Ne yani?
MAYIS ayında da ihracatımızın bir önceki seneye göre yüzde 65 arttığı açıklandı. Biz içeride kısır çekişmelere kilitlenirken, hiçbirimizin tanımadığı çok sayıda işadamı ihracat rekorları kırıyor. Türkiye hızla 200 milyar doların üzerinde yıllık ihracata koşuyor. Büyüme rakamları da hem muhalefetimizi, hem de Türkiye'nin ilerleyişine kafayı takan ülkeleri deli ediyor.
İçimizde yeni ve gizli zenginlerimiz oluşuyor. Krizleri fırsata çeviren bu zeki işadamları dünyada Çin hariç tüm ülkelerin küçüldüğü pandemi döneminde hızla yol alıyor. Önceki gün bir işadamı dostumla karşılaştık.
Tencere ve tava üretip satıyordu.
Zücaciye sektöründe önemli bir markanın sahibiydi.
"İşler nasıl gidiyor, sıkıntı var mı?" diye sordum. Gülerek "Kafayı çalıştırırsan yok" dedi.
Anlayamadım tabii nereye gelecek. Başladı anlatmaya… Tencere-tava fabrikasının yanına hemen hızla bir inşaat yapmış. Maske üretimine geçmiş. İhracata başlamış.
"Hayal edemeyeceğin kadar çok para kazandım" dedi. Bizde yıllarca montaja alıştırılmış, batı teknolojilerinin hurdalarına yatırım yapmış, kendi alanında tekdüze kalmış işadamları "Kriz var" diye ağlarken, dünyadaki ekonomik çöküntülerin oluşturduğu boşlukları çok iyi bilen ve fırsatları yakalayan işadamları da var Allah'a şükür.
Bu ülkeye tam 100 yıldır kelepçe kurdular. "Üretme" dediler. "Bizde ne istersen var.
Sen patates-soğan takıl" diye emir verdiler. "Başüstüne" diyen, önlerine uzatılan her şeyi imzalayanları iktidara getirip bu ülkeyi fakirlik ve geri kalmışlığa mahkum ettiler. Dolayısıyla kendilerine bağımlı hale getirdiler. 90'larda askere gittiğimde 2.Dünya savaşından kalma tahta tüfeklerle eğitime,nöbete ve tatbikata çıkıyorduk. Bir uçaksavar bataryalarımız vardı evlere şenlik.
Görseydiniz kahkaha atardınız.
Bin yıl uçağa ateş açsa isabet ettiremezdi. Bugün geldiğimiz noktada tüm dünya aylardır Türkiye'nin silah üretiminde yaptığı muazzam atılımları ve yakaldığı GÜCÜ hergün, her vakit diline dolayıp, konuşuyor.
Alman ve İngiliz'i bile hayranlıkla bizden bahsediyor. "Türklerin çok gerisinde kaldık" diyen diyene. Tüm bunlar bu ülkede kendi silah üretimimize şiddetle karşı çıkan ve Batı ağzıyla konuşan muhalefetimize rağmen yapıldı hem de. Mühendislerimizi öldürdüler, milyonlarca dolar rüşvet satarak içimizdeki hainlerle projelerimizi çalmaya çalıştılar. Ancak nafile. Bizi dünyanın krize girip bunalım yaşadığı bir dönemde dahi durduramadılar. Bugün bu yapılanları beğenmeyenlere, yerden yere vuranlara gelecekte çocuklarımız lanet okuyacak.
Çünkü kimin ne dediği, kimin nasıl karşı durup sabote etmeye çalıştığı hep kayıt altında.
İçerideki ittihatçı monşer kafalar yaptıklarımıza saldırıyorlar, dışarıda ise birileri sürekli olarak hayranlıkla bizi konuşuyor.
Son olarak Amerikan Military Review dergisinde Türkiye'nin askeri anlamda çok büyük aşama kaydettiğine dikkat çekildi.
Türkiye'nin askeri projelerinin sayısının 750'yi aştığını belirten dergi, "Dengeler değişiyor.
Geçmişte 50 yılda değişen askeri teknolojiler şimdi birkaç yılda eski kalabiliyor. Türkiye kuşkusuz savunma alanında çok önemli adımlar attı. Büyük yatırımlar yapıldı. Başta sihalar olmak üzere savunma sistemleri ve füzelerde yeni ve hala kimsenin tam olarak çözemediği güce ulaştılar.
Bu da Türkiye'nin bölgedeki etkinliğini arttırdı. Şimdi Türkiye deniz araçlarında da çok önemli adımlar atıyor. Bu da denizlerin gelecekte çok önemli olduğunu gösteriyor. Türkiye Akdeniz'de büyük güç olmak için savunma sistemlerinin yerli olmasıyla bağlantılı olacağına inanıyor" diye yazdı.
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir de geçtiğimiz ay bu konuya benzer bir açıklama yapmış ve şunları söylemişti; "Bugün yürüttüğümüz proje sayısı 750'yi aşarken, proje hacmimiz 60 milyar doların üzerinde buluyor. Dünyanın en büyük 100 savunma sanayi firması içinde 7 Türk firması bulunuyor. Savunma sanayi ihracatımız son 5 yılda yüzde 30 artarken, ithalatımız yaklaşık yüzde 60 oranında düşmüştür.
Bu sonuçlar hayal etmenin ve hayallerimiz için çalışmamızın bir karşılığıdır. Her zaman söylediğimiz gibi hayal edeceğiz, hayallerimiz büyük olacak ama hayalperest olmayacağız."
Bu memlekette çivi çakmayanlarla, böylesine yol almasına öncü olanlar bir olur mu? Artan Türkiye Gücü ve Nüfuzu karşısında kahrolanlar bu memlekete tabii ki çivi çakmayanları, sadece musluk açıp heykel yapanları destekleyecekler.
Tabii ki ne idüğü belli olanlarla, onlara yalan-dolan malzemesi taşıyacaklar. Bugün ülkemizde iktidara yönelik iftira kampanyaları tabii ki normal gelecek. Bizi durduramayanlar tabii ki içimizdeki armutları toplayıp sahaya sürecek. Ne yani? Bunun neresi şaşılacak bir durum?
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Putin’in köpeği (27.11.2024)
- Katiller panikte (25.11.2024)
- CHP'ye Trump darbesi (24.11.2024)
- Yumruklar konuşuyor (21.11.2024)
- Musk savaşı başladı (18.11.2024)
- "Trump; "Ben deliyim" (16.11.2024)
- İyiler de kazanır ama... (14.11.2024)
- Ödleri neden patlıyor? (11.11.2024)
- “Türkiye Günleri” yolda (09.11.2024)
- Trump namlunun ucunda (07.11.2024)