Herkese örnek oldular! Diyarbakır'ın iki harikası
Diyarbakır Bağlar İlçesi Muradiye Mahallesi Muhtarı Dilek Demir ile Çınar ilçesi Kaymakamı Güher Sinem Büyüknalçacı herkese örnek oldu. Muhtar Demir, madde bağımlısı gençleri kurtarıyor, ailede istismar gören çocuklara elini uzatarak devlet korumasına aldırıyor, zorla evlilikleri engelliyor. Kaymakam Büyüknalçacı ise vatandaşlarla bire bir diyalog kurarak oluşturduğu aile ortamında sorunları çözüyor, kız çocuklarının hayallerini gerçekleştirmesine destek oluyor.
Diyarbakır'ın suç oranı en yüksek ilçesi olan Bağlar İlçesi Muradiye Mahallesi'nin muhtarı Dilek Demir (49), iki dönemdir çocuk gelin, uyuşturucu bağımlıları ve istismarlarla ilgili yetkililerden destek alarak yoğun bir çalışma ortaya koydu.
Demir bugüne kadar 40'a yakın kızı zorla evlilikten, 15 genci madde bağımlılığından, 6 kardeşi de aile içi istismardan kurtardı. Kendisi de 13 yaşında okuldan alınan ve kendisinden 14 yaş büyük biriyle evlendirilen Dilek Demir, aynı kaderi başka kızların yaşamaması için büyük mücadele veriyor.
'SIKINTILARI BİLİYORUM'
Mahallelinin 'Dilek Anne' diye hitap ettiği muhtar Demir "Gerek çocuk gelinler gerekse de uyuşturucu bağımlılarına yeni hayatlarında Sosyal Hizmetler tarafından psikolojik destek de verilmesini sağladım. Muhtar olduğum mahallede 40 yıldan fazladır yaşadığım için yaşanan sıkıntıları bire bir biliyordum. Muhtar olduktan sonra bazı kızlar bazen de anneler yanıma gelip kızının okuldan alınarak evlendirileceğini söylemeye başladı."
"Çalışmalarımız sayesinde bir süre devlet korumasına alınan kızlarımız okullarına yeniden kavuştu. Mahallemizde ne yazık ki uyuşturucu kullanan çok sayıda genç de mevcut. Görev süremde bu gençlerle bir araya gelerek uyuşturucunun yıktığı hayatlardan örnekler ve hikâyeler anlatıyorum. Onlara gereken desteği devletimizle birlikte vereceğim sözünü taahhüt ediyorum. Uzun süren görüşmelerden sonra bu gençlerimizden 15'ini uyuşturucu batağından kurtarıp yeniden hayata kazandırdım" dedi.
'KADIN İSTERSE HER ŞEYİ BAŞARIR'
AÇIK Öğretim sınavlarına girip, ortaokul ve lise diploması aldığını, öğretmen olamadığını ancak bir öğretmen gibi herkesin derdine deva olmaya çalıştığını söyleyen Dilek Demir "Kadından muhtar mı olur diye yadırgayanlar oldu. Resimli afişlerime bıyık çizdiler, yırtıp attılar. Ama ben bunlara karşı mücadele ederek kazandım. Kadının isterse her şeyi başaracağını kanıtladım" dedi.
KAYMAKAM KÜÇÜK İLÇEDE KOCAMAN BİR AİLE YARATTI
Diyarbakır'ın Çınar İlçe Kaymakamı Güher Sinem Büyüknalçacı, farklı bir yönetici profili çizerek, yaklaşık 1,5 yıldır görev yaptığı ilçede "devlet-millet kaynaşmasının" en iyi örneği oldu.
Kız çocuklarının hayal kurmasını ve hayalleri olmasını sağlayan Kaymakam Büyüknalçacı, çocukların iç dünyasını ise onlara çizdirdikleri resimlerle inmeyi başardı. Çocukların aile içinde yaşadıkları sorunlara çocukların yaptıkları resimlerle ulaştı.
