"Üç tane bir, Nazım'a çok yakışıyor"
Şair Nazım Hikmet, doğumunun 111'nci yılında anıldı..
Tarabya Oteli önünde düzenlenen etkinliğe, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, Nazım Hikmet Vakfı Başkanı oyuncu Rutkay Aziz ile sevenleri katıldı.
Nazım Hikmet'in şiirlerinin okunmasıyla başlayan etkinlikte konuşan Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, şairin hayatından kesitler anlattı.
Genç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Nazım Hikmet, tepeden tırnağa insandı. Klasik bir deyimle 'Adam gibi adamdı.'' Memleket hasretiyle yanıyordu. İdeolojik kimliğinin yanı sıra bu ülkenin yakın tarihini de anlattı şiirlerinde. Yaşamının 17 yılını hapishanelerde geçirdi. Silahı sadece şiirleriydi. Şiirleri dünyanın bütün dillerinde okundu ve bilindi. Çok sevdiği ülkesi, 1951 yılında vatandaşlıktan çıkardı onu. Şairin mezarı halen Moskova'da. Oysa o Anadolu'ya defnedilmek istiyordu, başında bir çınar ağacı olsa yeterdi. Vasiyeti yerine getirilemedi. Nazım'a sahip çıkanların artık mezarının Anadolu'da bir çınarın dibine getirilmesi çabası ve mücadelesi içinde olması gerekmekte.''
Nazım Hikmet Vakfı Başkanı Oyuncu Rutkay Aziz de 111'nci doğum gününde Nazım Hikmet'in ölümsüz anısının önünde saygıyla toplandıklarını ifade ederek, şöyle konuştu:
''Üç tane bir, yani 111, Nazım'a çok yakışıyor. Kavgasında, hayatında, şiirinde, düşün yazılarında, hep öncülüğü ve birinciliği hedeflemiş bir şaire 111'nci doğum günü çok yakışıyor. Ne mutluki bize, O'nun da aşık olduğu Türkçemizle O'nu okuma bahtiyarlığına eriştik.''
Etkinlikte, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, konuklara, ressam Hasan Ali Sarıkaya'nın Nazım Hikmet'in yağlı boya portrelerini hediye etti.
Anmaya katılanlar, Nazım Hikmet'in 1951'de Türkiye'den ayrıldığı Tarabya sahilinden denize karanfil bıraktı.
Nazım Hikmet'in şiirlerinin okunmasıyla başlayan etkinlikte konuşan Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, şairin hayatından kesitler anlattı.
Genç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Nazım Hikmet, tepeden tırnağa insandı. Klasik bir deyimle 'Adam gibi adamdı.'' Memleket hasretiyle yanıyordu. İdeolojik kimliğinin yanı sıra bu ülkenin yakın tarihini de anlattı şiirlerinde. Yaşamının 17 yılını hapishanelerde geçirdi. Silahı sadece şiirleriydi. Şiirleri dünyanın bütün dillerinde okundu ve bilindi. Çok sevdiği ülkesi, 1951 yılında vatandaşlıktan çıkardı onu. Şairin mezarı halen Moskova'da. Oysa o Anadolu'ya defnedilmek istiyordu, başında bir çınar ağacı olsa yeterdi. Vasiyeti yerine getirilemedi. Nazım'a sahip çıkanların artık mezarının Anadolu'da bir çınarın dibine getirilmesi çabası ve mücadelesi içinde olması gerekmekte.''
Nazım Hikmet Vakfı Başkanı Oyuncu Rutkay Aziz de 111'nci doğum gününde Nazım Hikmet'in ölümsüz anısının önünde saygıyla toplandıklarını ifade ederek, şöyle konuştu:
''Üç tane bir, yani 111, Nazım'a çok yakışıyor. Kavgasında, hayatında, şiirinde, düşün yazılarında, hep öncülüğü ve birinciliği hedeflemiş bir şaire 111'nci doğum günü çok yakışıyor. Ne mutluki bize, O'nun da aşık olduğu Türkçemizle O'nu okuma bahtiyarlığına eriştik.''
Etkinlikte, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, konuklara, ressam Hasan Ali Sarıkaya'nın Nazım Hikmet'in yağlı boya portrelerini hediye etti.
Anmaya katılanlar, Nazım Hikmet'in 1951'de Türkiye'den ayrıldığı Tarabya sahilinden denize karanfil bıraktı.