Tokat'taki vaka artışlarının sebebi 'cenaze ve düğünler'
Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Kliniği Öğretim Üyesi Dr. Zafer Parlak, "Cenaze ve düğünlerin Tokat'ın kırmızı bölgede olmasında önemli bir faktör, hatta belki de en önemli faktör. Virüs, ne kadar hızlı çoğalır, ne kadar fazla çoğalırsa mutasyona uğrama, mutasyon geçirme ihtimali de o derece yüksek olur'' ifadelerini kullandı.
Sağlık Bakanlığı'nın 'covid19.saglik.gov.tr' adresinde, Türkiye haritası üzerinden yayımlanan verilere göre, 20-26 Şubat'ta Covid-19 vaka sayılarının nüfusa oranla en fazla olduğu iller sıralamasında ilk 6'da Ordu, Giresun, Trabzon, Samsun, Rize ve Tokat yer aldı. Tokat'ta, geçen hafta vaka sayısı yüz binde 149,20 olurken, bu hafta 166,50 olarak tespit edildi.
Cenaze ve düğünlerin Tokat'ın kırmızı bölgede olmasında önemli faktör olduğunu söyleyen, Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Kliniği Öğretim Üyesi Dr. Zafer Parlak, "Bu durum Tokat'ın kırmızı bölgede olmasında önemli bir faktör hatta belki de en önemli faktör.
Çünkü insanların toplandıkları bu tür durumlarda törenlerde yeterli koruma önlemlerine uymadıklarını görüyoruz. Mümkün de olmayabilir. Zaten insanlar da o ortamlarda ve şartlarda buna uymuyor veya uyamıyor. Bu nedenle o durumlar özellikle önemli.
Düğün, cenaze gibi törenlerde kesinlikle aynı kurallara uyacağız. Kalabalık bir ortam oluşmamasına dikkat edeceğiz. Düğünler mümkün olduğu kadar bir kaç ay daha ertelensin. Salgının sonlarına geliyoruz. İnşallah 2-3 aya kadar artık bu salgının beli kırılmış olacak.
Biraz daha dişimizi sıkalım. Ertelenebilecek düğün ve toplantıları erteleyelim. Cenazelerde kesinlikle bir arada bulunmayalım. Anlamı yok, mesafeyi koruyalım, maskeli kalmaya devam edelim. İnsanlar uzaktan taziyelerini cenaze sahibine iletip, beklemeden, durmadan ayrılsınlar.
Yemek, çay ikramı gibi saçma şeylere girmesinler. Onun dışında bir arada oldukları kısa zamanda da mutlaka mesafe ve maske kuralına uyacaklar. Bu süreçte maske kesinlikle çıkartılmayacak" dedi.
Dr. Parlak, virüsün uğradığı mutasyonların da halkı tedirgin ettiğini belirterek, "Mutasyon, virüslerin çoğalma sürecinde olağan, olabilecek bir durum. Virüs, ne kadar hızlı çoğalır, ne kadar fazla çoğalırsa mutasyona uğrama, mutasyon geçirme ihtimali de o derece yüksek olur. Hafif mutasyonlar her yerde, her şartta ortaya çıkmaktadır. Aşıdan ve doğal bağışıklıktan kaçabilecek bir yapıya dönüşme riski var.
Bu şekilde daha belirgin bir mutasyon geçirme riski de var. Bizim burada yapabileceğimiz yine mutasyonun önüne geçmek. Bunun önüne geçmek için de mutlaka vaka sayılarını azaltmak lazım. Çünkü vaka sayısı az oldukça mutasyon oluşma riski de düşecektir. Şöyle düşünelim; bir olay on kez oluyor ise oluşan risk başkadır, 1 milyon kez oluyorsa oluşan risk farklıdır. Biz vaka sayısını düşürdüğümüz takdirde bu çoğalmakta olan virüs riski azalacağı için mutasyonu da bu şekilde önlemiş oluruz. Bize düşen, vaka sayısını önlemek, böylece mutasyonun da önüne geçmiş oluruz" diye konuştu.