Cuma Hutbesi 9 Ekim 2020! Bugünkü Diyanet Cuma hutbesinin konusu nedir?
9 Ekim 2020 Cuma hutbesi, günün en çok aranılanları arasında yer alıyor. Her perşembe günleri Diyanet İşleri Başkanlığı'nın resmi internet sitesinde duyurulan Cuma hutbesinin konusu belli oldu. Diyanet'in yayımladığı cuma hutbesinde bu hafta Müslümanlığın önemine yer verildi. İslam peygamberi H.z Muhammed'in (s.a.s) hadisleri ile desteklenen Cuma hutbesi tüm camilerde okunacak. İşte 9 Ekim 2020 tarihli Cuma hutbesi...
Cuma hutbesi konusu nedir? Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 9 Ekim 2020 tarihli Cuma hutbesi yayımladı. Her cuma olduğu gibi bu cuma günü de İslam alemi camilere akın ederek cuma namazını idrak edecekler. Ekim ayının ikinci cuması için yayımlanan Cuma hutbesinin konusu "Müminin Yumuşak Huyluluğu". Bugünkü Cuma hutbesine ahaber.com.tr'den ulaşabilirsiniz. İşte 9 Ekim 2020 tarihli Cuma hutbesi...
CUMA HUTBESİ (9 EKİM 2020)
Muhterem Müslümanlar!
Din-i mübîn-i İslam'da iman, ibadet ve güzel ahlak bir bütündür. Yüce dinimiz biz müminlere samimiyetle ibadete devam etmenin yanı sıra, güzel ahlak sahibi ve geçim ehli olmayı öğütler. Bilhassa ailemizle, komşularımızla, akraba ve arkadaşlarımızla iyi niyet, hakkaniyet ve merhamete dayalı ilişkiler kurmamızı ister. Muhatap olduğumuz herkesi Allah'ın yarattığı ve gözettiği bilinciyle saygılı ve nezaketli davranmamızı tavsiye eder.
Aziz Müminler!
Peygamber Efendimiz (s.a.s) insanlık için en güzel örnektir. O, bizlere erdemli bir kul olmanın ve insanlarla güzel geçinmenin yollarını bizzat yaşayarak öğretmiştir. Allah Resûlü (s.a.s),yumuşak huylu, zarif ve ince ruhlu bir insandı. Edep, hayâ ve tevazu sahibiydi. Çevresindekilere huzur ve güven verir, korku ve endişe yaymazdı. Ailesine ve ashabına karşı yüreği sevgi ve şefkat doluydu. İyi günde olduğu kadar, zor zamanda da sabırlı, hoşgörülü ve affediciydi. Cenâb-ı Hak, Peygamberimizin bu vasfını şöyle övmüştür: "Sen onlara Allah'ın lütfu sayesinde yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı kalpli olsaydın, hiç şüphesiz onlar etrafından dağılır giderlerdi."[1]
Kıymetli Müslümanlar!
Sevgili Peygamberimizi rehber edinen müminler olarak, hasbi ve samimi davranmayı prensip edinelim. Vefalı ve fedakâr, temiz özlü ve doğru sözlü olmak için emek verelim. Unutmayalım ki, riyâkar, menfaatçi, kibirli ve ikiyüzlü kişi, Allah katında da insanlar arasında da sevgi ve değer göremez. İyi huylu bir müminin hayatında kötü söze, kaba davranışa, şiddet ve nefrete yer yoktur. Zira o, Peygamberimizin şu sözlerini daima hatırında tutar: "Mümin cana yakındır. İnsanlarla yakınlık kurmayan ve kendisiyle yakınlık kurulamayan kimsede hayır yoktur."[2] "Kendisi cehennem ateşine ve cehennem ateşi de kendisine haram olan kişiyi size bildireyim mi? Cana yakın, yumuşak huylu, kolaylaştırıcı kimse." [3]
Değerli Müminler!
İçinde yaşadığımız bu aziz milletin ve bu müstesna toplumun değerini bilelim. Sevinci ve kederi, varlığı ve yokluğu paylaşalım. Hal ve hareketlerimizle birbirimize sükûnet, huzur ve muhabbet aşılayalım. Başta eşimiz ve çocuklarımız olmak üzere güler yüzümüzü, güzel sözümüzü, insaf ve anlayışımızı kimseden esirgemeyelim. Böylelikle hem kendimiz hem de çevremizdekiler için hayatı kolaylaştıralım.
Aziz Müslümanlar!
Hutbemin sonunda, işgal atındaki topraklarını kurtarma mücadelesinde şehit düşen Azerbaycanlı kardeşlerimize Yüce Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum.
[1] Âl-i İmrân, 3/159.
[2] İbn Hanbel, II, 400.
[3] Tirmizî, Sıfatü'l-kıyâme, 45.