Orhan Pamuk'tan komşularına yoğun baskı: Çok sayıda kişi mağdur edildi
Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk 7 dairesinin bulunduğu apartmanın sakinlerine büyük bir mağduriyet yaşattı. Pamuk, mahkeme kararını beklemeden belediyeden tahliye kararı çıkarttı. Apartman sakinleri yıkımı sakıncalı olan binanın elektrik, su ve doğal gazının kesilerek tahliye edilmesinin ertelenmesini talep ediyor. Binada yaşayan Çetin Taray isimli vatandaş konuya ilişkin "Orhan Pamuk Bey kendi adına müze yaptırmak için insanların özel durumu, yaşını düşünmeden hareket ediyor." dedi.
50 yıllık Taray Apartmanı sakinleri, Beyoğlu Belediyesi ve yazar Orhan Pamuk'a yoğun tepki gösterdi. 18 daireli binada 7 dairesi bulunan Orhan Pamuk, binayı hukuksuz şekilde yıktırmak ve kendi istediği şekliyle yaptırmak istediği gerekçesiyle tahliye kararı çıkardı.
30 GÜN SÜRE VERİLDİ
Bakanlık ve belediyenin tebligat tarihinden itibaren yasal olarak 1,5 ay sonra tamamlanacak yargı süreci ise beklenmedi. 90 gün süre tanıması mümkünken, binadakilere 30 gün süre tanındı.
TEMEL HİZMETLERDEN YOKSUN KALACAKLAR
Önümüzdeki hafta su, doğal gaz ve elektrik hizmetleri kesilip binada yaşayanlar temel hizmetlerden yoksun bırakılacak. Binada oturan çoğu yaşlı, tek konutu olan ve kısa sürede yeni bir konut bulması mümkün olmayanların yanında, apartman görevlisi ve ailesi de mağduriyete sürüklendi.
2 RAPOR: GÜÇLENDİRMEYE UYGUN
Orhan Pamuk ise daire çoğunluğunun kendisinde olmasını fırsat bilerek özel bir firmadan bina için "riskli" raporu çıkarttırdı ve yıkım için Beyoğlu Belediyesi'ne başvurdu.
Ancak diğer 12 daire sahibi riskin ortadan kaldırılması için güçlendirme yapılması kararı aldı. İstanbul Teknik Üniversitesi'nden alınan iki ayrı raporda da binanın güçlendirilmesinin yeterli olacağı kaydedildi. Güçlendirme projesi çizildi ve üniversite raporlarıyla birlikte mahkemeye sunularak yürütmeyi durdurma kararı alındı.
YIKIMI RİSK TAŞIYOR
Mahkeme bilirkişi atayıp binada heyet incelemesi yaptı. Güçlendirmeye uygunluğunun yanında yıkımının önündeki tarihi Cihangir Camii ve bitişiğindeki tescilli yapı için sakıncalı olacağı resmen saptandı. Mahkemenin 7 Kasım 2024 tarihindeki duruşmada kesin karar vermesi beklenirken tedbir kararının süresinin dolmasını fırsat bilen Orhan Pamuk, Beyoğlu Belediyesi ve halen binada oturanları yıldırmak için kendisinin artık yaşamadığı apartmanın tahliyesinin hızlandırma girişiminde bulundu.
"Bu apartman babamdan kalma ve soyadımı taşıyor." diyen Çetin Taray, yaşadıkları mağduriyeti SABAH'a anlattı.
Beyoğlu'nda kentsel dönüşüm çalışması adı altında büyük bir mağduriyete imza atıldı. İddiaya göre yazar Orhan Pamuk, 7'si kendisine ait 18 dairenin bulunduğu Pürtelaş Hasan Efendi Mahallesi, Susam Sokak 30 Numaralı Taray Apartmanı için Kentsel Dönüşüm Yasası'ndan yararlanarak avukatı aracılığıyla diğer maliklere yüzde 51 çoğunluğu elde edip binayı kendi istediği gibi kullanacağını ve satmaya yanaşmayanların mülklerini arsa payı değerinden eline geçireceğini beyan etti. Ancak daire sahipleri teklif edilen bedeli kabul etmedi.
'BİNAMIZI KENDİ ADINA MÜZE YAPMAK İSTİYOR'
SABAH'a konuşan apartman sakinlerinden Çetin Taray, "Apartmanımız 1970'de babamın da dahil olduğu müteahhit firması tarafından yapıldı. yapılmıştır. Bende İnşaat Yüksek Mühendis olarak yapıma nezaret ettim. Roman yazarı olarak tanınan Orhan Pamuk, 18 daireli apartmanımızdan farklı zaman dilimlerinde 7 daire satın aldı. Anlaştığı özel bir şirkete hiçbir kimseye sormadan, danışmadan ve onay almadan karot aldırdı. Özel şirketin raporu doğrultusunda da binamızı yıktırmak istedi. Amacı bu binada yüzde 51'lik çoğunluğa sahip olarak Orhan Kemal gibi Orhan Pamuk Müzesi yapma heves ve hayali olduğunu öğrendik. Binada 12 malik var. Orhan Pamuk Bey hariç herkes binada güçlendirme talebinde bulundu. Bunun için de hem İstanbul Teknik Üniversitesi'nden hem de 2 ayrı bilirkişiden güçlendirmenin mümkün olduğuna yönelik rapor alındı. Buna rağmen Orhan Pamuk, avukatları vasıtasıyla hem de Beyoğlu Belediyesi'ni de arkasına alarak daireleri hemen boşalttırmaya ve yıkımı ihtimalinde yeniden yapımı için ek bir para ödeyemeyecek olanlardan dairelerini cüzi bir miktarla almak istemekte" dedi.
"PAMUK'UN AVUKATININ TALİMATIYLA HAREKET EDİYORLAR"
Belediyenin tahliye kararı sonrasında elektriği kesmek için gelen kişinin Orhan Pamuk'un avukatlarının talimatlarına göre hareket ettiğini aktaran Çetin Taray, açıklamalarını şu şekilde sürdürdü: "Binamızda yapılan uzman denetimlerinde hemen bitişiğimizde bulunan Ermeni Vakfına ait 120 yıllık tescilli yapı ile hemen aşağımızda bulunan tarihi Cihangir Camii'nin zarar göreceği raporlara işlendi. Buna rağmen Orhan Pamuk Bey kendi adına müze yaptırmak için insanların özel durumu, yaşını düşünmeden hareket ediyor. Bugün ayrıca elektriği kesmek için gelen bir kişiyle kat maliklerimiz karşılaşıyor. Kat maliklerimiz, eşyalarını toplamaya başladıklarını, 3-5 gün daha mühlet tanınmasını istemiş. İdareden gelen şahıs telefon edip bilgi alayım. Ona göre hareket ederim demiş. Telefon ettiği zaman konuşurken maliklerimizden bir tanesi ben de konuşayım dedikten sonra telefonun diğer ucunda olan şahsın elektrik idaresinden bir yetkili olmadığını aksine Orhan Beyin avukatının yardımcısı olduğunu öğreniyor. Yani elektrik idaresinden gelen şahıs Orhan Pamuk'un avukatının yardımcısından izin almak ve onların yönlendirilmesine göre hareket etmek durumunda kalmış. Bu fevkalade kötü ve iyi niyetli olmayan bir tutum. 12 tane malikin hayatı, durumu, düzeni tamamıyla bozulacak. Biz kentsel dönüşüme saygı gösteriyoruz ama bu kadar kötü niyetli olarak bu işin yapılması ve maliklere Oran Pamuk tarafından bir anlaşma ve bir program çerçevesinde haber vermeden bu işleri yapması fevkalade üzücü. almış bir yazara hiç yakışmayan bir tutum içerisinde olduğunu esefle görüyorum. İnanıyoruz ki bu binada yıkım değil güçlendirme yapılacak ve bizler de kendi dairelerimizde oturmaya devam edeceğiz. Kendisi de şu an herkesin mağdur duruma düştüğünü biliyor. Biz şu anda evi boşaltmaya gidiyoruz ve güçlendir işlemini yaptıktan sonra tekrar binamıza geleceğiz."
'YARGI SÜRECİ ÖNEMSENMİYOR'
İki yıldan fazla süren süreç boyunca hukukun bireysel hakların yanında olduğunu ve mahkemelerin mağduriyetleri önlediğine tanık olduklarını aktaran Taray Apartmanı'nın diğer sakinleri ise "Seçimle değişmiş olsa bile yerel yönetim ve fırsatçılar göz göre göre yargı sürecini önemsemiyor. Kentsel Dönüşüm Yasası ve uygulama yöntemlerinin İstanbul'da yaşayan hemen herkesi ilgilendirdiği düşüncesiyle bu deneyimi kamuoyuyla paylaşıyor ve benzer haksızlıklara uğrama olasılığına karşı uyarıyoruz" diye konuştu.