İstanbul'un gezilmesi gereken 15 semti listelendi! Şehrin tarihi şölenini buram buram keşfedin!
İstanbul'un tarihi sokakları ve mahalleleri, her biri kendi benzersiz öyküleriyle dolu. Bu büyük şehirde gezerken zamanın izini sürmek, geçmişten günümüze uzanan bir yolculuk gibi. İstanbul'un mutlaka görmeniz gereken tarihi semtleri, surlarıyla, camileriyle, çarşılarıyla ve daha pek çok tarihi eserle dolu. Bu semtlerde gezinmek, İstanbul'un zengin tarihini ve kültürel mirasını keşfetmek için unutulmaz bir deneyim sunuyor.
Bu muhteşem şehir, her biri kendi benzersiz tarihine sahip olan semtleriyle ziyaretçilerini büyülemeye devam ediyor. İstanbul'un tarihi semtleri, geçmişin izlerini sürmek ve tarihle iç içe olmak isteyenler için gerçek bir cennet. Her köşesi bir hikaye anlatıyor, her yapı bir zamanlar yaşanmışlıkları yansıtıyor. Bu semtlerde dolaşırken, yabancı devlet adamlarının, ünlü şairlerin, yazarların ve müzisyenlerin de bu büyülü şehrin etkisine kapıldığını görmek mümkün. İşte İstanbul'un gezilmesi gereken 15 semti...
Galata
Beyoğlu ilçesinde bulunan Galata, İstanbul'un en eski semtlerinden biridir. Tarihte Cenevizlilerin kolonisi olan Galata, İstanbul'un fethi ile birlikte savaşsız bir şekilde Osmanlı'nın yönetimine geçer. Kültürlerin buluşma noktası olan Galata'da, Cenevizlilerden kalma Galata Kulesi, ve Galata surlarının yanı sıra çok sayıda tarihi kilise, sinagog ve cami de yan yana bulunmaktadır. Günümüzde İstanbul'un en turistik noktalarından biri olan Galata, kentin de simgelerinden biri olma özelliği taşımaktadır. Retro mağazaları, kafeleri ve barlarıyla Galata, İstanbul'un uyumayan semti olarak biliniyor.
Balat
Fatih ilçesine bağlı olan Balat, Haliç kıyısının tarihi semtlerinden biri olma özelliği taşıyor. Tarihte Rum aristokratlarının yaşadığı semt olarak bilinen Balat, günümüzde yeniden bir canlanma dönemine girmiş durumda. Özellikle bölgede çekilen dizilerden sonra, Balat'a gelen ziyaretçi sayısı hızla arttı. Günümüzde Balat, kafelerin, sanat galerilerinin bulunduğu bir semt haline gelmeye başladı.
Arnavutköy
İstanbul'un en ünlü semtlerinden biri olan Arnavutköy, tarihi yapıları, farklı inançları bir arada yaşatan çokkültürlü yapısıyla dikkat çekiyor. Son yıllarda semtte açılan kafeler de Arnavutköy'e ayrı bir hava katmış durumda. Son olarak ünlü İngiliz dergisi TimeOut, Arnavutköy'ü dünyanın en havalı semtlerinden biri seçti.
Beyoğlu
Kırmızı renkli nostaljik tramvayı, tarihi hanları, müze ve galerileriyle İstiklal Caddesi, İstanbul'da yabancı turistlerin en gözde rotası olma özelliği taşıyor. Tarihteki adıyla Pera, İstanbul'da Batılılaşma hareketlerinin en çok hissedildiği ve mimariyle gündelik yaşantıya yansıdığı yer olarak Osmanlı döneminde ön plana çıkmıştı.
Günümüzde Beyoğlu, İstanbul'un yine en önemli mekânlarının başında gelmekte. Öyle ki İstiklal Caddesi, dünya çapında bir üne sahip. İstanbul'a dair en çok bilinen şeylerden biri Beyoğlu'nda bulunan İstiklal Caddesi ve onun kalabalığı. Kentin kalbinin attığı bu cadde tarihi yapıları, eğlence mekanları ve kalabalığıyla ünlü.