Büyüknalçacı, ilçede yaptığı çalışmaları anlattı. İşte küçük bir ilçede büyük bir aile olmayı yaratan ve devletin elini herkese ulaştıran Kaymakam Büyüknalçacı'nın örnek icraatları:
Kız çocuklarımız hayal kuramıyordu. Beni ve yanımdaki kadın yöneticileri görünce, kızlarımız hayal kurmaya başladı. Artık kaymakam, hâkim, savcı, doktor, polis, asker olmayı isteyen kızlarımız var. Biz kızlarımızın hayali olduk, hayal kurmalarını sağladık. Ne yazık ki, halen süre gelen kızların erken yaşta evliliklerinin önüne geçmek için mücadele ediyoruz. Beni karşılarında gördüklerinde 'bir kadın da kaymakam olurmuş' diyorlar. Bununla ilgili iç dünyalarında hayaller kuruyorlar.
İlçede görev yapan ve kadınlardan oluşan savcı, hâkim, polis, asker, doktorlarımızı kırsal alandaki ve ilçedeki kızlarımız ile bir araya getiriyoruz. Bizleri tanıyan kızlarımız artık, 'ikinci hanım olup rahat edeyim' düşüncesinden çıkıp daha güzel hayaller kurmaya başladılar.
ÇOCUKLARIN İÇ DÜNYASINA RESİMLERLE İNİYOR
Resim, Türkçe ve rehber öğretmenlerini bir araya getirdik.Öğretmenlerimizin vasıtasıyla ilçenin nüfusunun yüzde 85'ine ulaşabiliyoruz. Resim öğretmenlerimizin çocuklara yaptırdığı resimleri tek tek inceliyoruz. Bu yöntem sayesinde, evde yasa dışı bir şey mi oluyor, evde çocuk şiddete mi, istismara mı uğruyor öğreniyoruz. Ailenin bir maddi yardıma ihtiyacı var mı bunu da öğrenebiliyoruz. Sosyal problemi çözme açısından çok önemli uygulamayı, Diyarbakır hatta bölgede ilk ben hayata geçirdim.
Öğretmenlere çocuklara 'oğlum' ya da 'kızım' diye hitap etmemelerini, isimleri ile hitap etmeleri yönünde talimat verdim Onlar zaten birilerinin oğlu ya da kızı. Birey olduğunu anladığı ilk yer devlet olsun dedik. Çünkü çocukların devlet ile karşılaştıkları ilk yer okullardır.
Öğretmenlerden oluşan bir komisyon kurarak, LGS ve YKS'ye hazırlanan çocuklar için sorular hazırlayıp, onları sınavlara hazırlıyoruz. Pandemi döneminde çocukları ilk kez tiyatro ve sinema ile tanıştırdık. Zamanla aileler de gelmeye başladı. Devlet ve vatandaş bu sosyal aktivitelerle kaynaştı. Küçük bir ilçeyiz ama büyük bir aile olduk.
Kürtçe öğreniyorum. Bunun nedeni de karşı tarafın duygu ve düşüncülerini ve taleplerini daha iyi anlamak.
İlçe kurduğum Kadın Kooperatifi'ne, başkanı olduğum Çınar İlçe Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'nı da üye yaptım. Böylece Türkiye'de bir ilki gerçekleştirdim. Vakıf üye olduğu için kadın kooperatifine benden sonra da gelecek yönetici de destek verip ayakta tutmak zorunda kalacak. Kadın kooperatifini ileriki dönemde, büyük firmalara ürün hazırlayacak şekilde büyütmeyi hedefliyoruz.
Bakanlığın ilçeye yaptıracağı gençlik merkezinde yer alan kapalı havuzda, beden derslerinde çocuklara yüzme eğimi vereceğiz. Hem çocuk kafasını dağıtacak, hem de buradan Türkiye'yi temsil eden iyi yüzücülerin çıkacağına inanıyoruz.