Düğün sezonu yaklaşırken sahte altın furyası da hız kazandı. Gerçek gibi görünen ama aslında sahte olan altınlar, internet üzerinden yaygın şekilde satılıyor. Finans analisti, vatandaşların nasıl kandırıldığını ve bu dolandırıcılıktan nasıl korunmaları gerektiğini tüm detaylarıyla açıkladı. Peki sahte altınla gerçek altın nasıl ayrıştırılır? Finans analisti İslam Memiş, A Haber ekibinden Ahmet Nazif Vural'a anlattı.
Altın, yıllardır yatırımcıların gözdesi olmayı sürdürüyor. Güvenli liman olarak nitelendirilen altın, ekonomik belirsizlik dönemlerinde vatandaşların ilk başvurduğu yatırım araçlarından biri. Fakat son zamanlarda artan sahte altın vakaları, bu güvenli limanı tehlikeli bir tuzağa dönüştürmeye başladı. Finans analisti İslam Memiş, A Haber'e verdiği özel röportajda sahte altın tehlikesine dikkat çekerek altın alacaklara önemli uyarılarda bulundu.
İnternetten altın alımlarının artması ile birlikte sahte altınların yaygınlaştığını belirten Memiş, açıklamalarında şu ifadeleri kullandı:
"Bu sorun hem esnafları hem de tüketicileri, vatandaşları, altın yatırımcılarını da artık illallah ettirdi. Çünkü modern teknolojiyi kullanan dolandırıcılar, kalpazanlar artık birebir taklit üretmek noktasında çok başarılılar ve dolayısıyla bu taklit ürünleri internetten daha çok satıyorlar. Vatandaş da fiyat noktasında biraz daha o tuzaklara kapıldığı için daha düşük fiyatlar görüyorlar. Halbuki altın fiyatları standarttır. Yani burada herhangi bir fiyat farkı oluşumu zaten olanaksız. Ancak gerçek altın fotoğrafı paylaşıyorlar internette. Düşük ayarlı veya birebir taklit gönderiyorlar. Dolandırıldığını da bozmaya geldiği zaman anlıyor ama iş işten geçmiş oluyor."
Dolandırıcıların en çok kullandığı yöntemlerden biri de düşük fiyat tuzağı. Piyasa değerinin çok altında fiyatlarla satış yapan internet siteleri veya sosyal medya hesapları, vatandaşların ilgisini çekiyor. Memiş, düğün sezonlarında sahte takıların bilerek tercih edildiğinin altını çizerek şöyle dedi:
"Elimde görmüş olduğunuz çeyrek altın birebir taklit. Çarşı pazarda bunu 10 liraya, 20 liraya alabiliyorsunuz ama birebir taklit. Bunun basım yetkisi sadece Darphane Genel Müdürlüğü'ne ait. Art niyetli kişi bunu çarşı pazarda alıyor, düğününüzde yakanıza takıyor. Daha sonra bozmaya geldikleri zaman diyorlar ki bana sahte takmışlar. E piyasada olmayan bir şeyi nasıl taksın sana? Dolayısıyla piyasada yasaklanması lazım. Art niyetli kişiler bunu sahte olduğunu, ucuz olduğunu bildiği için bilerek ve isteyerek alıyorlar. Düğünde de bilerek ve isteyerek takıyorlar."
Gerçek altınla sahte altını ayırt etmek neredeyse imkansız hale gelmiş durumda. Sahte altının boyutunun, renginin, ayarının, bütün ambleminin gerçek altınla birebir aynı olduğuna dikkat çekerek dışarıda, çarşı pazarda kolaylıkla bulunabileceğini vurguluyor. Memiş'in verdiği örnekte, dış yüzeyi altınla kaplı olan bir künye mihenk taşı testinde gerçek gibi görünse de iç kısmı test edildiğinde sahte olduğu ortaya çıkıyor.