Seçil Erzan Emre Belözoğlu'na Fatih Terim fonu demiş
Aralarında spor dünyasının ünlü isimleri Arda Turan, Emre Belözoğlu, Fernando Muslera ve Selçuk İnan'ın da bulunduğu toplam 21 kişiyi dolandırdığı iddiasıyla yargılanan Seçil Erzan savunmasına devam ediyor. Mahkeme başkanının, "Fon vaadinde bulunarak 'Fatih Terim fonu, Hakan Ateş'in de içinde olduğu bir fon dediniz mi?" sorusuna, Erzan "Son zamanlarda bunu söylediğim kişiler oldu. Emre Belözoğlu'na, Bülent Çeviker'e, İbrahim Çağlar'a söyledim" dedi.
Erzan, savunmasında, "Para istemesem de, insanlar para getiriyordu. Daha fazla para alayım diye insanlar akrabasının arkadaşlarının parasını getiriyordu. Çok sıkıştığım zamanlar insanlara kar oranlarını yüksek olarak söylediğim zamanlar oldu" diye konuştu.
Öte yandan bir araba içerisinde cep telefonuyla videosundaki konuşmayı kimin çektiğinin sorulması üzerine Seçil Erzan, "Cep telefonu görüntülerdeki söylediklerimi Moji zorla söyletti. O cümleleri zorla söyledim. Bana bilmediğim kağıtlar imzalatıldı" diye cevapladı. Duruşma avukatların sorularıyla devam ediyor.
İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşma sabah saat 11.30 sıralarında başlamış öğlen saat 13.30 da ara verilmişti. 14.30 sıralarında yeniden başlayan duruşmada Seçil Erzan savunmasına devam etti.
"ÖDEMELERİN YÜZDE 90'NI ELDEN YAPILDI"
Erzan, "Ben birilerini dolandırmayı düşünmedim, Nisan ayından sonra böyle oldu. Atilla Baltaş'ın dövizcilerden aldığı para faizlere gitti. Nur Erkasap'tan da para aldım. Tam ne kadar aldığımı bilmiyorum ama ödeme yaptım ona da. Ödemelerin yüzde 90'ı elden yapıldı. Semih'in parasını hesabından Ali aldı. Daha sonra Ali, Semih'in hesabına 750 bin dolar olarak geri gönderdi. Semih bana parayı göndermek için Ali'nin hesabına gönderdi. Ben 50-100 bin gibi ufak krediler çektim. Onun dışında yüksek miktarda kredi çekmedim. Çekebileceğim kadar kredi çektim onun dışında yüksek miktarda çekim yapılması imkansızdı" dedi.
"DAHA FAZLA PARA ALAYIM DİYE İNSANLAR AKRABASININ ARKADAŞLARININ PARASINI GETİRİYORDU"
Daha sonra duruşma savcısı, "İnsanlardan aldığınız paraları nereye yazıyorsunuz? Hesabını nasıl yapıyorsunuz, sistem vesaire var mıdır?" sorusuna, Erzan, "Sistem veya hesap yoktu. Nisan ayına kadar da büyük bir para yoktu. Hesap tutmuyordum bana para verenler tutuyordu. Onlar bana söylüyordu, ben tamam diyordum" dedi.
"Faiz ödemeleri yaptıktan sonra sisteme girilen para var mı?" sorusuna ise Erzan, "Hayır, dövizcilere para verildikten sonra sisteme para girilmedi" diye cevap verdi. Soru üzerine Erzan, "Para istemesem de, insanlar para getiriyordu. Daha fazla para alayım diye insanlar akrabasının arkadaşlarının parasını getiriyordu. Çok sıkıştığım zamanlar insanlara kar oranlarını yüksek olarak söylediğim zamanlar oldu" dedi.
EMRE BELÖZOĞLU'NA FATİH TERİM FONU DEMİŞ
Savcının "Kaç telefon kullanıyorsunuz?" sorusuna Erzan, "İki telefon kullanıyorum biri banka biri özel hattım. Başka yok. Eski telefonu verip yeni telefon verdikleri telefon olabilir. İş hattımı genel olarak kişisel hayatımda da kullanıyordum. Şirket hattımı genel olarak da kullanırım" diye cevap verdi. Hakimin, "Fon vaadinde bulunarak 'Fatih Terim fonu, Hakan Ateş'in de içinde olduğu bir fon dediniz mi?" sorusuna, Erzan "Son zamanlarda bunu söylediğim kişiler oldu. Emre Belözoğlu'na, Bülent Çeviker'e, İbrahim Çağlar'a söyledim" dedi.
