İzmir’de boğularak öldürülen Ayşe Nazlı'dan geriye dans ettiği görüntüler kaldı
Menderes ilçesinde 19 Şubat'ta saat 17.00 sıralarında parkta tanıştığı bir kişi tarafından boğularak öldürülen ve ormanlık alana battaniyeye sarılı şekilde cansız bedeni bulunan 20 yaşındaki Ayşe Nazlı Kınacı'dan geriye dans ederken çekilen görüntüleri kaldı.
Menderes ilçesinde, 19 Şubat'ta saat 17.00 sıralarında bir orman görevlisi Atatürk Mahallesi Yaren Tepe mevkiindeki ağaçların arasında battaniyeye sarılı bir kadın cesedi olduğunu bildirdi. İhbar üzerine harekete geçen jandarma ekipleri, bölgeye gelerek olay yerine şerit çekti.
HABERİN VİDEOSUNU İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ
Yapılan incelemede, ölen kişinin 20 yaşındaki Ayşe Nazlı Kınacı olduğu ve genç kızın yakınlarının 15 Şubat tarihinde Alsancak Polis Merkezi'ne kayıp başvurusu yaptığı ortaya çıktı. Durumun bildirilmesi üzerine, İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri olayla ilgili soruşturma başlattı.
Bölgeye gelen Olay Yeri İnceleme ekipleri, cesedin bulunduğu yerde çalışma yaptı. Olayla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında, Ayşe Nazlı Kınacı'nın 12 Şubat tarihinde Konak ilçesindeki evinden kendi rızası ile ayrılarak Seferihisar ilçesine bağlı Mersinalanı Mahallesi'nde oturan sevgilisi R.S.'nin yanına gittiği tespit edildi.
Konuya ilişkin gözaltına alınan R.S.'nin ifadesinde, Ayşe Nazlı Kınacı ile tartıştığı ve Kınacı'nın evden ayrıldıktan sonra bir daha görmediğini söylediği belirtildi. Soruşturmayı derinleştiren ekipler, bölgedeki güvenlik kameralarından Ayşe Nazlı Kınacı'nın bir araca bindiğini tespit etti.
Aracın T.Ö.İ.'ye ait olduğu belirlenirken, jandarma tarafından Seferihisar ilçesinde yakalanan T.Ö.İ. polise teslim edildi. Sorgulanmak üzere emniyete götürülen T.Ö.İ.'nin çelişkili ifadeler verdiği ve daha sonra da cinayeti işlediğini itiraf ettiği öğrenildi. T.Ö.İ.'nin ifadesinde, Ayşe Nazlı Kınacı ile parkta tanıştığını daha sonra araçla Ürkmez Baraj mevkiine gittiklerini, burada birlikte vakit geçirdiklerini söylediği belirtildi. T.Ö.İ.'nin Ayşe Nazlı Kınacı ile kavga ettiklerini ve sinirlenmesi üzerine Kınacı'yı elleri ile boğduğunu söylediği ifade edildi.
Ayşe Nazlı'nın arkadaşı Özlem Ö.'ye attığı mesajların kendilerine geç iletildiğini belirten baba Kınacı, bu sürede buluştukları İmal'ın soğukkanlılıkla yardım etmeye çalışıyormuş gibi göründüğünü belirtti.
Kınacı, "13 Şubat Cumartesi günü Özlem bana kızımın gönderdiği mesajlardan bazılarını attı. Mesajların geldiği numarayı hemen aradım ancak kapalıydı. Bir gün sonra tekrar aradım ve bu sefer telefon açıktı. Karşımdakine kim olduğunu sorduğumda 'Taylan' şeklinde cevapladı. Biz onun cani olduğunu bilmiyorduk. Bana telefonda, 'Kızını parkta gördüm ve ağlıyordu. Teskin etmek için yanına oturdum ve konuştuk. 3-4'e saate kadar arkadaşım gelecek diyerek ayrıldı' dedi. Ben de Ürkmez'e gittim ve Taylan'la buluştum.
