Veterinere tecavüz davasında flaş gelişme! Zanlı profesörün adli kontrol tedbiri sıklaştırıldı
Ankara'da, hayvan hastanesi sahibi Prof. Dr. Hasan Bilgili’nin yanında çalışan 23 yaşındaki veteriner Ç.B.'ye tecavüz ettiği suçlamasıyla tutuksuz yargılandığı davada yeni bir gelişme yaşandı. Bilgili'nin yurt dışına çıkış yasağı adli kontrol tedbirine, DNA örneğinin Ç.B.'nin iç çamaşırında belirlenmesine ilişkin adli tıp kurumu raporu üzerine haftada üç günü imza atma yükümlülüğü de eklendi. İşte detaylar...
Veteriner Prof. Dr. Hasan Bilgili, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi'nde öğretim üyesi olduğu 2019'un Nisan ayında, kendisine ait hayvan hastanesinde çalışan veteriner Ç.B.'ye tecavüz ettiği sebebiyle gözaltına alınıp tutuklandı, akabinde savcılık tarafından resen serbest bırakıldı.
Olaya ilişkin yürütülen idari soruşturma kapsamında üniversitedeki görevinden alınan Bilgili ile yardımcısı veteriner hekim Serkan Durmaz hakkında, 'nitelikli cinsel saldırı', 'cebir ve tehdit ile hürriyeti yoksun kılma', 'tehdit' ve 'hakaret'; Ç.B.'nin olay sonrası götürüldüğü jinekolog Dr. Hüseyin Şenyurt hakkında da 'delilleri yok etmek' suçundan dava açıldı.
O ANLAR KAMERADA
"TECAVÜZCÜYÜ AKLAMAK İÇİN 40 TAKLA ATTIĞINI UNUTMA"
Ankara 31'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasına, tutuksuz sanıklar Hasan Bilgili, Serkan Durmaz, Hüseyin Şenyurt ile taraf avukatları katıldı. Mahkeme, İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan gelen raporun mahkemeye ön bilgi şeklinde gönderildiğini, raporun tamamının gelmediğini bildirdi. Gelen evrakların okunmasının ardından söz alan sanık Bilgili'nin avukatı Hatice Çağlar, yaklaşık 30 yıldır resmi olarak bilirkişilik yaptığını söylediği Adli Tıp uzmanı Emel Hülya Yükseloğlu'nu tanık olarak dinletmek istediklerini söyledi. Mahkemenin kabul etmesi üzerine dinlenen Yükseloğlu, dosyanın tamamını incelediğini, sanığın DNA'sının mağdurun iç çamaşırında çıkmasının cinsel saldırıyı ispatlamayacağını söyledi. Tanığın, dosya kapsamında da sanık Hasan Bilgili'nin mağdur Ç.B.'ye cinsel saldırıda bulunduğunu gösteren bir delil olmadığını söylemesi üzerine salon karıştı. Salonda bulunan bir kişi, "Tecavüzcüyü aklamak için 40 takla attığını unutma. Kaç para aldın?" diye bağırdı. Yanındaki kişilerin de tanığa yönelik tepki göstermesi üzerine salonda gerginlik yaşandı.
'DELİLLERİ YOK ETMİŞLER'
Ç.B.'nin avukatı Aslı Koçak Arıhan, Adli Tıp Kurumu'ndan gelen raporun ardından sanıkların tutuklanması gerektiğini söyledi. Avukat Arıhan, soruşturma aşamasında delillerin karartılması nedeniyle yaptıkları şikayet üzerine polisler ve Ankara Şehir Hastanesi'nden 2 doktor hakkında dava açıldığını belirtti. Mağdurun iç çamaşırını incelemediğini iddia ettikleri Ankara Adli Tıp Kurumu hakkında da şikayetçi olduklarını belirten Avukat Arıhan, "Burada çıkıp tabii ki 'delil bulunmadı' derler. Çünkü delilleri yok etmişler. Bu davanın 3 yıl sürmesinin nedeni bu. Ancak İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından gelen ön rapor sonrası sanıklar tutuklanmalı" diye tepki gösterdi. Mağdur Ç.B. de sanıkların tutuklanmasını talep etti.
MAĞDURUN ANNESİ BAYGINLIK GEÇİRDİ
Sanık Hasan Bilgili de, Ç.B. tarafından kendisine yönelik atılan iftira sonrası yazılan senaryonun mağduru olduğunu ileri sürdü. Ç.B. ve avukatının kadın örgütlerini de arkasına alarak kendisini 'tecavüzcü' ilan ettiklerini söylemesi üzerine salondakiler tepki gösterdi. Tartışmalar sırasında sanık Serkan Durmaz'a, "Neden 112'yi aramadın da kızama ilaç verdin?" diye tepki gösteren Ç.B.'nin annesi baygınlık geçirdi.
HAFTADA 3 GÜN İMZA ATMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ
Ç.B.'nin avukatının yanı sıra Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı da raporun cinsel saldırıyı ortaya koyduğunu belirterek, sanıkların tutuklanmasını talep etti. Mahkeme Başkanın "Raporun tamamı gelmedi, ön bilgi şeklinde geldi" sözlerine, avukat, "Ne güzel işte, yanlışlıkla da olsa ön bilgi şeklinde gelmiş. Raporun tamamını beklenmeden sanıklar tutuklanmalı" dedi. Mahkeme heyeti, sanık Hasan Bilgili'nin 'yurt dışına çıkış yasağı' adli kontrolüne haftada 3 gün imza yükümlülüğü de ekleyerek, tutuklama taleplerini kabul etmedi. Duruşma, Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek raporun beklenmesine karar verilerek ertelendi.