HDP Diyarbakır İl Başkanlığı binası önünde 3 Eylül 2019'da oturma eylemi başlatan 3 anneden Ayşegül Biçer, aylar süren mücadeleleri sonucu güvenlik güçlerine teslim olan oğlu Mustafa'ya eylemin 696. gününde kavuştu. Terör örgütünden kaçıp devlete teslim olan Mustafa Biçer örgütün kirli yüzünü A Haber'de anlattı. Sinan Yılmaz'ın özel haberi...

Mustafa Biçer dağa nasıl kandırılma sürecini şu ifadelerle anlattı: Ben çok fazla dışarı çıkan birisi değildim. İnternet üzerinden örgütün YPG'nin DEAŞ ile ilgili videoları önüme çıktı. O videolarda 'Her şerefli Kürdün bu zulme karşı savaşması gerekiyor' sözlerine yenildim ve örgüt ile iletişime geçerek DEAŞ ile savaşmak istiyorum talebimi ilettim. Onlarda geldikten sonra sizi daha sonra yine geri göndereceğiz dediler. 1 aylık görüşmeden sonra bana 'Şanlıurfa'ya gel' dediler. Urfa'da 2 Arap kaçakçı ve kendisini koruyucu başı olarak kendini tanıtan birisiyle buluştuk. Akçakale'de koruyucu başı olarak tanıtan birisinin evinde 1 gece kaldık. 2 Arap kaçakçı Suriye'de Tel Abyad bölgesine kaçak geçiş yaptı.

'GERİ DÖNERSEN DEVLET SANA ZULÜM YAPAR'

Ben daha koruyucu başının evinde kaldığımız gece vazgeçmek istedim. Beni korkuttular, 'artık geri dönersen devlet sana zulüm yapar, seni tutuklarlar' dediler. Beni korkutarak zorla Suriye tarafına beni geçirdiler.

"3 YIL SURİYE'DE KALDIM"

3 yıl boyunca Suriye'de kaldığını anlatan Mustafa Biçer, PKK'nın Suriye'de Arap halkına karşı uyguladığı zulmü itiraf etti. Terör örgütünün Arap halkında zorla para aldığını söyledi.

"KAMERA ARKASINDA HER ŞEY ÇOK FARKLI"

Terör örgütünün kendi içerisinde kadına karşı istismarında olduğunu itiraf eden Mustafa Biçer, "Kadına karşı bir istismar var. Kamera arkasında her şey çok farklı görünüyor. Kamera önünde kadını, doğayı savunuyoruz. Demokratik toplum istiyoruz diyorlar, demokratik toplumda ise sadece Kürtleri savunuyorlar. Türkiye'deki şu anda ağaçları yakan PKK'nın emriyle 'Ateşin Çocukları'nın inisiyatifidir." dedi.

"BİRÇOK KADIN TECAVÜZE UĞRADI"

Örgütten kaçarak devlete teslim olan genç, PKK terör örgütünün iğrenç yüzünü anlattı. Biçer, "Kadına özgürlük diye bir şey yok. Örgütte kaldığım süre içerisinde birçok kadının tecavüze uğradığını hamile kaldığını gördüm. Örgütten kaçmak isteyenler çoktu. Kaçınca burada tutuklanma korkusu nedeniyle kaçamıyorlar." ifadelerini kullandı.

"ÖLÜMÜ GÖZE ALIP KAÇTIM! ARABADAN KENDİMİ ATTIM"

Mustafa Biçer terör örgütünden kaçış planını ise "Örgüt içerisinde ilk günden beri zorla kalıyordum. Artık planlamamı yaptım. Zap bölgesine gidebilmek için köylülerin arabasına bindim. Bölgeye giderken KDP'nin kontrol noktasında araba hareket halindeyken kendimi attı, Peşmergelere teslim oldum." dedi.

"AİLEM TÜRKİYE İÇİN ERDOĞAN İÇİN CANINI FEDA EDER"

'Diyarbakır Anneleri' için terör örgütü PKK'nın devlet tarafından zorla toplandığı propagandası yaptığını söyleyen Mustafa Biçer, "Ben daha örgüte katılmadan önce bile benim ailem Türkiye için Recep Tayyip Erdoğan için canını verebilecek kadar yurdunu seven bir ailedir. Örgütün o konuşmaların yalan olduğunu o anda anladım" dedi.

"YILLARDIR HAYAL ETTİĞİM ŞEYE KAVUŞTUM"

3 yıl süren hasret sonrası adli kontrol şartıyla ailesine kavuştuğu mutluluğu A Haber'le paylaşan Mustafa Biçer, "Annemin, babamın kardeşlerimin yanında uyanmak çok güzel bir şey, devletimizin bize yardımcı olması çok güzel bir şey. Yıllardır hayal ettiğim şeye kavuştum. Eve gelmeden önce annemle görüşmüştük ondan dolma istemiştim eve geldim sarıldık kavuştuk, annem ağladı. Kavuştuk çok mutlu oldu." diye konuştu.

A HABER UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN