İşkenceci koca ifadesiyle kan dondurdu
Mersin'de geçtiğimiz yıl kaldığı yarı açık cezaevinden izinli çıkıp 10 yıllık karısını 8 yaşındaki çocuğunun önünde elini ve ayaklarını bağlayarak işkence yaptığı iddia edilen tutuklu koca, ilk duruşmasında ifadesiyle kan dondurdu. Küçük kız da ifadesinde babasının kendisini öldürmekle tehdit ettiğini dile getirdi
Olayla ilgili 'kasten yaralama' suçundan açılan davanın ilk duruşması görüldü. Mersin 7. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki davanın duruşmasına, tutuklu sanık Düzgün Ali Y. şiddete maruz kalan Gündüz Y, kızı E.Y. ile taraf avukatları katıldı. Sanık Düzgün Ali Y. savunmasında, yaptığından pişman olduğunu ve eşi ile kızından özür dilediğini söyledi. Olayın olduğu dönemde başka bir suçtan dolayı yattığı açık cezaevinden izinli çıktığını kaydeden sanık, "Eşime pazartesi çıkacağım demiştim ama pazar günü çıktım. Ben de 'o gün ablamlarda kalayım, bir gün sonra eve giderim' dedim. Tabi bunu karım öğrenince biraz tartıştık.
İzinli olduğum dönemde öyle sıkıntı yaşamadık. İznimin bitmesine 3 gün kala eşim, çocuğum ve baldızımla gezmeye gittik. Orada baldızımla biraz tartışınca, eşimle çocuğumu alıp eve gittim. Ben yarı yolda dolmuştan indim. Eşime 'siz eve geçin ben bir yere uğrayıp geleceğim' dedim. Arkadaşla biraz oturduk ve alkol aldım, daha sonra eve gittim. İlk gittiğimde bir sorun yoktu ama sonradan yine benim ablamlarda kalmamdan dolayı tartışma çıktı. O sırada bir tokat vurdum ve daha sonra da yatağın üzerinde bulunan kemerle 2-3 defa vurdum. Sonra eşim odaya gitti ve kapıyı kilitledi.
"O sırada kızımda kalkmıştı. Eşim pencereden birine 'polis çağırın, kocam beni öldürecek' diye bağırınca ben, 'yapma infazım yanar, özür dilerim, yaptığım yanlıştı' dedim. Önce açmadı kapıyı ama ben 3-4 kere kapıya tekme vurunca açtı ve dışarı çıktı. Daha sonra oyun oynadık. Hava soğuktu ben yanan sobaya biraz kömür atmak için kalktım. Hatta orada şaka yapmak için 'hani daha çay demlemedin mi?' diye sordum. O sırada çaydanlığı yere atarak biraz korkutmak istedim. Sıcak su dolu çaydanlığı atarken, eşim de oradaymış su onun üstüne geldi."
"Yani ben bilerek su dökmedim. Daha sonra eşim bağırınca komşular duyup gelmesin diye koli bandıyla ağzını, elini ve ayaklarını bağladım. Bir süre sonra yine ben bantları makasla kestim. Ondan sonra koltukta uyuyakalmışım. Sabah kalktığımda eşim ve çocuğum yoktu. Evin kapısı kilitliydi. Ben kapıyı bir şekilde açarak dışarı çıktım ve eşimi aradım. O da karakolda olduğunu söyledi. Ondan sonra buralara geldik" dedi.
"SU KAYNATIP KAYNATIP ÜZERİME DÖKTÜ"
Mağdur kadın Gündüz Y. ise eşinin anlattığı ilk bölümün doğru olduğunu ancak sonra anlattıklarının gerçeği yansıtmadığını iddia etti. Olayın olduğu gün hiçbir şekilde alkol kullanımının olmadığını belirten kadın, "Olay günü zaten kendi kardeşlerini arayıp, beni öldüreceğini söylemiş. Ayrıca evde olduğunu söylediği koli bandını da dışarıdan kendisi getirdi. Ben zaten ilk geldiğinde ses tonundan bana bir şey yapacağını anladım. Önce tokat attı, sonra kemerle vurdu. Beni odadan çıkarırken de kemerle boğazımı sıktı ve öldürmeye kalktı.
