Güneş tutulmasında kılınan Küsuf namazı nedir? Küsuf namazı nasıl kılınır, kaç rekat?

Güneş ve ay tutulmaları, doğanın büyüleyici olayları olarak kabul edilirken, İslam dininde de özel bir yere sahiptir. Güneş tutulmasına küsûf, ay tutulmasına ise hüsûf denir. Bu olaylar, Müslümanlar tarafından dini bir sorumlulukla karşılanmakta ve bu süreçte çeşitli ibadetler yapılmaktadır.

Peygamberimizin Tavsiyeleri

Peygamber Efendimiz, güneş ve ay tutulmalarında dua ve namaz kılmayı teşvik etmiştir. Özellikle oğlu İbrâhim'in vefatında meydana gelen bir güneş tutulması üzerine şu sözleri söylemiştir: "Ay ve güneş Allah'ın varlığını ve kudretini gösteren alâmetlerdir. Bunlar hiç kimsenin ölümünden veya yaşamasından/doğmasından dolayı tutulmazlar. Ay veya güneş tutulmasını gördüğünüz zaman, açılıncaya kadar namaz kılın, dua edin" (Buhârî, "Küsûf", 1, 15). Bu hadis, tutulmaların arka planında yatan manevi anlamı vurgulamakta ve toplumu ibadete teşvik etmektedir.

Küsûf Namazı Nasıl Kılınır?

Güneş tutulduğunda, küsûf namazı kılınması önerilmektedir. Bu namaz, ezansız ve kametsiz olarak, en az iki rek'at olarak toplu bir şekilde kılınır. İmam, her rek'atta normal namazlara göre daha uzun bir kıraat yapar. Namazın ardından, imam kıbleye karşı veya cemaate dönük şekilde oturarak dua eder. Cemaatle kılınmadığı durumlarda bu namazın tek başına da kılınabileceği belirtilmektedir.

Hüsûf Namazı: Sünnet mi?

Ay tutulması için kılınan hüsûf namazı ise tartışmalı bir konudur. Ebû Hanîfe ve Mâlik, ay tutulmasının güneş tutulmasından daha fazla olduğu halde Peygamberimizin bu sebeple namaz kılmadığını savunarak, hüsûf namazının sünnet olmadığını belirtmişlerdir. Ancak bu durumda, tek başına iki rek'at namaz kılmanın müstehap olduğu ifade edilmektedir. Öte yandan, Şâfiî ve Ahmed b. Hanbel, hüsûf namazının da küsûf namazı gibi sünnet olduğunu ve cemaatle kılınması gerektiğini savunmaktadır.

Doğa Olaylarına Dua: Peygamberimizin Uygulamaları

Peygamber Efendimiz, doğa olaylarının olumsuz etkilerinden korunmak amacıyla dua etmeyi de teşvik etmiştir. Şiddetli rüzgâr, aşırı yağmur ve soğuk gibi durumlarda, bu olayların can ve mal kaybına yol açmaması için dua etmek ve iki rek'at namaz kılmak müstehap kabul edilmiştir. Peygamberimiz, şiddetli rüzgâr estiğinde şu duayı yapmıştır: "Allahım! Senden rüzgârın en hayırlısını, rüzgârla gönderdiklerinin en hayırlısını isterim. Bu rüzgârın kötülüğünden, bu rüzgârdakilerin kötülüğünden ve rüzgârla gönderdiğin şeylerin kötülüğünden sana sığınırım" (Tirmizî, "Da'avât", 48, 88; Müslim, "İstiska", 15). Bu tür dualar, doğanın olumsuz etkilerinden korunma isteğini yansıtmaktadır.