Depremde hayatını kaybeden Elif’in ismi yaşatılacak! Acılı babanın o sözleri yürek yaktı
Kahramanmaraş merkezli 2 büyük deprem 11 ili yıktı. 6 Şubat’ta Türkiye asrın felaketiyle sarsıldı. Depreme memleketi Malatya’da yakalanan Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi öğrencisi 23 yaşındaki Elif Nur Şeyma Dalhançer hayatını kaybetti. Elif’in ismi yapılan konteyner okula verildi. Okulu ziyaret eden Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, “Okul öncesi öğretmenlerimiz, rehber öğretmenlerimiz, sahada çocuklarımızın hızlı bir şekilde bu travmayı atlatabilmesi için elinden gelen çabayı sarf ediyor. Diğer taraftan tüm çadırlarda okul öncesi çadırlar, ilkokul, ortaokul çadırları kurmaya devam ediyoruz” dedi.Öte yandan, kederli anne Ulviye Dalhançer25 yıl önce 3 yaşında bir kızını hastalık nedeniyle kaybeden ve ikinci kez evlat acısı yaşadığını söyledi. Dalhançer, Malatya’yı ziyaretinde kendisini telefonla arayarak başsağlığı dileyen Başkan Erdoğan’a teşekkür etti.
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Güneysu Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Yüksekokulu 4'üncü sınıf öğrencisi Elif Nur Şeyma Dalhançer, Kahramanmaraş merkezli depremde memleketi Malatya'nın Yeşilyurt ilçesi Bostanbaşı Mahallesi'nde yıkılan Özpolatlar Sitesi'nde yaşamını yitirdi.
Beydağı Konterner Kent'ine yapılan ilkokula Elif Nur Şeyma Dalhançer'in adı verildi.
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Elif Nur Şeyma Dalhançer İlkokulu'nu ziyaret etti. Bakan Özer, öğretmen ve öğrencilerle bir araya geldi.
BAKAN ÖZER: OKUL ÖNCESİ, İLKOKUL, ORTAOKUL ÇADIRLARI KURMAYA DEVAM EDİYORUZ
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, depremde, sel felaketinde hayatın normalleşmesinin ana unsurlarından birisinin eğitim olduğunu belirterek, "Onun için Milli Eğitim Bakanlığı olarak okullarımızı hızlı ve güvenli bir şekilde eğitim ve öğretime almak için yoğun bir çaba harcıyoruz. 71 ilde nasıl 20 Şubat itibarıyla eğitim öğretime başladıysak, bu 10 ilde de 3 kategoriye ayırarak inşallah eğitim öğretimle buluşturacağız. Özellikle 2'nci, 3'üncü kategorideki illerimizde her ne kadar eğitim ve öğretimi ertelesek de konteyner kentlerde psikososyal destek çadırlarında ilkokul ve ana sınıfı, ortaokulu eğitimine kadar. Diğer taraftan 8'inci sınıfların LGS sınavına hazırlık çadırlarından üniversite sınavına girecek 12'nci sınıf öğrencilerimizin YKS'ye destek hazırlık sınıfına kadar bakanlık olarak tüm öğrencilerimizi desteklemeye devam ediyoruz. Bu kapsamda 390 adet psikososyal destek çadırımızı 10 ilimize kurduk. Okul öncesi öğretmenlerimiz, rehber öğretmenlerimiz, sahada çocuklarımızın hızlı bir şekilde bu travmayı atlatabilmesi için elinden gelen çabayı sarf ediyor. Diğer taraftan tüm çadırlarda okul öncesi çadırlar, ilkokul, ortaokul çadırları kurmaya devam ediyoruz. Yine aynı zamanda özellikle gece- gündüz vatandaşın tedavisi için emek veren sağlık çalışanlarımızın çocuklarının da eğitimden kopmaması için hastanelerde, hastane sınıfları oluşturmaya devam ediyoruz. 3 gün içinde bu bağlamda 40 tane hastane sınıfını bu 10 ilimizde oluşturduk. 1 Mart'a kadar 10 ilde tüm hastanelerde hastane sınıfı oluşturmaya devam edeceğiz" dedi.