Kızımı son gören o olduğu için beraber karakola da gittik. Hatta yardımcı olduğu için kendisine teşekkür ettiğim gibi cebine para koymayı bile düşündüm. İzmir'e dönerken yeniden beni arayıp, evine misafir etmek istediğini söyledi. 16 Şubat Salı günü bir duyum alıp almadığını sormak için bir kez daha aradığımda, 'İnşallah bulacağız abi' dedi. Aynı günün gecesi Özlem, kızımın kendisine 13 Şubat'ta o caniyle nasıl mücadele ettiğini gösteren mesajları attı. Mesajlarda konum, fotoğraf ve ses kayıtları vardı. Hemen bölgeye gittik ve aramaya başladık. Bizi yanıltan Özlem oldu. Ona kızımı sorduğumda 'Bilmiyorum' dedi. Bu mesajları bize hemen atsaydı belki de kızımı canlı olarak bulabilirdik" ifadelerini kullandı.
Acılı baba, katil zanlısı İmal'ın ifadesinde "Ayşe Nazlı ile kendi rızasıyla birlikte olduk" diyerek yalan söylediğini, bunun mesajlar ve ses kayıtlarıyla kanıtlandığını vurguladı. Kınacı, "Eşimle sürekli Ürkmez'e gidip geldik. Dedektif gibi tüm belgeleri hazırlayıp, polise sunduk. Ekipler de kendi çocukları gibi ilgilendiler. Perşembe gecesi polislerle birlikte olay yerine gittik. Bir gün sonra eşimle kaldığımız otelin lobisinde bir kadın, 'Ceset bulunmuş' dedi. Hemen olay yerine gittik ve cenazeyi gördük. 20 senedir saçının teline kıyamadığım kızımın ölüsünü gördüm. Allah hiçbir ebeveyne o görüntüyü görmeyi yaşatmasın. Cani verdiği ifadede kızımızın kendisiyle rızasıyla birlikte olduğunu söylemiş. Ancak bu doğru değil. Arkadaşına gönderdiği belgelerde isyan ettiği açık olduğu gibi Özlem'e adeta yalvarıyor. Bulunduğu yerin konumunu, fotoğrafını ve ses kayıtları atıyor. O cani, kendini kurtarmak için kızımın onuruna dil uzatıyor. Biz çocuklarımızı Türk örf ve adetlerine göre yetiştirdik. Kızımız, bizim boynumuz yere eğilmesin diye bu mesajları göndermiş. Özlem'i de kızımdan ayırmam. Haftada birkaç gün biz de kalırdı. Ancak tamamen onun ihmalkarlığı var" diye konuştu.
Katil zanlısı İmal'ın en ağır cezayı alması için mücadele vereceklerini belirten acılı baba, "Bu caninin 2017'de yaralamadan cezaevine girdiğini ve uyuşturucu kullanan biri olduğunu öğrendik. Kızıma da uyuşturucu verdiğinden adım gibi eminim. Allah kimseye evlat acısı vermesin. Başka şekilde de hayatını kaybedebilirdi ama bu çok acı. Kızımın cenazesini tek parça halinde bulduğuma da şükrediyorum. Başka aileler yanmasın. Bu adamın en ağır cezayı almasını istiyorum" dedi.
Öte yandan, boğularak öldürülen ve cesedi battaniyeye sarılarak ormanlık alana atılan Ayşe Nazlı Kınacı'nın görüntüleri ortaya çıktı.
Kınacı'dan geriye, 2019 yılında Mikrop Hikmet ismiyle tanınan İzmir'li Sanatçı Hikmet Durmuş ile bir mekanda dans ederken çekil mutlu görüntüleri kaldı.
Ayşe Nazlı Kınacı'nın ölümünün ardından büyük bir üzüntü yaşayan Hikmet Durmuş da, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "İlk defa o gün tanışmıştık... O zaman Ayşe Nazlı 18 yaşındaydı... Katledildi ve yaşı 20.. Gencecik kız ... O günü dün gibi hatırlıyorum gencecik kızımızı.. Ailesine başsağlığı diliyorum, kızımıza rahmet" ifadelerini kullandı.