DÜNYADAKİsoygun düzeninde çetenin başı Batı'dır. 200 yılı aşkın süredir diğer ülkeleri her türlü operasyon, fitne ve kan akıtma yöntemleri ile soyarak kendi halklarına refah sağlamanın yolunu seçmişlerdir.
Hırsızdırlar... Kan emicidirler... Irak'ı işgal ederler 100 dolarlık petrolün 99 dolarını savaş tazminatı olarak götürüp sadece 1 dolarını Bağdat'a bırakacak kadar açgözlüdürler.
Geçtiğimiz günlerde bir Kırgız siyasetçi ile sohbet ettik... Sadece kendi ülkelerinde tespit edilmiş tam 6 bin CIA ajanı olduğunu söyledi.
ABD'nin ekonomik savaş ilan ettiği Çin'in dibindeki küçücük bir ülkeye yapılan ajan yığılmasına bakar mısınız? FETÖ'nün de geçmişte CIA yönlendirmesi ile neden bu ülkeye yığınak yaptığını şimdi daha iyi anlıyoruz. Hem Çin'e karşı bir üs kuruyorlar hem de bu ülkeyi soyuyorlar.
Bir misal verelim... Kırgızistan altın madenleri ile ünlü bir ülke...
Kanadalılar girdi bu ülkeye... Tam 450 ton altını çıkarıp götürdüler...
Buna karşılık Kırgızistan'a bıraktıkları altın sadece 1.5 ton... Soygun işte böyle oluyor. Ancak son dönemde Kırgızistan'da işler değişti... FETÖ'ye hizmet edip kapıları sonuna kadar açan siyasiler ve ülkenin önde gelenleri şimdi ya cezaevinde ya da kayıp...
Türkiye'nin mücadelesi oralara kadar uzandı ve semeresini görmeye başladık. Yani işin özü Ankara sadece Suriye'de mücadele etmiyor... ABD'ye karşı bağımsızlık savaşı yaşamıyor.
Dünyanın her yerinde ter döküyor...
Bu çalışmaların dönüşü önümüzdeki yıllarda fazlasıyla hissedilecek. Son yıllarda dünya arenasında soygun düzenine karşı mücadele eden ülkelerin en başında Türkiye geliyor. Dolara karşı uluslararası arenada yerel para kullanımından tutun, Dünyanın beşten büyük olduğunun haykırılmasına kadar her haklı seste Türkiye var. O yüzden dünyada soygun düzenini kuranların ekonomik saldırısı da dahil her türlü operasyonuna maruz kalıyoruz.
Ancak ondan daha fazla da desteğin çığ gibi büyüdüğüne tanık oluyoruz.
Avrupa ülkeleri, Amerika'nın İran'a yaptırım kararına karşı Türkiye ile ortak edeceklerini boşuna haykırmıyor.
Dünyada yeni dengeler kurulurken Türkiye bunda öncü oluyor, ortak hareket için Ankara'nın kapısını çalanlar hızla artıyor. Birileri bunu görüyor ve deliye dönüyor.
Soygun düzenini korumak için Suriye'de Türkiye'nin kontrolündeki İdlib'e terörist kaydırıp fitne çıkarıyor.
Ardından bölgeyi karıştırmak, Türkiye'yi 4 milyon mülteci ile cezalandırmak için savaş tamtamları çaldırıyor. Her kavga ve kriz paraya tapanların gücü aşkına çıkarılıyor.
Örneğin önceki gün bir işadamı ile sohbet ettik. Afrika'da öyle bir düzen kurulduğunu anlattı ki şaşkına döndüm.
Nitekim bu kıtaya yatırım yapacakların kapısını hemen CIA elemanları çalıyor.
"Eğer Boko Haram terörörgütünün yatırımlarınızasaldırmasını istemiyorsanızbizimle ve Amerikan şirketleriile koordineli gidin" diye uyarıyor.
"Boko Haram örgütününsaldırılarını bir tek bizdurdurabiliriz. Bizle bağlantınızolursa saldıramazlar." diyorlar. Yanibir tek "Bu terör örgütü bize ait"demedikleri kalıyor. Karşımızda açinsanların önündeki kuru ekmeği bileçalarken bu uğurda her türlü alçaklığıyapabilecek vicdansız ve aşağılık birBatı var. Rusya devletinden "ABDyardım kuruluşu adı altındakiCIA bağlantılı örgütlerle İdlib'dekimyasal saldırı yapacak. Ardından vay kimyasal kulanıldıdiyerek bölgeyi vuracak" diyeboşuna feryat gelmiyor. Adamlaralçakça oyunlarla geliyor. Türkiyebu sahtekarlarla mücadele ediyor,oyunlarını görüyor, düzenbazlıklarınıbiliyor. Onlar "Yeni Dünya Düzeni"diyor... Türkiye ise "Yeni DünyaDüzenbazları" diyerek çomaksokuyor, yeryüzünü uyandırıyor.
Durmak yok... Biz mücadeleci ve savaşçı bir Milletiz... Genlerimiz böyle...
Onların sorunu...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.