Şikayetçi avukatı Rezan Epözdemir'in, "Bankanız size yeni hat ve telefon veriyor. Numaraları kendileri yüklüyorlar ve size o telefonu kırıp atmanı neden istedi?" sorusuna ise Erzan, "Bana yeni hat verdiler telefonla ve diğer telefonu ne yaparsan yap dediler. O dönemde onların himayesinde gibi bir şeydim. Hiçbir yöneticimle bu konuyu ben paylaşmadım" diye cevap verdi. Avukat Epözdemir, "İlk ifadenizde fon olarak söylediğim kişiler var dediniz ama sonra yok dediniz duruşmada. Çelişki nedir?" Erzan, "Herkese fon demedim, fon yerine sistem dedim. Bankada gizli sistem dedim. Fon yok, kimisine sistem dedim, kimisine de bankada saklama dedim" şeklinde cevap verdi.
"CANDAŞ GÜROL, 100 BİN DOLAR ALMADI"
Avukat Epözdemir'in, "Telefonun internet aramalarında neden Gürcistan'da para birimi araması yaptınız?" sorusunu ise Erzan, "Bir müşterimizin Gürcistan'da parası olduğunu ve Türkiye'ye getirmek istediğini söylediğinde para birimini öğrenmek için arama yaptırdım" diye cevapladı. Avukat Epözdemir'in, "BDDK 43 milyon eksi olduğunu söylemiş. Bu para nerede?" sorusuna ise Erzan, "43 milyon gibi bir eksi yok. Normalde 300-500 bin arasında eksidir. Herkes aldığını söylerse ortaya çıkar. Bankanın 43 milyona benim söylediğim rakamlarla ulaşmıştır. 53 milyon gibi toplanan bir para hesaplanmıştı ancak o dönem kendimde değildim. Bazılarına daha fazla yazmışım. Bazılarına daha az yazmışım o dönem verdiklerime" dedi. Erzan, avukatın Whatsapp yazışmalarında Candaş Gürol'un aldığı parayla ilgili soruya, "Candaş Gürol, 100 bin dolar almadı" dedi.
"GÖRÜNTÜLERDEKİ SÖYLEDİKLERİMİ MOJİ ZORLA SÖYLETTİ"
Araba içerisinde konuştuğu videonun sorulması üzerine Erzan, "Moji de 250 bin dolar fazla para alanlar arasında. Ben Çorlu'da eve gittiğimde 7 Nisan'da köye gittim. O gün herkes bankaya gelecekti çünkü ne yapacağımı bilmiyordum. saat 16.00'da eve geldiğimde kapının önünde Moji vardı. Erkan arabasıyla kapıdaydı. Eve gidip su içmek istiyordum. Erkan benden bir şeyler imzalamamı istedi. Sonrasında Moji beni götürdü ve bana bir şeyler söyledi. Cep telefonu görüntülerdeki söylediklerimi Moji zorla söyletti. O cümleleri zorla söyledim. Bana bilmediğim kağıtlar imzalatıldı" diye karşılık verdi. Duruşma, avukatların sanık Seçil Erzan'a sorularıyla devam ediyor.
Seçil Erzan, İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davaya 3 müştekinin daha eklenmesi nedeniyle yaptığı ek savunmasını tamamladı. Savunmasında Emre Belözoğlu'ndan 3 defa para alındığını, Buse Terim ve Volkan Bahçekapılı'ya bir para iadesi yapılmadığını söyleyen Seçil Erzan, müşteki Bülent Çeviker'in avukatı Hediye Ergin'in sorusuna ilişkin, "Ben Fatih diye birisi ile telefonda konuşmadım. Ben Bülent beyden 2 milyon 200 bin dolar kadar para aldım. Bir milyon 700 bin doları Fırat Özdemir'e, 400 bin doları da Semih Kaya'ya verdim. Mert beyle konuştum ancak kendisi bunun anormal bir şey olduğunun farkındaydı, hissetmişti" dedi.
