"Biz ilham veren öğretmenler olmak istiyoruz"
Çocuk Vakfı ve Şişli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğinde, "Dersimiz Hayal Bilgisi, Konumuz Eğitimde Zeka ve Yeteneğin Önünün Açılması" sloganıyla düzenlenen "Zeka ve Yetenek Eğitimi Buluşması"nın 6'ncısı Maçka Nuri Akın Anadolu Lisesi konferans salonunda gerçekleştirildi. Programın ardından Şişli İlçe Milli Eğitim Müdürü Murat Mücahit Yentür önemli açıklamalarda bulundu.
Etkinlikte onur konuğu olan MEB Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Durmuş, "Zeka ve Yetenek Eğitiminde MEB'in Yaptıkları, Yapmaya Çalıştıkları ve Yapamadıkları" üzerine bir konuşma yaptı.
Programın ardından Şişli İlçe Milli Eğitim Müdürü Murat Mücahit Yentür, 'Dersimiz Hayal Bilgisi' projesi ve ilçede devam eden projeler hakkında birbirinden önemli açıklamalarda bulundu.
Yentür şunları söyledi;
"Hayal bilgisi ve Zeka, Yetenek eğitimi Türkiye'de önemli bir konu olduğu kadar Dünya eğitim gündeminde de konuşulan bir konudur. Buradan hareketle eğitimin kişideki olumlu yönde davranış değişikliği olduğunu söyleyebiliriz.
Kişinin eğitimiyle en önemli şey ilgi ve isteği doğrultusunda ona bir yol açmak ve bakış açısını geliştirmektir. İçindeki yeteneğin gün yüzüne çıkmasına vesile olmaktır. İnsan kendi zihin dünyasında farklı evrenlere sahiptir. Kişiye özgü eğitim sistemleri, farklı zeka türlerine yönelik öğrencinin hayata bakış açısını değiştirecek bir sistemi getirmek bizim görevimizdir. Hayata mutlu bir şekilde bakmak, üretiyor olabilmenin, başarıyor olabilmenin kendisi olabilmenin mutluluğunu yaşatmak eğitimin en önemli amacıdır bana sorarsanız…
Biz Çocuk vakfı ile birlikte öğrencilerimize ufak dokunuş yapıyoruz. Özel yetenekleri olan çocuklara yönelik aileleri, öğretmenleri ve eğitim bürokrasini de içine alan istişare toplantıları yapıyoruz. Yaptığımız bu proje 8 aylık bir çalışma biz bu buluşmada altıncısını gerçekleştirdik.
"SADECE SINAVA DEĞİL YAŞAMA HAZIRLAMAK İSTİYORUZ"
Öğrenci kardeşlerimizi sadece sınava hazırlamayan yaşama hazırlayan, öğrencinin kendini ifade etmesiyle mutlu olabileceği bir ortam sağlamanın önemine dikkat çekiyoruz. Öğretmenin de öğrencisiyle birlikte öğrenmeyi, mutlu olmayı, sevinmeyi hissettirmeyi amaçlıyoruz. Öğrencinin sadece akademik yönünü değil sanatsal, sosyal yönlerini geliştirme adına da çalışmalar yapıyoruz.
'Dersimiz Hayal Bilgisi' programıyla hedeflediğiniz noktaya ulaştınız mı?
Milli Eğitim camiası olarak daha çok çaba sarf etmeliyiz. Özellikle anne babalarla daha yakın iletişim içinde olmalıyız. Bu programın en önemli faydalarından biri anne babaların kafalarındaki soru işaretlerini gidermek adına iletişime geçeceği yerleri öğrenmiş olmasıdır. Çocukları ve kendisi için fedakarlıkta bulunan anne-babalar var. Eğitimin tüm paydaşlarıyla birlikte velilerimize yönelik bilgilendirici faaliyetlerde bulunduk. Aile eğitim programları açarak velilerin hem kuramsal hem pratik noktada bilgilendirilme ve eğitim sürecini başlatmış olduk. Bunun sonuçlarını Şişli'de bizzat gözlemleyeceğiz. Tüm bunların yanında tüm okul ve sınıflarımızda öğretmenlerimizin, öğrencilerimize yönelik akıl ve zeka oyunlarıyla ilgili çalışmaları var. Bu uygulamalar zorunluluk olarak değil severek, eğlenerek bir öğrenme ortamı oluşmasına katkı sağlıyor.
Şişli'de devam eden başka projeleriniz var mı?
Şişli'de devam eden iki önemli projemiz var. Bunlardan ilki Şişli'nin çocuk yazarları… Gerek sosyal medyada gerekse okulda herkes çocukların kitap okumasını öneriyor. Biz bir adım öne geçerek çocuklarımızın yazmasını teşvik ediyoruz. Şişli'de ilkokul çağındaki çocuklarımız kendi hikayelerini, öykülerini biriktiriyorlar. Biz bunları birleştirerek kitap haline getiriyoruz. Daha sonra ilçedeki mülki erkânımızla Maçka Parkı'nda çocuk yazarlara ödül töreni düzenliyoruz. Öğretmenleri standları gezerek onlara kitapları imzalatıyor. Çocuklarımızı yazmaya yönelik cesaretlendiriyoruz. Biz buradaki cevherleri yakalayarak Türk edebiyatına kazandırmak istiyoruz. Marifet iltifata tabidir diyerek çocuklarımızı yüreklendirmek için elimizden geleni yapıyoruz.
"İLHAM VEREN ÖĞRETMENLER OLMALIYIZ"
İkinci önemli projemizde ise Şişli'de bütün ortaokulların 5. Sınıflarından 2 öğrenci seçtik. Bu öğrencilerimizin yazma yönünde yeteneği var. Bu etkinliği Türkçe öğretmenlerimizle yapıyoruz. Türkiye çapında çeşitli yazarları her hafta bu çocuk yazarlarımızla atölye çalışması yapıyor. Çocuklarımız yetişkin bir birey gibi eğitim alıyor. Bu projeyi tüm Türkiye'ye yaymayı hedefliyoruz. Çünkü ağaç yaşken eğiliyor diyoruz. Kişilik ve karakterin oluşmasında küçük yaşta başlangıç önemlidir. Biz bu noktada ilham veren öğretmenler olmak istiyoruz.
Ömer Seyfettinler, Sezai Karakoçlar, Ahmet Hamdi Tanpınar'la Şişli'den çıkacaktır.
İstanbul Öğretmen Akademileri programı sizin için ne ifade ediyor?
Bizim için vizyon bir proje. Öğretmen arkadaşlarımızın kendilerini geliştirme, araştırma ve merak etme süreçlerine katkı sağlayan bir çalışma. En önemlisi de yüksek lisans ya da sertifika programı değil, öğretmenlerin severek, isteyerek ilgi alanlarında İstanbul'un zorlu şartlarına rağmen hayata geçirilen önemli bir öğrenme ve etkileşim sürecidir. Şişli'de akademiyle ilgili iki tane atölyemiz devam ediyor. Hizmet içi eğitim programları seminerlerimizle vizyoner ve lider yönetici çalıştayları tüm hızıyla faaliyet gösteriyor.
Teknoloji bağımlılığı ya da diğer bağımlılık türleriyle ilgili çalışmalarınız bulunuyor mu?
İSTANBUL'DA İLK KEZ BTK İLE İŞ BİRLİĞİ YAPTIK
İstanbul'da ilk kez BTK ile iş birliği yaptık. BTK ile öğretmenlerimize, okul aile birliğimize ve öğrencilerimize yönelik çalışmalar düzenledik. İlkini öğrencilerimize yönelik gerçekleştirdik. Bir sonraki okul aile birliğine ve rehber öğretmenlerimize yönelik olacak. Liseli öğrencilerimizin zamanını etkin ve verimli kullanma kendilerini ifade etme konusunda liselerarası bir yarışma düzenleyerek çeşitli ödüller verdik. İstanbul'da madde bağımlılığı, zaman yönetimi, aile içi iletişim ve bireyin kendisi olma konulu okul öğretmenlerimizden oluşan 'Kendini fark et' isimli bir tiyatro oyunu sergilendi. İlk gösterimini ilçemizin mülki erkânı ile birlikte izledik. Senaryo ve oyun tamamen öğretmenlerimize aitti.
Hayat kısa bu süreçte kendin olabilmek. Seni sıradanlaştırmak için yoğun bombardımanın olduğu hayatta insanın kendisi olabilme mücadelesini başlatması gerekir. İnsan sınırlandırabilecek bir varlık değildir. Kendi rotasını kendi belirleyen amaç ve hedefler doğrultusunda gayret gösteren bir birey olmalarını bekliyoruz. Okulu da aşan eğitim-öğretimi hayata yaymaları gerektiğini ifade ediyoruz."