Tüyler ürperten cinayette flaş gelişme: Cinsel organını kesmişim yine olsa yine yaparım
Antalya'da kayıp olarak aranırken cinayete kurban gittiği gün yüzüne çıkan ve foseptikte parçalanmış cansız bedeni bulunan Süleyman Eken'in (54) cinayet zanlıları Oktay (51) ve Mehmet Yılmaz (46) kardeşler ile ilgili mütalaa verildi. Savcı 2 kardeşe ağırlaştırılmış müebbet ve 15'er sene hapsini isterken, cinayet zanlısı Oktay Yılmaz, "Mutfaktan bıçak alıp Süleyman Eken'in cinsel organını kesmişim. Bana yaptığı hareketler sebebiyle öldürdüm. Aynı hakaretleri tekrar yaşasam yine yapardım" ifadelerini kullandı. İşte dehşete düşüren vahşetle ilgili son dakika ayrıntıları…
Antalya'nın Muratpaşa ilçesi Deniz Mahallesi'nde ikamet eden Süleyman Eken hakkındaki kayıp ihbarı üzerine harekete geçen emniyet güçlerinin yaptığı inceleme sonucunda Süleyman Eken'in cinayete kurban gittiği tespit edilmişti.
2 KARDEŞE 15'ER YIL VE MÜEBBET HAPİS
Cinayet zanlıları hakkında Savcılık mütalaasını verdi. Savcılık kardeş olan iki sanığın müebbet ve 15'er yıl hapsini istedi.
Antalya 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün 5'nci duruşma görüldü. Duruşmaya Yılmaz kardeşler bulundukları cezaevinden SEGBİS ile katılırken, taraf avukatları salonda hazır bulundu.
Cumhuriyet Savcısı esas hakkındaki mütalaasında, sanıkların birlikte cinayeti işlediğine kanaat getirerek, her ikisinin de ağırlaştırılmış müebbet artı 15'er yıl hapis cezasına çarptırılmasını talep etti.
"İSTEYEREK VE BİLEREK ÖLDÜRMEDİM"
Yılmaz kardeşlerden Oktay Yılmaz mahkemede cinayeti işlediğini itiraf ederek, "Ben bu adamı öldürdüm ancak isteyerek ve bilerek öldürmedim" dedi. Eken ile 2 yıl önce tanıştığını belirten Oktay Yılmaz, şöyle konuştu:
"Paraya ihtiyacım vardı. Bir arkadaşımın aracılığıyla tanıştım ve kendisinden birkaç kez faiz karşılığında borç para aldım. Olay günü akşam sıralarında Süleyman Eken'e 2 bin Türk lirası ödeme yapacaktım.
Ancak yanımda 500 Türk lirası vardı. Bu durumu telefonda kendisine söyledim ve parayı tamamlayacağımı belirttim. O da telefonda bana yüksek sesle konuşmaya başladı. Ben de 'Gel alacağını al' dedim. Akşam saat 19.00- 20.00 sıralarında home office olarak kullandığım iş yerine geldi.
"CİNSEL ORGANINI KESMİŞİM"
Parayı tamamlayacağımı söyledim. O da 'Ne yapacağız?' dedi. Kendisinden birkaç gün beklemesini ve kalan bin 500 lirayı ödeyeceğimi söyledim. O da bana küfretti. Ben de düzgün konuşması için uyardım. Bana silah çekti. Silahı görünce korktum ve silah tutan elini tuttum. Bu sırada silah patladı. Sonra nasıl yaptığımı hatırlamıyorum ancak mutfaktan bıçak alıp Süleyman Eken'in cinsel organını kesmişim."
Oktay Yılmaz, kendine geldiğinde kardeşi Mehmet Yılmaz'ı çağırdığını, kardeşinin cinayetten haberinin olmadığını belirterek, sonrasında bara gidip alkol aldığını ifade etti.