Karaköy
Beyoğlu'nun bir diğer önemli durağı da Boğaziçi ve Haliç'in kesiştiği noktada yer alan Karaköy. Adını tarihte bu bölgede yaşayan Karay Türklerinden alan Karaköy, İstanbul'un tarihi liman ve tersanesinin yanı sıra banka ve ofislere de ev sahipliği yapmakta. Çeşitli iş kollarına ait iş yerlerinin de bulunduğu Karaköy'ün özellikle Boğaziçi'ne bakan tarafında büyük bir dönüşüm yaşanmakta. Galataport projesinin yanı sıra bölgede açılan kafeler ve tasarım atölyeleri Karaköy'e bambaşka bir hava kazandırmış durumda.
Ortaköy
Ortaköy, bir zamanlar adı üstünde bir köyken Boğaziçi'ndeki yapılaşma sonucu geçtiğimiz yüzyıl kentle bütünleşti. Günümüzde İstanbul'a gelen turistlerin en çok ziyaret ettiği yerlerden biri olan Ortaköy, sosyal medyada da İstanbul'a dair fotoğrafların en çok paylaşıldığı adreslerden biri olma özelliği taşıyor. Geçmişte ağırlıklı olarak Rum ve Yahudilerin yaşadığı Ortaköy'de Müslüman, Yahudi ve Rumlar içi içe yaşamakta. Bu üç inancın ibadethaneleri yan yana durmakta. Büyük Mecidiye Camii, 15 Temmuz Şehitleri Köprüsü ve eşsiz Boğaziçi manzarasıyla Ortaköy günümüzde özellikle aşıkların buluşma noktalarından biri.
KadıköyKadıköy, İstanbul'un Anadolu yakasında yer alan en büyük ilçelerinden biri. Merkezi, Moda semti, Bağdat Caddesi, Caddebostan Sahili ve daha birçok yeriyle Kadıköy, İstanbulluların en sevdiği rotalar arasında yer alıyor. Son yıllarda birbiri arında açılan konser mekanları, kafe ve barlarıyla Kadıköy'ün merkezi, özellikle gençlerin akın ettiği bir semt haline geldi. İstanbul'un kültür-sanat hayatının kalbinin attığı yerlerden biri olan Kadıköy, çok sayıda sanat merkeziyle ve canlı yaşantısıyla ön plana çıkıyor.
Eminönü
Eminönü'nden Sultanahmete uzanan bölge, İstanbul'un özellikle yabancı turistler için bir numaralı ziyaret rotası olma özelliği taşıyor. Burası aynı zamandan Byzantion'dan Konstantiinoplis'e ve günümüze kadar şehrin en merkezi olma özelliği taşıyor.
Tarihi Yarımada
Tarihi Yarımada olarak adlandırılan bölge, Topkapı Sarayı, Ayasofya Camii, Sultanahmet, Süleymaniye gibi mutlaka görülmesi gereken yerlere ev sahipliği yapmakta. Burası aynı zamanda UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesi'nde yer alan bir açıkhava müzesi konumundadır.
Heybeliada
İstanbul'daki en özel rotalardan biri olan Heybeliada, Osmanlı döneminde şehrin elitlerinin özellikle yaz aylarını geçirdikleri gösterişli konaklarıyla dikkat çekiyor. Günümüzde de şehirden fazla uzaklaşmadan kısa bir tatil yapmak isteynlerin uğrak rotası olan Heybeliada özellikle yaz aylarında ziyaretçilerle dolup taşıyor.
Kuzguncuk
Anadolu yakasının en gözde rotalarından biri olan Kuzguncuk, üç semavi dinin mabetlerinin yan yana yükseldiği bir hoşgörü mahallesidir. Tarihi konakları, bostanı ve son zamanlarda açılan kafeleriyle Kuzguncuk, İstanbulluların yeni gözdesi haline geldi.
Bebek
Ortaköy'den sahili takip ederek biraz daha ilerlediğinizde karşınıza çıkacak olan Bebek, Boğaz'ın açık ara en lüks ve gösterişli semti. Arnavutköy ve Rumeli Hisarı'nın arasında bulunuyor. İsmini Fatih Sultan Mehmet tarafından bu bölgede Bölükbaşı olarak görevlendirilmiş Bebek Çelebi lakaplı Mustafa Çavuş'tan alan bu semt, Osmanlı döneminde uzun yıllar boyunca yazlık semt olarak kullanılmış. Ancak 19. yüzyıl ortalarında burada başlayan vapur ve tramvay seferleri, Bebek'in zaman içinde sürekli ikamet bölgesine dönüşmesini sağlamış.
