İstanbul’da eşinin sevgilisini dolapta yakalamıştı! 2 kişinin öldüğü olayda beraat kararı çıkınca acılı teyze isyan etti
Son dakika haberine göre… İstanbul’da Hüseyin Kurt isimli şahıs eşi Zeynep Kurt’un sevgilisi Aykut Demirtuğ'u evde dolapta yakalamıştı. Eşini ve sevgilisini odaya kilitleyerek 5. kattan atlamalarına ve ölümlerine sebep olan Hüseyin Kurt ve yanında bulunan Engin Cuğ'un beraatlerine karar verildi.
İstanbul Küçükçekmece'de 25 Kasım 2019 tarihinde meydana gelen olayla ilgili Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca düzenlenen iddianamede sanıklar Hüseyin Kurt ve Engin C. hakkında "Olası kast ile insan öldürme" suçundan ayrı ayrı toplam 50 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları istenmişti. Bakırköy 7. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanıklar Hüseyin Kurt ve Engin Cuğ ile tarafların avukatları katıldı. Maktuller Aykut Demirtuğ ve Zeynep Kurt'un aileleri de duruşmada hazır bulundu.
Maktul Aykut Demirtuğ'un babası Ahmet Demirtuğ, verilen ifadelerin birbirini tutmadığını ifade ederek, "Bu kadar çelişkili ifadelerin olduğu yerde beraat kararı istenmesi beni çok üzüyor" dedi. Görülen duruşmada son sözleri sorulan sanıklar Hüseyin Kurt ve Engin Cuğ da, beraatlerini talep etti.
Mahkeme heyeti, sanıklar Hüseyin Kurt ve Engin Cuğ'a "olası kasıtla öldürme" suçundan dava açılmış ise de, üzerlerine atılı suçun sabit olmaması nedeniyle beraatlerine karar verdi. Ayrıca mahkeme, sanıklar hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin de kaldırılmasına da hükmetti.
Duruşma sonrası konuşan Zeynep Kurt'un teyzesi Solmaz Vural sanıkların beraat kararlarına isyan ederek, "Orada iki sinek ölmedi, iki insan öldü. Birinin iki tane bebeği kaldı. Ve iki sanık da beraat etti. Onların artık ağzı dili yok, konuşamazlar, anlatamazlar. Haklarını kim savunacak. Annesi yaşayan bir ölü zaten. Böyle bir karar olamaz. 50 yılla yargılanıp 3. duruşmada nasıl beraat ediyorlar. Şimdi ellerini kollarını sallayarak dışarı çıkacaklar. Bu mu adalet. Bu insanlar neden öldü" diye konuştu.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca düzenlenen iddianamede Zeynep Kurt ile sanık Hüseyin Kurt'un evli ve 2 çocukları olduğu ve Aykut Demirtuğ'un Zeynep Kurt ile aynı mahallede ikamet ettiği belirtildi. Suç tarihinden 1 ay kadar önce sanık Hüseyin Kurt'un eşinin telefonundaki Aykut Demirtuğ ile olan mesajlaşmaları gördüğünü iddia ettiği, bu nedenle de aralarında bazı ailevi problemler oluştuğunu söylediği iddianamede yer aldı. Zeynep Kurt'un, eşine Aykut Demirtuğ ile bir ilişkisinin bulunmadığını söylediği, hatta bu olaydan dolayı bir gün intihar edeceğini söyleyerek evden ayrıldığı fakat eşinin kendisini ikna ederek eve dönmesini sağladığı iddianamede ifade edildi.
İddianamede sanık Hüseyin Kurt'un olay günü muhtemelen içinde kalan şüpheyi gidermek amacıyla işten erken ayrılarak evine geldiği ve zili çaldığında kapının uzun süre açılmadığı anlatıldı. İçeriye giren sanığın yatak odasına geçtiğinde, , montunun cebinde puro almaya çalıştığı esnada dolabın tabanında bir çift ayak gördüğü ifade edildi. Dolabın kapısını açtığında maktulün üzerinde sadece iç çamaşırı bulunduğu halde dolap içerisinde gizlenmiş vaziyette olduğunu fark ettiği ve sanığın maktulle boğuştuğu kaydedildi.
Hüseyin Kurt'un müdahale etmek isteyen eşi Zeynep Kurt'u iteklediği, maktulün evin mutfağına gittiği ve mutfak balkonundan yatak odası penceresine giderek maktulün bulunduğu yatak odasına gittiği, telefon ile kendi aile bireylerini ve eşinin yakınlarını arayarak durumu haber verdiği ve arkadaşı diğer bir sanık Engin C.'nin de eve geldiği belirtildi.
Engin C.'ye eşini ve arkadaşını yatak odasına kilitlediğini söyleyen Hüseyin Kurt, balkonda iki maktulün demirliklerini tutunmuş vaziyette gördüklerini ifade edildi.
İddianamede sanıkların aşağıya atlamalarına engel olmak için hiçbir şey söylemeksizin bulundukları yerde beklemeye başladıkları aktarıldı. Zeynep Kurt ve Aykut Demirtuğ'un korku ve paniğe kapılarak bir süre balkon korkuluklarından bekledikten sonra zarar görmeksizin kurtulamayacaklarını anlayarak kendilerini beşinci kattan birlikte aşağıya bıraktıkları belirtildi.
İddianamenin değerlendirme kısmında ise sanıkların, maktulleri beklemeye başladığı ve balkondan uzaklaşıp kolluk görevlilerine haber vermemeleri halinde ölenlerin aşağıya atlamaktan vazgeçeceklerini bildiklerini halde, kendilerini atmaları için bulundukları yeri terk etmediklerine yer verildi.
Değerlendirme kısmında sanıkların, maktullere şiddet veya tehdit uyguladıkları hususu somut delillerle tespit edilmemiş olmakla birlikte, korku, kaygı ve paniğe kapılarak aşağıya atlayacaklarını ve yere düşerek öleceklerini öngördükleri halde yakınlarında bekleyerek sonucun meydana gelmesini sağladıkları belirtildi.
50 YILA KADAR HAPİSLERİ İSTENDİ
İddianamede sanıklar Hüseyin Kurt ve Engin C. hakkında "Olası kast ile insan öldürme" suçundan ayrı ayrı toplam 50 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları istendi.