İstanbul’da kadavradan alınan böbrek nakli sonrası anne oldu! "Hayatım bitti derken, mutluluğun formülünü buldum"
İstanbul’da yaşayan Ümran Mantar'ın iki böbreği de iflas etti. 'Hayatım bitti' dediği noktada diyaliz için gittiği hastanede hayatının aşkı ile tanışıp evlendi. Ümran Mantar için kadavradan böbrek nakli yapıldı. Çiftin mutluluğu için tek eksiği artık bir bebekti. Çift, organ nakli sonrası kişiye özgü uygulanan tüp bebek tedavisiyle kızları Zeynep'i kucağına aldı. Ümran Mantar; "Hayatım bitti derken, mutluluğun formülünü buldum. Diyalizde gelen aşk, böbrek nakli ve kızım Zeynep. Kızımız hayatımızda eksik olan rengimizmiş" dedi.
İstanbul'da yaşayan 35 yaşındaki Ümran Mantar, 18 yaşındayken kilo kaybı ve mide bulantısı gibi şikayetlerle gittiği doktorda hayatının şokunu yaşadı. İki böbreğinin de iflas ettiğini öğrenen Ümran Mantar, hayatının baharında bambaşka hayaller kurarken hastalıkla mücadelenin içinde buldu kendini.
Hızlıca diyalize alındı ve günlerce hastanede yattı. Çalıştığı işten ayrılan ve bütün hayatı alt üst olan Ümran Mantar için hastalığı kabullenme süreci başladı. Doktorlar çok geç kalındığını ve acilen nakil olunması gerektiğini söyledi. Ailesinin ve yakın çevresinin nakil için uygun olmadığını öğrendi ve kadavradan nakil için sıraya girdi.
HASTANEDE HAYATININ AŞKINI BULDU
Diyaliz ünitesinde geçen günler başladı Ümran Mantar için. Böbrek nakli için sıra beklerken, Ümran Mantar diyaliz için gittiği hastanede kendisiyle aynı kaderi yaşayan Taner'le tanıştı.
Hastalıkları ortak, yaşadıkları zorluklar aynıydı. Dertlerine çare bulmak için gittikleri hastanede 12 yıl önce tanışıp, birbirlerine aşık oldular. Kısa bir süre sonra da evlendiler.
KADAVRADAN BÖBREK NAKLİ OLDU
Aşkı ve sevgiyi birbirlerinde bulan Mantar çifti, bu kez de anne-baba olma evlat hasretiyle yanmaya başladı. Mutluluklarını bir bebekle taçlandırmak istiyorlardı ama sağlıklı bir gebelik oluşması için öncelikle böbrek nakli olunması gerekiyordu. 7 yıl önce 'uygun böbrek bulundu' haberini alan Ümran Mantar'a, kadavradan alınan böbrek nakledildi. Ve hayat onun için yeniden başladı. Bebek sahibi olma umutları yeniden yeşerdi.
KİŞİYE ÖZEL TÜP BEBEK TEDAVİSİ
Yaş ilerliyordu. Mücadeleyle geçen yıllar içinde Ümran Mantar'ın yaşı da 35 olmuştu. Nakil sonrası doğal yolla gebelik oluşmayınca doktora başvuran çift ilerleyen kadın yaşına bağlı olarak yumurtaların azaldığını öğrendi. Tüp bebek tedavisiyle çocuk sahibi olabileceğini öğrenen çift Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Ebru Öztürk'e ulaştı. Mantar çiftine detaylı değerlendirme yapıldı, nakil sonrası süreci takip eden nefroloji uzmanı ile kontrollü bir şekilde hareket edildi. Kişiye özel planlanan tüp bebek tedavisiyle çifte, gebelik müjdesi verildi. Kişiye özel uygulanan tedaviyle, sağlıklı bir gebelik sürecinin geçiren Ümran Mantar, geçen aylarda kızı Zeynep'e kavuştu.
"KIZIMIZ HAYATIMIZDA EKSİK OLAN RENGİMİZMİŞ"
Mutluluğunu dile getiren Mantar, "Nakil olduğum gün yeni hayatımın ilk günüydü. Sanki sönmüş bir mum yeniden yanmaya başladı. Annelik duygusunu ise anlatabilecek bir kelime bulamıyorum. Kızımız hayatımızda eksik olan rengimizmiş, onunla birlikte tamamlandık. Eşimin diyaliz tedavisi hala devam ediyor, Zeynep onun için büyük bir moral kaynağı. Dondurulmuş bir embriyomuz var, ilerleyen dönemde kızımıza kardeş düşünüyoruz" dedi.
"ORGAN NAKLİ OLMAK ÇOCUK SAHİBİ OLMAYA ENGEL DEĞİL"
Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Ebru Öztürk, "Mantar ailesi ile hikayemiz zorlu ama bir o kadar umut doluydu. Böbrek nakli yapılan, vücut kitle indeksi 35 olan hastamızın yetersiz yumurta rezervi vardı. Hastamızın takibini Nefroloji Uzmanı Dr. Ergün Parmaksız ile birlikte yürüttük. Uyguladığımız kişiye özel tüp bebek tedavisiyle iki adet embriyo oluştu. Anne adayına embriyo transferi yaptık. Ardından da gebelik müjdemizi aldık. Gebelik takibi sorunsuz geçti. Kızları Zeynep'i sağlıkla kucaklarına aldılar" dedi.
Prof. Dr. Öztürk, organ nakli olmanın çocuk sahibi olmaya engel olmadığını söyleyerek, "Nakledilen organ veya dokunun vücut tarafından kabulünü sağlamak için ömür boyu kullanılması zorunlu olan, bağışıklık sistemini baskılayan ilaçların tüp bebek tedavisine başlarken ve gebelik boyunca dozlarının ayarlanması gereklidir. Hastalar kapsamlı olarak değerlendirilmeli ve bu süreçte yapılan her müdahale kişiye özgü planlanarak, yol haritası çizilmelidir." dedi.