"O sırada kızım, 'baba ne yapıyorsun annem ölüyor' deyince, biraz elini gevşetti ve ben o sırada kurtuldum. Sonra ellerimi, ayaklarımı ve ağzımı koli bandıyla bağladı. Ardından ketılla 2-3 su kaynatıp üzerime döktü. Sabaha kadar devam etti. Sonra sabah beni takip eder düşüncesiyle kızımı okula götürdüm. Oradan yardım istedim. Hademeden aldığım telefonla polisi aradım ve sonra karakola gittim. Şikayetçiyim. Ceza almasını istiyorum" şeklinde konuştu.
8 yaşındaki görgü tanığı kız E.Y. de babasının annesine şiddet uyguladığını, kemerle vurup, sıcak su döktüğünü söyledi. E.Y. ayrıca babasının kendisini tehdit ettiğini de ifade etti.
DOSYA AĞIR CEZA MAHKEMESİNE GÖNDERİLDİ
Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devam etmesine, dosyanın ise ağır ceza mahkemesine gönderilmesine karar verdi.
Mahkeme çıkışı açıklamalarda bulunan avukat Şerife Arıcı Yıldız, geçtiğimiz yıl aralık ayında Gündüz Y.'nin eşi tarafından evde işkence ve eziyetle öldürülmek istendiğini söyledi. Olayın ardından sanığın tutuklandığını belirten Yıldız, "İlk önce 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ne savcılık iddianame göndererek 'adam öldürmeye teşebbüsten' dava açılmasını talep etti fakat mahkeme suçun adam öldürmeye teşebbüs değil kasten yaralama suçu olduğunu düşünerek, davayı 7. Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderdi. Bugün davanın ilk duruşması görüldü. Sanık, müşteki ve mağdurlar dinlendi
"Bizim görevsizlik itirazımız üzerine 7. Asliye Ceza Mahkemesi, suçun niteliğinin ağır ceza mahkemesinde tartışılması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verdi. Ayrıca sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Bu 2 durum bizim için çok önemliydi. Zaten şu anda bir de boşanma süreci yaşanıyor. Şu anda Düzgün Y. ile kızı Mersin dışına taşındı. İnşallah sanık hak ettiği cezayı alacak" ifadelerini kullandı.
OLAYIN GEÇMİŞİ
17 Aralık 2017 tarihinde merkez Toroslar ilçesi Halkkent Mahallesi'nde meydana gelen olayda, iddiaya göre uyuşturucu suçundan hükümlü olduğu için cezasının son 1 yılını açık cezaevinde geçiren Düzgün Ali Y., izinli olarak geldiği evde 10 yıllık eşi ve öz amcasının kızı olan Gündüz Y. ve akrabalarıyla bir süre sohbet etti. Misafirlerin evden ayrılmasının ardından çift arasında tartışma çıktı. Bu sırada karısına önce tokat atan, ardından kemerle vuran koca, kadının üzerine sobanın üstündeki sıcak suyu döktü.
Bunun üzerine acı çeken ve bağıran kadının ağzını, elini ve ayaklarını koli bandıyla bantlayan koca, bir süre daha şiddete devam etti. Yaşanan bu korkunç olaya 8 yaşındaki kız çocuğu E.Y. de şahit oldu. Sabaha kadar süren işkencenin ardından çocuğu okula götürmek için evden ayrılan Gündüz Y., kızıyla birlikte okula bitti. Genç kadın burada okulun hizmetlisinin telefonundan polisi arayarak yardım istedi. Gündüz Y., polisteki ifadesinin ardından Mersin Şehir Hastanesine kaldırılarak yanık ünitesinde tedavi gördü. Düzgün Ali Y. ise gözaltına alındıktan sonra yeniden cezaevine gönderildi.