"PARAYI BİRİNDEN ALDIM DİĞERİNE VERDİM"
Fırat Özdemir'in, gazetede özel fonlarla ilgili çıkan iki haberi kendisine attığını anlatan Erzan, "Ben de bu haberi Mert'e göndermiştim. İnsanları ikna etmek için haberleri gönderdim, herkese farklı bir şey söyledim. Benim o dönem iradem hiç yoktu, doğru olmayan şeyler yaptım. Parayı birinden aldım diğerine verdim, benim bunlara söyleyecek bir şeyim yok. Benim söylediğim rakamlar dışında asla bir mağduriyet çıkmayacak. Söylediğim her şey kuruşu kuruşuna doğru. Ben Buse Terim ile hiç görüşmedim. Ben Buse'nin parasını Terim'den aldım. Arda Turan 33 milyon bir kredi talep etmişti aynı gün kredi onaylandı ve ödemesi yapıldı. Bu kredi teminatsızdı. Normalde de bu kredi dövize çevrilemez ama aynı gün dövize çevrildi. Krediyi genel merkez onayladı" ifadelerini kullandı. Müşteki Burhan Taşpolat, Erzan'a "Banka yönetimi Seçil hanıma '2 sene yatar çıkarsın, sonra seni başka bir bankada görevlendiririz' vaadinde bulundu mu? Sorusuna Erzan "Hayır" cevabını verdi.
"GÖTÜRDÜĞÜM PARA KENDİ PARAMDI"
Dosyada aslında mağdur konumda olduğunu 9 aydır suçsuz yere tutuklu olduğunu söyleyen Ali Yörük, "Benim ve eşimin adına bu iş sebebiyle aldığımız hiçbir mal varlığı yok. Benim Seçil'e götürdüğüm para kendi paramdı. Ben hiç kimseden para almadım. Seçil hanımın kurduğu fondan para kazanmak için kendi paramı verdim. Seçil beni, 'Nuri bu sistemden çok para kazandı, İki daire aldı' dedi. Benim patronum bu sistemden para kazandığı için ben de güvendim. Para kazanmak için paramı Seçil'e verdim. 350 bin dolar Semih beyden benim hesabıma para gelmiş. O parayı da benim hesabımdan çekmişler. Bana ödeme yapacaklarını söylediler. Bu yüzden bankaya gittim ama bana Arda Turan'ın verdiği parayı verdi, bende parayı onun aracına koydum" şeklinde savunma yaptı.
"SEÇİL HANIM YALAN KONUSUNDA PROFESYONEL"
Mahkeme başkanı, Yörük'e 'Bavul bavul, çanta çanta dolarları kaç defa taşıdınız? Ben şimdiye kadar 3 defa tespit ettim' dedi. Ali Yörük soruya cevaben, "3 defa kendilerine yardımcı oldum. Seçil'in neden banka güvenliğine değil de bu işlemi bana yaptırdığını bilmiyorum. Benim alacağım olmasına rağmen benim paramı neden vermediğini, bana neden para taşıttığını bilmiyorum. Seçil hanım yalan konusunda profesyoneldir. Bankada kameraların gözü önünde bir banka müdürü bana para veriyor, ben burada suç işlenebileceğini nasıl düşünebilirim. Parayı arabaya bıraktıktan sonra ben Çorlu'ya döndüm. Seçil Erzan'ı 20 senedir tanıyorum. Sevgilisi Nuri Köşdere ile 15 yıldır benim telefonumla görüşüyordu. Ben Seçil'e paramı kaptırmışım, arayıp sormayayım mı? Seçil'in bagajına koyduğum para hiçbir zaman Çorlu'ya gitmedi. Her zaman Seçil hanımın bagajına gitti. Ben Hüseyin Eligül'den de hiç para almadım" ifadelerini kullandı. Erzan, Ali Yörük'e hesabına yatan paraların kaynağını sordu. Ali Yörük cevaben, "Ben araba alıp satıyorum. Ticari faaliyetlerimden elde edilen paralardır. Biz genelde sıfır araçlar satıyorduk" dedi.
"25 YILDIR BANKACIYIM İLK DEFA BÖYLE BİR DURUMLA KARŞILAŞTIM"
Ali Yörük'ün, Semih Kaya'nın parasını alıp gittiğini anlatan tutuksuz sanık Asiye Öztürk ise, "Ali Yörük, Emrah Çolak'ın yanında geliyordu. Onların arasındaki ilişkiyi bilmiyordum. Ben 25 yıldır bankacıyım ilk defa böyle bir durumla karşılaştım. Dosyadaki söz konusu evrakları bana 1 dakika içinde imzalattılar. Yapılan 3 işlemde benim imzam var. Ben Ali Yörük'e para vermedim. Emrah Çolak'a verdim, oda Ali'ye verdi. Emrah Çolak'a teslim ettikten sonra kime parasını verdiği beni ilgilendirmez. Bu yüzden bu durumu sorgulamadım" şeklinde konuştu.
Duruşma diğer sanıkların savunmalarıyla devam ediyor.