Türkiye onu o soruya verdiği yanıtla tanımıştı! Kahramanı annesi çıktı: 3 gün boyunca...
Kahramanmaraş merkezli depremler 6 Şubat tarihinde 11 ilde yıkıma neden oldu. 5 yaşındaki Hazal Güner asrın felaketinin 72'nci saatinde 'su ister misin?' sorusuna verdiği yanıtla akıllara kazınmıştı. Küçük kızın tedavisi tamamlandı. Anne Betül Güner ile minik kızı şimdi Mersin'de misafir ediliyor. Fiziki bir yaraları yok ancak ruhen hissettiklerini tarif etmek zor. Onları ayakta tutan tek şey inançları oldu. Betül Güner, “Oradan çıkacağımıza inandık. Hiç ümitsizliğe düşmedik. Hayatta kalabilmek için kızımı oruç olduğumuza inandırdım. 'Ne zaman bitecek peki?' dedi. Güneşi görünce dedim.” sözlerini kullandı. A Haber Hazal ve annesinin yaşadıklarını ekranlara taşıdı.
Enkazdan çıkarıldığında "Su içemem. Daha muayene olmadım" sözleriyle tanımıştı Türkiye onu. 5 yaşındaki Hazal Güner kurtarma ekiplerinin kucağında tüm Türkiye'yi gözyaşlarına boğarken enkazın altında geçen 3 günde ise farklı bir kahramanlık hikayesi olduğu ortaya çıktı.
KAHRAMANI ANNESİ OLDU
Felaketin 72. saatinde enkazdan çıkarılan küçük Hazal çevresindekilerin "Susadın mı? Su ister misin" sorularına muayene olmadığını ve su içemeyeceğini söylemişti. Bilinçli sözlerin arkasındaki kahramanın annesi olduğu ortaya çıktı.
Hazal'ın annesi Betül Güner depremin yıktığı evlerinde enkaz altında yaşadıkları tüyler ürperten 3 günü çarpıcı ifadelerle anlattı.
TEDAVİSİ TAMAMLANDI
Deprem sonrası arama kurtarma çalışmalarının mucize çocuklarından olan Hazal'ın tedavisi tamamlandı. Tarsus Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınan Hazal Güner tedavinin ardından annesiyle kalacakları eve geçti. İstirahat ettiği ve yaşadığı travmayı atlatabilmesi için annesiyle zaman geçiren Hazal'ı A Haber ekipleri görüntüledi.
MORALİ İYİ
Minik Hazal'ın moralinin yerinde olduğu görülürken yine de geçirdiği zor dönemden dolayı annesi göz önünde olmamasını tercih ediyor.
BETONLARIN ALTINDAKİ 3 GÜNÜ ANLATTI
Anne Betül Güner ve minik kızı Mersin'de misafir edildikleri evde fiziki bir yaraları olmadığını ancak ruhen hissettiklerinin tarif edilemez olduğunu aktarırken kendisi ve Hazal'ın gözü önünde bir oğlunun vefat ettiğini açıkladı.
"O ANDA HER ŞEYİ HİSSETTİK"
Hazal'ın hayata tutunması için enkaz altında kurguladığı dünyayı anlatan Betül Güner şunları aktardı:
"O anda her şeyi hissettik. Yani ölümü burnumuzun ucunda hissettik. Yaşama tutunmayı ve ölüm korkusunu. Her şeyi…"
"OĞLUM YANIMIZDA VEFAT ETTİ VE BİR ŞEY YAPAMADIK"
Anne Güner, "Benim oğlum yanımda, yanı başımda can verdi ve ben hiçbir şey yapamadım. Elimden hiçbir şey gelmedi. Çaresizliği yaşadım bir anne olarak." dedi.
"YANIMDA EVLADIMIN ACISI, KUCAĞIMDA BAŞKA BİR EVLADIMI HAYATTA TUTMA ÇABASI VARDI"
O sırada kucağındaki çocuğunu hayatta tutabilmek için uğraştığını söyleyen anne Güner, "Diğer yanımda oğlumun acısı vardı. Ölüm korkusu vardı. Yani duyguların hepsi birbirine karıştı." ifadelerini kullandı.
"HAYATTA TUTAN ŞEY İNANÇ"
Güner, "Çok farklı bir şey. Ama oradan çıkacağımızı inandık. Hiçbir zaman ümidimizi yitirmedik." diye konuştu.
"HAZAL'I YEME İÇME KONUSUNDA ORUÇLU OLDUĞUMUZA İNANDIRDIM"
Anne Betül Güner, "Bir şey yiyip içmeyeceğimizin farkındaydım. Ama bunu kızıma nasıl ikna ederim diye düşündüm. Hayatta kalabilmek için kızıma "oruçlu olduğumuzu" söyleyerek inandırdım. "Kızım" dedim "Bu bir oruç ve bir süre oruçlu olacağız. O da bana 'peki ne zaman bitecek anne?' diye sordu. Işığı görünce dedim. Güneşi gördüğümüzde bitecek" dedim." şeklinde konuştu.
İŞTE O DİYALOG...
Minik Hazal'ın gözleri ışığı gördüğünde depremin üzerinden üç gün geçmişti. Kurtarıcıları hemen onunla iletişim kurdu ve yüzleri gülümseten o diyaloğu kayıtlara geçti.