayii ihracatı yapan ülke.
Yaklaşık 8 milyar dolarlık silah satışı yapan Fransa, sadece son 5 yılda 78 ülkeye farklı savaş araç-gereçleri sattı. Fransa'nın en çok silah sattığı ülkeler Mısır Hindistan ve Suudi Arabistan. Rafale savaş uçağı, NH-90 helikopteri, Gowind-2500 fırkateyn, MILAN tanksavar füzesi ve MICA SAM sistemi Fransa'nın en fazla sattığı ürünler. Fransa'nın en çok silah ihraç eden şirketleri; Airbus ve Dassault. Diğer önemli silah şirketleri ise Safran, Thales, Eurocopter, Mecaniques de Normandie (CNM), DCNS, Nexter Systems ve Arquus.
2019'da Pentagon'a hazırlanan bir raporda, SİHA'ların artık savaş uçaklarından daha etkin olacağı ve bu durumun da ABD ve Fransa gibi ülkeler için risk oluşturduğu yazılmıştı.
Fransa'nın en büyük silah şirketlerinden Dassault'ya ait Le Figaro gazetesi, vurucu gücümüzü konu aldığı dosya haberde Türk SİHA'larının dünyada savaş tekniğini değiştirdiğini ve Libya'da yeni bir dönemin başladığını yazmıştı. Fransa devletine de bu konuya önlem alması için uyarıda bulunmuştu. Fransa, İHA ve SİHA teknolojisine çok geç yatırım yaptığı için ülkede büyük eleştirilerin merkezine Cumhurbaşkanı Macron oturmuştu..
Şimdi dünyanın birçok ülkesine silah yağdıran, bundan milyarlarca dolar kazanan Fransa'nın dışişleri bakanı zıpçıktı gibi ortaya fırladı dün. BİR TEK Türk SİHA'sı için avaz avaz bağırdı. Evet yanlış duymadınız.
Bir tek SİHA'mız adamları delirtti.
Ukrayna'da Türk SİHA'sının Rus yanlısı mevzileri vurmasını gündeme getirerek "Durdurun bu Türk SİHA'larını" diye çağrı yaptı iyi mi? Bir tek SİHA'mız onların trilyonlarca dolar harcayıp ürettiği ve sattığı tankları, topları, her türlü zırhlı aracı yerle bir edip, sanayilerini toprağa gömüyor.
Amerika'da da bazı kongre üyeleri bizim SİHA kullanmamızın savaş suçu kabul edilmesi için kendilerini yırtmamış mıydı?
CHP ve HDP de SİHA'larımızı yerden yere vurmamış mıydı? İki partinin önde gelenleri attıkları tweetlerle hala SİHA'ları üretenleri itibarsızlaştırmak için kendilerini yırtmıyor mu? Tabii ki birlikte kolkola tezkereye de "Hayır" diyecekler, aynı çizgiye gelecekler. 5 yıldır diyoruz ya... Bu bir proje...
Boşuna mı nefes harcıyoruz?