"KAYBEDENLER KULÜBÜNÜN KAZANANI RUSYA OLDU"

Rusya-Ukrayna savaşı üzerinden derin bir okuma yapan Siyaset Bilimci Dr. Kemal Olçar şu önemli tespitlerde bulundu;

"(Rusya-Ukrayna) Aslında bu savaşta kim kazanacak? diye soruyoruz. Kim kaybetti? diye sorsak bir kere; Ukrayna, NATO kaybetti çok net. Şimdi bakıyorsunuz Venezuela'ya Amerika ile yıllardır husumet içerisinde diğer taraftan İran husumeti, ciddi yaptırımlar var. Ama şu anda petrol ve doğal gaz konusunda alternatif 2 ülke olma adayı. Çıkarlar, hayati çıkarlar, ikincil çıkarlar, geçici çıkarlar ya da ilk çıkarlar, önemli çıkarlar diye ayrılabiliyor.

"ABD ÇOK KAYBETMEZ"

Amerika çıkarları gereği şu anda düşman gibi gördüğümüz, hatta şer ittifakı gördüğümüz gruplara karşı yanaşmaya başlıyor. Bunda aslında ABD'nin buradaki Ukrayna politikasında neyi ön planda tuttuğunu görüyoruz. Yani Ukrayna değil, nüfus değil mesele, oradaki mültecilik falan değil. ABD'nin direk Amerikan vatandaşlarının çıkarını korumak için şuana kadar izlediği politika çok tutarlı. ABD çok kaybetmez. Tarihte kaybettiğini çok fazla kaybettiğini görmedik. Ama Rusya kaybedebilir. Fakat şu anda tabloda yine kaybedenler kulübünün kazananı Rusya oldu."

"BU DENKLEMDEN EN KAZANÇLI ÇİN ÇIKABİLİR"

Ekonomist Doç. Dr. Yusuf Dinç ise Kemal Olçar'ın sözlerinin üzerine şu analizde bulundu;

"Karşılaşılacak kıtlıklar karşısında (İran ve Venezuela) aslında bu ekonomiler bir miktar çare olabilir mi? düşüncesine bir cevap üretilmeye çalışılıyor. Ama bu denklemden ilginç bir şekilde en kazançlı Çin çıkabilir. Aslında şöyle ön görüyorduk; 'Bu yaptırımlar Çin'i tehdit eder.' diye. Çin'in dünyada 3,5 trilyon dolarlık rezervi var. Fakat bir de baktık ki Financial Times da yazdı; acaba Çin YUAN'ı rezerv para niteliği taşıyabilir mi? bir tartışma açıldı. Bu ilginç bir tartışma. Çünkü buna benzer son yaptırımlar 2010 yılında İran 'a karşı tanıtılmıştı. O tanıtıldığında biz YUAN'ın en düşük seviyelere düştüğünü görmüştük. Şimdi YUAN hala istikrarlı, çıkıyor demiyorum fakat düşmedi. Bu da bir tartışma başlattı dünyada enteresan yerlere doğru gidebilir. Çünkü liberal sistem kendine bir kazık atıyor. Öyle bir yaptırımlar tanıtılıyor ki, dünyada kendini güvende hissetmeyenler alternatifler üretmek isteyebilir."

A HABER UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN