GEZİ olaylarında ağzının suyu akarak günlerce canlı yayın yapan Christiane Amanpour İstanbul seçimlerinde havalara uçmuştu. CNN İnternational'da Ekrem İmamoğlu'nu zevkle ağırlayıp, Başkan Erdoğan'a hakaret içeren sorular sordu. Sadece o mu mutluydu? Hayır... Mesela dünyayı savaşlarla, bankalarıyla soyanların sahibi olduğu Reuters haber ajansı bir müjde ile katılıyordu bu mutluluğa.
Haberin girişinde "Gül ve Babacansonbaharda yeni partiyle geliyor"diyordu. AKP çevrelerinden bilgialdığını belirtiyordu. Haberin sonundaise AKP'deki haber kaynağınısevinçten içinde saklayamıyor,"Babacan'a yakın danışmanaktardı bilgiyi bize" diyordu. İsrailaşığı Washington Post makaleyledalıyordu ortak sevince. BaşkanErdoğan'a yükleniyor, İmamoğlu'namuhalefete övgüler yağdırıyordu.
İmamoğlu "Kucaklama, uzlaşma,kutuplaşmayı bitirme" gibivaadlerle çıkmıştı piyasaya. AncakWashington Post başka gerçeklerdenbahsediyordu. "Muhalefet artıkDAHA AGRESİF yüreyecek"müjdesini de o veriyordu. New YorkTimes da makale ile giriyordu mutlulukpaylaşımına. Başkan Erdoğan'asaldırıyordu. Wall Street Journal hiçgeri kalır mıydı? O da İmamoğlu'naövgüler dizerek, mutluluğunuhaykırıyordu. İsrail lobilerininparaya boğduğu, Türkiye'ninS-400 almaması için yırtınanAmerikan kongresi de çok mutluydu.
Hatta olaya ABD hükümetine bağlı Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu'yla dalıyordu... Bize yaptırım isteyen Kongre'de Türkiye oturumu düzenliyor, başkonuşmacı olarak casusluktan ceza alan Rahip Brunson'ı kürsüye çıkarıyordu.
Türkiye ve Başkanı hakkında ağzına gelen söylettirilen Brunson "Ankararadikal İslam'ı ihraç ediyor. Azınlıklara nefret dili arttı." gibi iftiralar atıyordu. Seçim sonuçları hepsine gaz vermişti. Ankara'ya saldıracak herkesi sahneye sürmeye başlamışlardı. Umutlanmışlardı yıllardır indirimedikleri konusunda. G-20 zirvesinde Putin-Trump görüşmesinde Erdoğan'ın konuşulduğunu yazan Amerikan medyasıvardı. "PutinErdoğan'ı övdü Trump'a" diyerek burunlarından soluyorlardı. Tüm dünyada aynı anda Türkiye'nin S-400 alımıyla ilgili tam 300HABERİN aynı gün yayınlanmasını sağlıyorlardı. "Trump'ın S-400alımının engellenmesinidurduramaz, gücü yok" diyerek baskı uyguluyorlardı. Emekli Amerikan subaylarının yazdığı Amerikan haber sitelerinde de "EyvahTürkiye S-400 bataryalarındanbirini KKTC'ye kuracak. BuAkdeniz'in doğalgaz kaynayanC-D-E-F bölgelerinde hiçbiruçağın uçamaması anlamınageliyor. Amerikan uzak gemisibile zor durumda kalacak" diye ağlayanlar vardı. İsrail Akdeniz'de ABD, Kıbrıs Rum Kesimi, Mısır ile Akdeniz doğalgaz bölgeleri güvenlik anlaşmaları imzalattırıyor, cephe açtırıyordu. Türkiye'yi 900 km sınırı olduğu denizlerde by-pass etmeye çalışıyor, dünyadaki medya gücü ile İstanbul seçimleri üzerinden Ankara'ya saldırıyordu. Yeni kurulacak partilerin müjdelerini ve tarihini bile verdiriyorlardı. Akdeniz'i götürürken, içeride bölünmelerle uğraşacak Türkiye için avuç ovuşturuyorlardu.
İsrail, lobileri ve destekçisi dünya medyasının ne alakası mı var? BakınVenezuela Başkanı NicolasMaduro İsrailli bir grubunkendisine suikast düzenlemeküzereyken tutuklandığınıaçıkladı. İsrail nire Venezuela nire demeyin... Maduro'nun ülkesinde dünyanın en büyük petrol rezervleri ve onları çıkarmak isteyen İsrail aşığı Amerikan şirketleri var. Venezuela'da neyse Akdeniz'de de o... İstanbul seçimlerinde en büyük umudu onlara verdik... Mutluluktan uçuyor, ellerindeki medya ile aynı anda koro halinde hücum borusunu çaldılar.
İSTANBUL SEÇİMLERİNE "YEREL BAKMAYIN" DERKEN BUNU BOŞUNA SÖYLEMİYORDUK!
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.