İstanbul depreminde en riskli bölgeler nereler? Olası depremde hasar büyük olacak! İstanbul'da zemin sıvılaşması...
Son dakika deprem haberleri | Türkiye deprem gerçeğiyle hemen hemen her gün yüzleşirken, beklenen İstanbul depreminde de 200 binden fazla binanın ağır hasar alacağı tahmin ediliyor. İstanbul'da bazı bölgelerde zeminlerin riskli olması nedeniyle hasarın daha büyük olacağı düşünülürken, uzman isimler zemin sıvılaşması konusunda uyarılarda bulundu. Malatya'da sabah saatlerinde yaşanan depremin ardından A Haber canlı yayınına bağlanan Prof. Dr. Okan Tüysüz, önemli değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye'yi yasa boğan 6 Şubat depremlerinin ardından gözlerin çevrildiği İstanbul'da yumuşak zemin riskinin yüksek olduğu bölgelerin nereler olduğu merak konusu olurken İBB'nin zemin raporuna göre, eskiden adı derelerle anılan semtlerde riskin daha yüksek olduğu aktarıldı.
Bahsi geçen zemin sıvılaşması sonucu yapı zemine batabilir veya hafif yapılarda yukarı doğru hareket gözlenebiliyor. Sıvılaşan zeminde, küçük kayma gerilmeleri büyük şekil değiştirmelere sebep olarak binaların göreceği hasarları artırıyor.
Rapora işaret eden yer bilimci Prof. Dr. Okan Tüysüz, İstanbul'un sıvılaşma riskli bölgelerini şöyle sıraladı: "Seyitahmet Deresi ve Kurbağalı Dere alüvyonları, Çamaşırcı Dere, İdealtepe Deresi, Küçükyalı Deresi, Esenyurt Deresi, ve Tugay Deresi alüvyonları. Pendik Deresi, Kaynarca Deresi, Kemiklidere Deresi ve Tuzla Deresi alüvyonları. Sancaktepe ilçesi merkezi, Sultanbeyli ilçesi merkezi, Tuzla ilçesinin kuzey kısmı (Sabiha Gökçen Havalimanı doğu kısmı), Pendik ilçesinin kuzey kısmı (Sabiha Gökçen Havalimanı kuzey kısmı)."
Araştırmada, sıvılaşma, heyelan ve yumuşak zemin nedeniyle en riskli bölgeler olarak; Avcılar bölgesinin kuzeyi, Haliç'in İstanbul Boğazı'na yakın kıyıları, Ayamama Deresi güzergahı, Halkalı tren istasyonu, Haramidere, Küçükçekmece gölünün kuzey kesimleri, Bakırköy, Güngören ve Gürpınar gösteriliyor.
Çalışmada, "Şişme potansiyeli açısından Güngören formasyonu diğerlerinden daha yüksek olduğu görülmektedir. Kanarya'dan Florya'ya kadar olan alan Avcılar'daki kadar büyük olmayan küçük ölçekli heyelanlar 20 ila 30 metre yüksekliğindeki yamaçlarda gözlenmektedir" tespitleri yapılıyor.
BURALARDA ÖZEL ÖNLEM ALINMALI
Raporda Anadolu Yakası'na ait bulgular şöyle sıralandı: "İstanbul Boğazı'na ve Marmara Denizi'ne birleşen tüm dere yatakları, sahil dolguları, Sancaktepe ve Sultanbeyli ilçe merkez kısımları, Tuzla ve Pendik'in kuzey kısımları sıvılaşma riski taşıyan alanlar olarak tespit edilmiştir.
Sıvılaşabilir tabakanın 10 metre üstü olduğu dereler; Göksu Deresi, Küçüksu Deresi, Seyitahmet Deresi, Kurbağalı Dere, Esenyurt Deresi, Tugay Deresi, Kemiklidere Deresi ve Tuzla Deresidir. Sıvılaşabilir tabakanın 10 metre altı olduğu dereler; Bekar Dere, İstavroz Deresi, Çamaşırcı Dere, İdealtepe Deresi, Küçükyalı Deresi, Pendik Deresi ve Kaynarca Deresi'dir. Bu çalışmalar sonucu, sıvılaşma derecesi olan yerlerin çoğunda 30 cm'den fazla oturmaların olacağı sonucu çıkmıştır ve bu bölgelerde özel önlemlerin alınması gerekmektedir."
DERELERİN ADI KALDI
İstanbul'da isminde 'dere' geçen 200'den fazla sokak bulunuyor. Yine adı caddeye verilen onlarca dere var ve bu derelerin birçoğu zaman içinde yapılaşmaya açılarak, semtlere dönüştü. İstanbul'un neredeyse her ilçesinde bulunan dere isimli sokakların bazıları şu şekilde: "Derebağ - Ümraniye, Altdere - Kartal, Kurudere - Beyoğlu, Kördere - Kadıköy, Galataderesi - Şişli, Bekarderesi Üsküdar."
Sabah saatlerinde Malatya'da yaşanan 5.0 büyüklüğündeki deprem sonrası A Haber canlı yayınına katılan Prof. Dr. Okan Tüysüz, çifte deprem felaketinin yaşandığı bölge ile ilgili de değerlendirmelerde bulundu.
Deprem Uzmanı Prof. Dr. Okan Tüysüz: Büyük deprem olduktan sonra neredeyse 7 aylık bir süre geçti. Bölgede çok ciddi bir sismik aktivite var. 6 Şubat'ta başladığından bu yana Bingöl'den başlayın neredeyse Kayseri'ye kadar uzanan Niğde'ye kadar uzanan bir hat boyunca çok sayıda deprem meydana geldi ve gelmeye devam ediyor. Bunlar bazı alanlarda da noktasal olarak yoğunlaşıyorlar. Bir dönem Kayseri'de böyle bir deprem etkinliği gerçekleşti bir dönem Niğde'de gerçekleşti. Son birkaç gündür Malatya Yeşilyurt çevresinde deprem aktivitesi görüyoruz. Bunlar 6 Şubat'ta yaşadığımız depremin artçıları olarak değerlendirmek mümkün. Genellikle deprem fırtınası olarak da biliniyor. Adeta bir deprem fırtınası şeklinde yaşanıyor. Bu tür aktivitelerde genellikle daha büyük depremler beklenmez. Burada büyük bir deprem beklentisi yok ama bu sismik aktivitenin uzunca bir süre devam etmesi mümkündür.