Bu ülkenin yıldızlarını biz el üstünde tutup, pamuklara sararken Hollanda'nın bu ahlaksızlığını bir spor adamı ve bir vatandaş olarak nasıl yorumluyorsunuz?
Hollanda halkı ile Türk halkı arasında hiçbir problem yok.
Her yaz onbinlerce Hollandalı sahillerimizde tatildedir.
El üstünde tutulurlar. Üstelik yüzlerce Hollandalı mülk almış yine güney illerimizde ikamet etmekte. Buna
karşılık bizim de
yüzbinlerce insanımız Hollanda'da yaşıyor ve ekmek yiyorlar. Futbol takımlarımızın büyük
yıldızları Hollandalı, Hollanda takımlarında
özellikle alt liglerde oynayan
yine düzinelerce Türk var. Durum
böyleyken, faşist kafalı, şerefsizin
biri kalkıp, bütün bu
ilişkileri sıfırlamak pahasına,
insan hakları ve
demokrasi kurallarını çiğneyerek, orta
çağda bile rastlanmayacak bir uygulamayla
her şeyin içine ediyor. Hollanda,
sözüm ona demokrasi
ve insan haklarının en ileri
olduğu ülkeymiş…
Erkek erkeğe evliliğe izin verecek kadar sözüm
ona demokrasiyi savunuyorlar.
Amsterdam sokaklarında uyuşturucu sattıracak ve kullanılmasına izin verecek kadar sözüm ona insan haklarına
saygılılar. Ama Dışişleri
Bakanımızı Hollanda'ya sokmayacak,
girmiş olan Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanımız Fatma Hanım'ı köpeklerle
engelleyecek, daha sonra da polis eşliğinde
sınır dışı edecek kadar ahlaksız
bir zihniyetin Hollanda'yı yönetmesi
beni çok üzdü. Lafı
fazla uzatmayayım,
Hollanda'yı
bugüne kadar
laleler ülkesi bilirdik
ama bundan sonra
benim için Hollanda
g.. lalesidir…
Beşiktaş'ın panik yapmasına gerek yok
Beşiktaş 2 puan kaybetti, Başakşehir takibe "Devam" dedi. Acaba Beşiktaş için erken mi "Şampi.." ifadelerini kullandık. Bu yarış bundan sonra nasıl gider?
Beşiktaş, bir yerde zaten puan kaybedecekti.
Başakşehir de kaybedecek, diğerleri de… Ben Pazar geceki Kayserispor beraberliğini çok büyük kayıp olarak görmüyorum.
Kayseri ligimizin en formda iki-üç takımından birisi. Dolayısıyla Beşiktaş için fazla panik yapmaya gerek yok.
Şenol Güneş, maç sonu "Puan kayıpları hep Cüneyt Çakır'ın yönettiği maçlara denk geliyor" dedi. Siz yazınızda Çakır'ı övmüştünüz. Güneş'in bu çıkışını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Güneş'in bazen ne demek istediğini anlayamıyorum… Tıpkı Kayserispor maçı sonrası Cüneyt Çakır'la ilgili dedikleri gibi. Son iki yılda Cüneyt Çakır'ı hiç bu kadar başarılı, hiç bu kadar formda görmemiştim. Yurt dışında mükemmel.
Ama yurt içinde sorunlar yaşıyordu ki Pazar günü Vodafone Arena'da harikaydı.
Kovulan geri geliyor, gelen yine kovuluyor
Fenerbahçe'de Aykut Kocaman sesleri var, Kocaman ise sessiz... Aykut Kocaman geri dönmeli mi? Yoksa Advocaat ile devam mı edilmeli?
Bu ne rezilliktir… Daha birkaç yıl önce Aziz Yıldırım'ın söylemleri, kulaklarımda;
"Ersun Yanal ve Aykut Kocaman ben olduğum sürece tekrar gelemezler" demişti. Aykut Kocaman, Fenerbahçe'den
ayrıldı ya da ayrılmak zorunda bırakıldı.
Başkanla problemler yaşadı. Fenerbahçe'de her şey devridaim şeklinde oluyor. Kovuluyor ya da gönderiliyor sonra tekrar geri getiriliyor, sonra tekrar gönderiliyor
maalesef ne yaptıkları belli değil.
Tudor'un gelişiyle Galatasaray'da bir değişim var mı? Sakat oyuncular çok fazlalaştı.
Ayhan Akman "Futbolcular biraz da kendilerine iyi bakmalı" yorumunu yaptı. Sezon içinde bu kadar yükleme olması doğru mu?
Sezon içinde bu kadar yükleme yapılması neticesinde bu tür sakatlıklar yaşanabilir. Fakat çok gariptir, Galatasaray iki haftadır son dakikalarda kazandı ve altı puanı cebine koydu.
Tudor için konuşulacak şey özellikle önümüzdeki yıl için olacak. Bu sene
Galatasaray en kötü üçüncü olur, hatta büyük bir sürpriz yaparak ikinciliği zorlayabilirlerse Tudor'a destek önümüzdeki yıl için artar.