"NAYLON POŞETLERE CESET PARÇALARI KOYDUM"
Gece ofise döndüğünü ifade eden Yılmaz, "Süleyman'ın cesedini bıçakla kesmeye çalıştım. Olmayınca ağaç testeresi ile kol ve bacaklarını ayırdım. Bunu yapmam sabahı buldu. Daha sonra cesedi banyoya sürükledim. Naylon poşetlere parçaları koydum. Koli bandı ile sıkıştırdım." dedi.
HER SATIRI TÜYLER ÜRPERTTİ
İkinci gün cesedin kol ve bacak kısmını taksi ile götürüp annesinin Döşemealtı ilçesinde bulunan evin fosseptiğine atığını sözlerine ekleyen Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Ertesi gün büyük ceset parçası olan gövde ve baş kısmını getirmeye karar verip asitle yok edecektim. Gövde ve baş kısmının bulunduğu ceset poşeti ve bunları keserken kullandığım ağaç testeresini aynı çuvala koydum. Taksiye bindim. Sanayiye giderek asit almak istedim. Ancak o saatte eski sanayideki esnaf kapalıydı. Bu esnada bir konteyner gördüm, gövde ve baş kısmını buraya attım. Bıçak, silah ve cep telefonunu poşete koyup yat limanında denize attım."
"SADECE ABİMİN TELEFONUNA BAKTIM"
Mehmet Yılmaz ise işlemediği bir suçun cezasını 10 aydır çektiğini belirterek, "3 çocuk babasıyım. Annem kanser hastası, eşim hasta. Bu olay sebebiyle yıprandık. Perişan olduk. Oğlumun hastalığı ilerledi. Ben sadece abimin telefonuna baktım. Kendisiyle görüştüm. Onunla herhangi bir suça karışmadım. Beraatımı talep ediyorum." dedi.
"BİN 500 TÜRK LİRASI PARA İÇİN İNSAN ÖLDÜRECEK BİRİ DEĞİLİM"
Oktay Yılmaz ise bu suçu işlediğini tekrarlayarak, "Ben bu suçu Mehmet ile birlikte işlemedim. Mehmet'in tek suçu benim kardeşim olmasıdır. Ben bin 500 Türk lirası para için insan öldürecek biri değilim. İlk ifademde belirttiğim gibi maktulün bana yapmış olduğu hakaretler sebebiyle öldürme olayı gerçekleşmiştir. Aynı hakaretleri tekrar yaşasam yine aynı şeyi yapardım. Cesedi yok edebilmek adına parçaladım. Ancak yok edememişim." dedi.
Sanıkların tutukluluğuna devam kararı veren mahkeme heyeti, iki tarafa da mütalaaya karşı yazılı savunma yapmaları için duruşmayı erteledi.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Kendisinden haber alamayan ve Diyarbakır'da yaşayan annesi Sultan Akhan'ın ihbarı üzerine polis ekipleri, Eken'in kayıp olduğu tarihten itibaren güvenlik kamerası ve cep telefon kayıtlarını incelemeye almış, incelemede Süleyman Eken'in en son kadın kuaförü Oktay Yılmaz ile görüştüğünü tespit etmişti. Ekipler, Eken'in telefon sinyalinin, son olarak Döşemealtı ilçesi Çıplaklı Mahallesi 412 Sokak'taki Oktay ve Mehmet Yılmaz'ın anneleri Gülger Yılmaz'a ait evden alındığını belirlemişti.
Polis, geçtiğimiz nisan ayında evin çevresinde iş makineleriyle kazı gerçekleştirmiş, kadavra köpeği ile yapılan aramada, Süleyman Eken'e ait cesedin parçaları, evin bahçesindeki fosseptiktik kuyusunda bulunmuştu. Ancak cesedin başı, boyun ile göğüs kafesine ulaşılamamıştı.
Gözaltına alınan Oktay ve Mehmet Yılmaz kardeşler tutuklanmıştı.