Tüylerim ürperdi!
Ünal Aysal'ın TRT Spor'daki konuşmasını dinledim. Tüylerim ürperdi. Galatasaray'ın camia tarafından sevilen eski başkanının yine camianın İmparator diye taptığı Fatih Terim'i zımnen de olsa yalancılıkla suçlaması çok tuhaf… Kim yalan söylüyor, bilmiyorum ama düz mantıkla baktığımızda ya Terim ya da Aysal yalan söylüyor. İkisinin birden doğru söyleme şansı yok. Zira başkan Aysal, "Biz dört maçlığına izin verdik, o komple gitti" diyor. "Kovulduğunu medyadan değil, bizden öğrendi" diyor. Terim ise bunların tersini ifade ediyor. Bu iki adam, cahil insanlar değil. Her ikisi de Galatasaray camiasına mal olmuş, torun torba sahibi adamlar. Üstelik sokağa çıktıklarında insanlar önlerinde saygıyla eğiliyor ama tablo şu: En az biri, ağır bir yalancı… Bunun kim olduğunu söylemek mümkün değil çünkü yanlarında değildik. Buradan şu çıkıyor: Terim ve Aysal dışında konuşuyorum. Türk futbolunda saygın görünen, adam zannettiğimiz figürlerin birçoğunun aslında hokkabaz olduğunu yıllardır ifade ettim. Üstelik Terim de Aysal da beni son yıllarda defalarca mahkemeye verdiler. Şimdi her ikisi de aynaya baksın, kimin yalancı olduğuna karar versinler.
BAŞAKŞEHİR İÇİN MÜKEMMEL SEÇİM
Başakşehir için mükemmel seçim ama Arda için doğru değil. Barcelona'dan Başakşehir'e geçmek çok ciddi psikolojik rahatsızlıklar yaratır. Bunu Başakşehir'i küçümsemek anlamında söylemiyorum. Messi'nin Barcelona'dan ayrılıp Arjantin'in Lanus takımına gitmesi gibi bir şey… Arda'nın Türkiye'ye gelmesi yanlış değil ama illa gelecekse bu takım G.Saray olmalıydı. Yıllardır kendisi hep "Türkiye'de G.Saray'dan başka takımda oynamam" derdi. Üstelik Türk futbol kamuoyunun bazı satılmış medya mensupları ve menajerler vasıtasıyla yine kandırıldıklarına şahit olduk. Hani Arda'yı Arsenaller, West Hamlar, Interler, Milanlar istiyordu? Ne oldu, istemediler mi? Bu tür yanlışlara medyamızın bazı paralı askerler vasıtasıyla alet olması beni çok üzüyor. Gelelim Arda'ya: Başakşehir görünen o ki Arda için son durak. Bu son durakta saha içinde ve saha dışında düzgün işler yap. Futbolculuk kalitene kimse bir şey diyemez ama lider takıma geldin ve Başakşehir'in şampiyonluğunda ciddi katkın olsun.
CEO FİKRİ DOĞRU AMA…
Fikret Orman, izafi olarak genç bir başkan ama sayısal olarak baktığımızda yüz yıllık Beşiktaş'ın Süleyman Seba'dan sonra gelmiş en başarılı başkanı… Bazı ifadeleri çok vizyonlu. Hem Beşiktaş'ın hem de Türk futbolunun önünü açabilecek cinsten. CEO getirme olayında kesinlikle haklı. Yeter ki bilgili olsun, komisyonculuğa başlamasın. Fenerbahçe de bir ara bir CEO getirmişti. Adını bile unuttuk. Dünyanın parasını aldı ve sonra da soru işaretleriyle kovuldu. Yolsuzluk var mıydı, yok muydu bilmiyorum ama o CEO, Aziz Yıldırım'ın ifadesine göre Van Persie'yi Fenerbahçe'ye 'kakaladı.' Üstelik sakat sakat kakaladı. Persie'nin F.Bahçe'ye maliyeti 25 milyon Euro ama katkısı sadece birkaç maçlık… Sonuçta CEO gelebilir ama CEO önce işi bilmeli, sonra da namuslu olmalı.
HAKEM TRANSFERİ NORMAL
Zaten şu anda dünya çapında hakemler hakemliğin son yıllarında ya da bıraktıktan sonra Uzakdoğu ya da Arap ülkelerine transfer oluyorlar. 2002 Dünya Kupası hakemi Howard Webb, Arabistan'ta MHK Başkanlığı yaptı. Yine son yılların en önemli Avrupa hakemi Clattenburg, hakemliği en zirvede bırakıp yine Arap ülkelerinden birine Hakem Komitesi Başkanı olarak gitti. Eski yıllarda da birçok ünlü hakem, kariyerinin son yıllarında başta Japonya olmak üzere birçok ülkede düdük çaldı. Bunlar olabilir. Globalleşen dünyada artık sınır yok.
VAR'IN KADERİNİ RUSYA ÇİZER
VAR uygulaması, hakem hatalarını sıfırlamaz ama tarihe geçecek çok ciddi hakem hatalarını ortadan kaldırır. Hemen birkaç örnek verelim. VAR uygulaması son 30 senede olsaydı İngiltere-Almanya Dünya Kupası finalinde Azeri yan hakemin verdiği gol verilmez, yine Maradona'nın Arjantin formasıyla İngiltere'ye attığı ve sonradan "Tanrı'nın eli" olarak nitelediği o elle atılan gol iptal edilir ya da dünyanın önemli futbolcularından Henry'nin adının 'Hırsız Henry'ye çıkmasını sağlayan İrlanda maçındaki elle oynaması VAR ile tespit edilebilirdi. VAR uygulaması için sanırım Rusya'daki Dünya Kupası çok önemli bir test alanı olacak. Bekleyip göreceğiz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- ‘Yapı yok’ penaltısı (11.11.2024)
- Pişmaniye gibi dağıldılar... (08.11.2024)
- Genç bir hakemi kaybettik! (04.11.2024)
- Kardeşler gördü; vermedi! (29.10.2024)
- Sezonun en rahat maçını oynadı! (28.10.2024)
- Gecenin kazancı En-Nesyri ve Osayi (25.10.2024)
- Beşiktaş’ı iki yıldızı taşıyor (21.10.2024)
- Böyle hakemlik olmaz (20.10.2024)
- Yediğimiz goller bize yakışmadı (15.10.2024)
- Mertens’e kırmızıyı gösteremedi! (07.10.2024)