Türkiye’nin konuştuğu sır ölümde yeni detay! Bilimsel rapor sunuldu: Düşmüş olamaz
Eskişehir’de yaşayan 36 yaşındaki Zerrin Kılınç 20 Haziran 2022 tarihinde, oturduğu 2'nci kattaki evin penceresinden düşerek hayatını kaybetti. Sır ölümde şüpheli şahıs ise Yılmaz Sazak isimli erkek arkadaşıydı. Kılınç’ın ailesi, olayın cinayet olduğunu söyledi. Geçen günlerde Avukat Ahmet Seyhan da dosyayı Şule Çet cinayetini aydınlatan ekibin incelediğini dile getirdi. Genç kadının şüpheli bir şekilde ikinci kattan düşerek ölümüyle ilgili davada, Prof. Dr. Çağlar Özdemir’in hazırladığı ‘bilimsel mütalaa” mahkemeye sunuldu. Özdemir, genç kadının düşme şeklinin sanık Yılmaz Sazak’ın anlattığı şekilde olmadığını, baş aşağı düşmüş olabileceğini belirtti. Raporda, dosyaya giren bilgi, fotoğraflar ve ifadelerden hareketle, olayın canlandırmasına ilişkin görsellere de yer verildi. İşte Türkiye’nin sır ölümün ayrıntıları...
Eskişehir'de dava dosyasına göre, bir çocuk annesi 36 yaşındaki Zerrin Kılınç, sevgilisi 34 yaşındaki Yılmaz Sazak ile birlikte yaşıyordu. 20 Haziran 2022, saat 21.34'te oturduğu dairenin ikinci katının penceresinden düşerek yaşamını yitirdi. Şüpheli Sazak ifadelerinde genç kadının Intihar ettiğini savundu. Şüpheli ölümünün üzerinden yaklaşık 7 ay geçtikten sonra Sazak tutuklandı.
Genç kızın ailesinin avukatı Ahmet Seyhan, Şule Çet davasında da rapor hazırlayan Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Çağlar Özdemir'den "dava dosyası kapsamındaki tüm belgeler ışığında Zerin Kılınç'n ölümü ile sonuçlanan olayın adli tıbbi değerlendirmesini içeren bilimsel mütalaa" talebinde bulundu. Özdemir'in hazırladığı 68 sayfalık rapor mahkemeye sunuldu.
KAFA ALTTA DÜŞMÜŞ
Hürriyet'in haberine göre, 15 Haziran tarihli raporda raporda, Sazak'ın ifadesinde, düşme anını anlatırken, "Sağ ayağını önceden pencereye atmış, sol ayağını da pencereye doğru çekiyordu" dediği hatırlatıldı. Raporda, "Zerrin Kılınç'ın düşme hareketini ve otopsi sırasında saptanan yaralanmaların Yılmaz Sazak'ın anlatımındaki düşme pozisyonu ve hareketi ile açıklamak mümkün olmamıştır.
Hareketinin rotasyonel devamlılığı dikkate alındığında, ayakların üst, kafanın alt planda olduğu değerlendirilmiştir" denildi.
"MÜMKÜN DEĞİL"
Raporda, sanığın dediği şekilde genç kadının düşmesi halinde, kendisini boşluğa bırakması ile duvara 22 cm mesafedeki tabelaya kafası ile çarpmasının mümkün olmadığı belirtilerek, "Kafanın işyeri tabelasına çarpabilmesi için kafa aşağı şekilde vücut eklem hareket sınırlarını aşan zorlama bir pozisyonla atlaması gerekir. Bu şekilde düşme ile vücut pozisyonu ve rotasyonu hareketini açıklamak mümkün bulunmamaktadır" denildi.
FARKLI DARBELER TESPİT EDİLDİ
Raporda, genç kadının sol bacağında görülen ekimozlar için "Sol bacak ön yüzde izlenen mor renkli dairesel şekilli ekimozlar, yüksekten düşmeye bağlı geniş yüzeyli bir travmadan ziyade, farklı darbelere işaret eden bir künt travma paterni (örüntüsü) göstermektedir" görüşü savunuldu. Evde bulunan cam kırıkları için ise raporda, "Holde bulunanlara oranla daha büyük cam parçalarının olay yeri incelemesi sırasında banyoda bulunan alaturka tuvalet deliğinde bulunmuş olmasıdır. Bu cam parçalarının çöp yerine tuvalet deliğine atılması normal bir insan davranışı açısından değerlendirilemez" denildi.
"AÇIKLAMAK MÜMKÜN OLMAMIŞTIR"
Eskişehir 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde süren davada, Zerin Kılınç'ın aile avukatı Ahmet Seyhan, yüksekten düşerek ölen Şule Çet davasında da rapor hazırlayan Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çağlar Özdemir'den 'Bilimsel mütalaa' istedi.
Prof. Dr. Çağlar Özdemir'in 15 Haziran'da tamamladığı ve içerisinde olayın canlandırmasına ilişkin görsellerin de yer aldığı 68 sayfalık rapor mahkemeye sunuldu.
Zerin Kılınç'ın şüpheli görülen ölümü üzerine olaydan 7 ay sonra tutuklanan sanık Yılmaz Sazak'ın ifadesinde, "Sağ ayağını önceden pencereye atmış, sol ayağını da pencereye doğru çekiyordu" sözleri hatırlatıldı. Raporda, "Zerin Kılınç'ın düşme hareketini ve otopsi sırasında saptanan yaralanmaların Yılmaz Sazak'ın anlatımındaki düşme pozisyonu ve hareketi ile açıklamak mümkün olmamıştır. Hareketinin rotasyonel devamlılığı dikkate alındığında, ayakların üst, kafanın alt planda olduğu değerlendirilmiştir. Kafanın iş yeri tabelasına çarpabilmesi için kafa aşağı şekilde vücut eklem hareket sınırlarını aşan zorlama bir pozisyonla atlaması gerekir. Bu şekilde düşme ile vücut pozisyonu ve rotasyonu hareketini açıklamak mümkün bulunmamaktadır" denildi.
Eskişehir 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşması 10 Temmuz'a ertelenmişti.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Eskişehir'in Odunpazarı ilçesine bağlı Emek Mahallesi'nde sevgilisi Yılmaz Sazak ile oturan 12 yaşında bir kız annesi Zerrin Kılınç, geçen yıl 20 Haziran günü saat 21.30 sularında apartmanın ikinci katındaki dairenin penceresinden düştü.
Sağlık ekiplerince ilk müdahalesi olay yerinde yapılan Kılınç, ambulansla Eskişehir Şehir Hastanesi'ne kaldırıldı.
Yaklaşık 10 saat yoğun bakımda komada kalan Zerrin Kılınç, kurtarılamadı.
Yapılan ilk otopsi incelemesinde Zerrin Kılınç'ın yüksekten düşmeye bağlı olarak hayatını kaybettiği belirlendi.
Eskişehir Emniyet Müdürlüğü'nce başlatılan soruşturma kapsamında ifadesi alınarak serbest bırakılan Yılmaz Sazak, olaydan 7 ay sonra yeniden gözaltına alındı.
İşlemlerinin ardından dün adliyeye sevk edilen Sazak, savcılık sorgusunun ardından çıkarıldığı mahkemece 'kasten öldürme' suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine konuldu.