Bu dönüşüm öyle bir noktaya gelmiş ki, şu anda Bebek'te ikamet etmek için çok ciddi bir bütçeye sahip olmak gerekiyor. Boğaziçi Üniversitesi ve Robert Koleji gibi iki prestijli okulu da sınırları içinde bulunduran Bebek'te 18. ve 19. yüzyıllardan günümüze dek ulaşan birçok tarihi yapı yer alıyor. Bebek'in sahili, lüks restoranları, kafeteryaları ve seçkin mağazaları da oldukça ünlü.
Nişantaşı
Nişantaşı dendiğinde akla ilk olarak alışveriş ve lüks yaşam geliyor olmalı. Çünkü Maçka-Teşvikiye-Nişantaşı üçlüsü uzun yıllardır İstanbul'un en lüks ve gözde semtleri arasında yer alıyor. Günümüzde Nişantaşı'nın birbirinden ünlü markaların mağazalarına, lüks butiklere ve alışveriş merkezlerine ev sahipliği yaptığı doğru. Ancak aslında bu semtin oldukça ilginç ve ilgi çekici bir tarihçesi de var. Belki şimdi inanması güç ama Nişantaşı Osmanlı döneminde padişahların atış talimi yapmak için gittiği büyük bir ormanlık araziden oluşuyormuş. Hatta atılan okların ulaşabileceği en uzak yeri belirlemek amacıyla buraya taşlar dikilirmiş. Zaten semtin ismi de buradan geliyor ve söz konusu nişan taşlarının bazıları hâlen semt sınırları içinde bulunuyor.
Pera'ya, yani Beyoğlu'na yakın olduğu için 19. yüzyılda büyük bir gelişme gösteren Nişantaşı (ve beraberinde Maçka ile Teşvikiye), hâlen bu dönemde inşa edilmiş birbirinden değerli tarihi yapılara ev sahipliği yapıyor. Bunlar arasında ilk sıralarda Teşvikiye Camii, Vedat Tek Konağı, Süslü Karakol, Maçka Palas ve kışlalar yer alıyor. Kısacası, Nişantaşı alışveriş yapmak için kentte ziyaret edebileceğiniz en ideal ve seçkin adreslerden biri. Ancak semtin içinde barındırdığı tarihi güzelliklerini ve atmosferini de gözden kaçırmamak gerek.
Emirgan
Sarıyer'in en keyifli ve yeşil semtlerinden biri olan Emirgan, temiz havanın tadını çıkarmak, tarihi çınar ağaçlarının gölgesinde dinlenmek ve Boğaz'a karşı bir şeyler yudumlamak için harika bir adres. İsmini İranlı asilzade Emir Güne Han'dan alıyor. Semtin turistik açıdan en popüler noktası, yemyeşil bir atmosfere sahip olan Emirgan Korusu. Korunun içindeki Sarı Köşk, Pembe Köşk ve Beyaz Köşk de turistik amaçla kullanılıyor. Semtin kalbi Emirgan Meydanı'nda atıyor. Bu meydanın civarında yakından incelemek isteyebileceğiniz birçok tarihi yapı var. Bunlar içinde en önemlilerini Şerifler Yalısı, Hamid Evvel Camii ve Hünkar Kasrı oluşturuyor. Emirgan'ın kahvaltıcıları ve lüks yeme içme işletmeleri de uzun yıllardır oldukça popüler.
Kanlıca
Beykoz'da, Çubuklu ve Anadoluhisarı semtlerinin arasında bulunan Kanlıca, ismiyle özdeşleşen yoğurtla ve yemyeşil doğasıyla ün kazanmış durumda. Üsküdar'dan hem otobüsle hem de vapurla ulaşım sağlanabilen bu semtin iskelesinin önünde çınar ağaçlarıyla çevrelenen büyük bir meydan bulunuyor. Bu meydan Mimar Sinan'ın eserlerinden biri olan Gazi İskender Paşa Camii'ye de ev sahipliği yapıyor. Bisiklet turu ya da günübirlik gezi planları için harika bir rota oluşturan Kanlıca'da yapılabilecek en klasik aktivite, manda sütüyle ve sıfır katkı maddesiyle hazırlanan Kanlıca yoğurdunu tatmak. Üzerine pudra şekeri serpilerek servis edilen bu özel yoğurt, Kanlıca'daki birçok farklı işletme tarafından satılıyor. Semtte yemyeşil bir ortamda vakit geçirmek için ziyaret edebileceğiniz en ideal adres ise Mihrabat Korusu.