22 yaşındaki Hilal’i katleden zanlı polisi arayıp ‘Eşim evde intihar etti’ dedi

Hilal Adıyaman (22), berber Mustafa Adıyaman'la 6 sene önce dünya evine girdi. Hilal Adıyaman, evlendikten bir müddet sonra eşi tarafından şiddete maruz kalmaya başladı. Senelerdir gördüğü şiddetin üzerine bir de aldatılınca geçen yıl boşanmaya karar verdi. Hilal Adıyaman, ailesinin yanına gitti. Bir sene ailesiyle birlikte yaşadı. Bu esnada eşi Mustafa Adıyaman sürekli pişmanlık mesajları yolladı. Barışmak ve tekrar beraber olmak istiyordu. Eşinin ısrarlarına dayanamayan Hilal, evine geri döndü. Şiddetten uzak birkaç ay geçirmesinin ardından şiddet tekrar başladı. Kocasından sürekli psikolojik ve fiziksel şiddet gören Hilal, bu defa kesin olarak boşanma kararı aldığını, evi terk edeceğini söyledi.

DOĞUM GÜNÜNDEN BİR GÜN SONRA…

5 Şubat Hilal'in doğum günüydü. Evde akrabaları ve sevdikleriyle doğum günü kutlandı. Hilal'in kendisinden boşanacağını haber alan Mustafa Adıyaman, doğum gününden bir gün sonra eve geldi. Hilal ile tartışmaya başladı. Daha sonra da tabancasını çıkartarak Hilal'e ateş etti. Başının sağ tarafından vurulan Hilal hayatını kaybetti. Mustafa Adıyaman, polisi arayarak "Eşim evde intihar etti" dedi. Polis olay yerine geldi. Tabanca Hilal'in sağ elindeydi. Mustafa Adıyaman, ısrarla eşinin intihar ettiğini söylüyordu.

"HİLAL SOLAKTI, BAŞININ SAĞINA ATEŞ ETMESİ MÜMKÜN DEĞİL"

Polis ekipleri bu durumdan şüphelenmeye başladı. Hilal'in yakınlarının ifadesi alındı. Yakınları "Hilal solaktı. Başının sağına ateş etmesi mümkün değil" diye ifade verdi. Bunun üzerine polis Mustafa Adıyaman'ı gözaltına aldı. Mustafa Adıyaman, Hilal'i sağ kulak arkasından vurmuş ve silahı da sağ eline tutuşturmuştu. Emniyet'teki sorgusunun ardından adliyeye çıkarılan Mustafa Adıyaman tutuklandı.

Hilal Adıyaman'ın ablası Aslı Yıldırım cinayete giden süreci şöyle anlattı:

"YENİDEN BARIŞMAK İÇİN YALVARDI"

"Aldatıldığını öğrendikten sonra tekrar fiziksel ve ruhsal şiddet görmeye başladı. Bu süreçte bize sığındı. Boşanmak istediğini söyledi. Hepimiz destekledik. Bu süreçte hem telefonla hem de eve kadar gelerek yeniden barışmak için yalvardı. Pişman olduğunu söyledi. Bir daha dövmeyeceğini söyledi. Kardeşim de 'Evliliğime son bir şans vereyim, belki düzelir' diyerek kabul etti. Bu da sonu oldu zaten.

"KARDEŞİM KORKUDAN SESİNİ ÇIKARTAMAMIŞ"

Onunla beraber döndü. Tekrar dayak atmaya, tehdit etmeye, korkutmaya başlamış. Biz de bunu sonradan öğrendik. Kardeşim korkudan sesini çıkartamamış. Ölümünden 3 hafta öncesine kadar şiddet görmüştü. Yüzü morarmıştı, burnu kırılmıştı. En son doğum gününde konuştuk. Hatta ben ona hediye de almıştım. Doğum gününde mutluydu, umutları vardı. Hak etmedi bunları."