"KONTEYNERLERİMİZİN TAMAMINA TELEVİZYON KURACAĞIZ"
Bakan Özer, Malatya'da ilk konteyner kent olan Beydağı'na çocukların eğitim süreçlerine adaptasyonunu destekleyen eğitim merkezini açtıklarını kaydederek, "Artık öğrencilerimiz sıcak ortamda öğretmenleriyle buluşup sürekli eğitim eksikliklerini gidermeyle ilgili hem de psikososyal destekle ilgili her türlü eğitimlerini alacaklar. Bugün yine burada konteynerlerimizin tamamına televizyon kuracağız. Çocuklarımız çizgi film izleyebileceği gibi EBA TV ile de kendi sınıflarıyla ilgili her türlü eğitimi, ders içeriklerini ve müfredatı takip edebilme imkanına kavuşmuş olacak. Burada depremde kaybettiğimiz Şeyma kardeşimizin ismini ilk konteyner okula vermek istedik. Annesiyle birlikte de bugün burayı gezdik. Ben tekrar Şeyma kardeşimize Allah'tan rahmet diliyorum. Tüm vefat eden kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum" diye konuştu.
"ŞEYMA BANA BİR SÜRÜ TESELLİ GÖNDERDİ"
Elif Nur Şeyma'nın annesi Ulviye Dalhançer, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'a, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer'e ve İl Milli Eğitim Müdürüne teşekkür ederek, "Üzüntümüz büyüktü ama Allah bize büyük büyük teselliler gönderdi. Cumhurbaşkanımız bizi aradı. Biz öncesinde görüştüğümüzde bu talebimi ben iletmiştim. Şeyma ismini yaşatalım Cumhurbaşkanım demiştim. O da bizi şefkatiyle dinledi. Sayın Bakanımız burada, Malatya'da bir okula ismini vereceğiz dedi. Bu bizi ferahlattı. Sonrasında benimle telefonda görüştü. Allah devletimizden, hükümetimizden, Sayın Cumhurbaşkanımızdan razı olsun. O kadar sıcaktılar ki; ailemiz gibiydiler. Elimizi uzatsak yanımızdalardı. Demek ki Şeyma'nın gönlü melekti. Şeyma bana bir sürü teselli gönderdi. Cumhurbaşkanımızı Allah başımızdan eksik etmesin. Bizim ona sevgimiz bitmez" şeklinde konuştu.
Şeyma'nın babası Cemal Dalhançer ise kızının enkaz altında kaldığını ifade ederek, şunları söyledi:
"Acımız büyük, herkesin acısı büyük. Bütün evlatlar bizim evladımız, kardeşimiz. Eskiden de duygusaldım. Televizyon izlerken başkası bile olsa ağlamam durmazdı. Acımız büyük. Bu acının içinde Sayın Cumhurbaşkanımız Malatya'ya gelişinde eşimin söylemesiyle, kızımızın ismini Malatya'da yaşatacağız demesi hakikaten bir nebze de olsa acımızı hafifletti. Acımız geçmez ama onun öyle söylemesi bizi rahatlattı, ferahlattı. Bizim şu anda bir kaybımız var. Sayın Cumhurbaşkanımızın milyonlarca evladı var. Türkiye'nin hepsini düşünmek zorunda. Geldiğinde karşımda gördüğümde perişanlığı gördüm yüzünde. İnanın acıdım. Bizim bir evladımız var, onun binlerce evladı toprak altında kaldı. Sayın Cumhurbaşkanımıza, Milli Eğitim Bakanımıza, Milli Eğitim Müdürümüze çok teşekkür ediyorum. Saygı ve sevgilerimi iletiyorum. Devletimiz, milletimiz sağ olsun. Acımız büyük. İnşallah Rabbim herkese sabırlar verir. Bana da verir, diğer insanlara da verir. 9- 10 ailenin komple yok olduğunu biliyorum. Türkiye'nin başı sağ olsun. Milletimiz var olsun. Sayın Cumhurbaşkanımıza Rabbim güç kuvvet versin."
OLAYIN GEÇMİŞİ
22 yaşındaki Elif Nur Şeyma Dalhançer, ailesini görmek için geldiği Malatya'da, ilk depremden kurtuldu ancak, annesiyle birlikte tekrar eve girince, ikinci depremde enkaz altında kalarak hayatını kaybetti. Kızıyla enkaz altına kalan anne Ulviye Dalhançer ise kurtarıldı. Kederli anne 25 yıl önce 3 yaşında bir kızını hastalık nedeniyle kaybeden ve ikinci kez evlat acısı yaşadığını söyledi. Dalhançer, Malatya'yı ziyaretinde kendisini telefonla arayarak başsağlığı dileyen Başkan Erdoğan'a teşekkür etti.
Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerden en çok etkilenen illerin başında gelen Malatya'da binlerce insan enkaz altında hayatını kaybetti. Kentte 2500'e yakın bina yıkılırken birçok binada ağır hasar aldı. Meydana gelen deperm sırasında ara tatil için Rize'den Malatya'ya gelen 22 yaşındaki Şeyma ikinci depremde Malatya merkezde bulunan Özpolat Apartmanında enkaz altında kalarak haytını kaybetti. Recep Tayyip Erdoğan Üniversİtesi Güneysu Fİzik Tedavi ve Rehabilitason Yüksek Okulu son sınıf öğrencisi Şeyma Dalhançer'in ölümü aileyi yasa boğdu. Malatya'yı ziyarete gelen Başkan Recep Tayyip Erdoğan, telefonda da tekrar taziye mesajlarını acılı aileye verdi. Genç kızın kaldığı yurt odasındaki yatağına ise Yurt Müdürlüğü tarafından Türk bayrağı ve güller ile anıldı.
Şeyma'nın yurt odasına bırakılan tabloda; "Yurt Müdürlüğümüzde barınmakta olan Güneysu Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Yüksek Okulu 4. Sınıf Öğrencisi Elif Nur Şeyma Dalhançer, ülkemizde yaşanan deprem felaketi sonucu memleketi Malatya'da şehit olmuştur. Bir daha gelmeyeceğin yurdunda, uyuyamayacağın odanda seni hep hatırlıyor olacağız. Mekanın cennet, makamın ali olsun. Başımız sağ olsun."
25 YIL SONRA YENİDEN AYNI ACI
Sabah'ın haberine göre, genç kızını depremde kaybeden acılı anne Ulviye Dalhaçer, 25 yıl önce 3 yaşında bir kızını hastalık nedeniyle kaybeden ve ikinci kez evlat acısı yaşayan anne, taziyelerinden dolayı Başkan Erdoğan'a teşekkür etti:
"FÜTURSUZCA SALDIRANLARI ALLAH'A HAVALE EDİYORUM"
"Çok büyük bir felaket yaşadık. Bu acı hepimizin acısı. Cumhurbaşkanımız ilk günden beri hep vatandaşının yanında oldu. Ben evladımı kaybettim. Onun hayali de benim hayalimde Cumhurbaşkanımızı görmekti. Bana taziyeye geldi, daha sonra telefon açtı. Yanımızda olduğunu hissettik. Ama şu dönemde dahi hiç bir şey yapılmıyor diye fütursuzca saldıranları Allah'a havale ediyorum. Bu bizim acımız. Allah'ın yazısı bu. Tabi önlemler alınacak, sorumlular hesap verecek ama onun zamanı bu zaman değil. Devlet imkan yettikçe her an depremzedelerin yanında oldu" dedi.
DEVLET YOK DİYENLERE ATEŞ PÜSKÜRDÜ
Genç kızın amcası Üstün Dalhançer ise şunları söyledi; "Depremde Şeyma'mızı kaybettik. Melek gibi bir insandı. Çok hayalleri vardı. İkinci depremde eve giriyorlar. Ben o sırada hastanedeydim. Hemen abim aradı. Beni sordu. Dışarı çıktım. Evimiz yıkıldı dedim. İçinde olduklarını o an düşünemedim. Enkaza koştuk. Yengem ve yeğenlerim içerideydi. Yengemi ve iki yeğenimi çıkardık ama Şeyma'yı kurtaramadık. Allah makamını cennet etsin. Bu günleri hep birlikte atlatacağız. Allah devletimize zeval vermesin. Bu öyle bir afet ki bunu kimse ön göremedi. Devlet yok diye saldıranlar en çok burada o insanların çabasını gören depremzedelerin canını yakıyor. Lütfen yapmayın. Burada enkazda çalışan yüzlerce insan yakını toprağa koyamada geldiler. Haksızlık etmeyelim" diye konuştu.