HDP'nin provokatif yürüyüşünü ve zamanını değerlendiren İçişleri Komisyonu Başkanı Celalettin Güvenç, "HDP, huylu huyundan vazgeçmez değişinin gereğini yerine getiriyor. HDP, dün ne ise bugün de o. Bu ülkenin huzurunu, rahatını, anayasal düzenini bozma adına, terör örgütünün emirlerini yerine getirmekle meşgul. HDP'nin bu yüzü milletimiz tarafından çok iyi biliniyor. Bugünkü bahaneleri de aslında bu gerçek yüzlerinin çok daha iyi görülmesine vesile olacak cinsten. Çünkü 2 HDP'li milletvekilinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını bahane ediyorlar. Peki bu 2 milletvekili, hangi suçtan mahkum olarak haklarındaki yargı kararı Meclis'te okundu sorusunun cevabı bunların teşhir olması konusunda çok önemli bir gerçek.

Leyla Güven; 6 yıl, Farisoğlu; 9 yıl hapis cezası almış. Hani diyorlar ya 'Bizim terör örgütüyle bir bağlantımız varsa bize mahkeme kararı getirin'. Onanmış, kesinleşmiş mahkeme kararı var bunlar hakkında. Ama bunlar için şu anda yürüyüş yapıyorlar; adına da demokrasi diyorlar, barış yürüyüşü diyorlar. Bunların bir anlamı yok. HDP, HDP'dir. HDP, Kandil'in kontrolündedir. HDP, vicdanını kaybetmiş bir gruptur.

Farisoğlu'nun mahkumiyet kararının ötesinde kamuoyunun yakından bildiği bir gerçek var. Eren Bülbül gibi 15 yaşındaki bir çocuğumuzu katleden bir teröristin cenazesine katılıp onlara destek veren bir adam. Şimdi böyle bir adam için Leyla Güven için halkı kışkırtıyorsunuz. Buna müsaade edilemez. Güvenlik güçlerimiz gerekli tedbirleri alıyor. Halkımız da asla prim vermeyecek." dedi.

CHP'den HDP'ye gelen destek mesajlarını değerlendiren MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül ise, "Bu beklenen bir şeydi. Nitekim CHP'nin sözde 'Adalet yürüyüşü'nde de HDP'lilerle beraber yürüdüğünü vatandaşlarımız hatırlar. Bu birlik ve beraberlik her aşamada devam ediyor. Fakat; Pervin Buldan sadece bunun artık şeffaflaşmasını istemişti. Belki bugünleri düşünerek söylemiş olabilir." ifadelerini kullandı.

YENİ İTTİFAK AÇIKTAN MI OLACAK?

CHP'nin HDP'ye olan desteğini değerlendiren Güvenç ise, "Benim CHP ile ilgili oturulmuş bir kanaatim var; CHP maalesef ana muhalefet partisi olarak hiçbir zaman meşru zeminde demokrasi mücadelesi yapmaya yanaşmıyor. Tarihinin her döneminde marjinal gruplarla ilişkili ve ihtisatlı oluyor. Ve daha önceleri bütün darbecileri destekliyor ve teşvik ediyor. 60 darbesinden başlayarak kastediyorum. Fakat Türkiye'de darbenin realitesi kalmadığı için maalesef bu sefer de ülkenin ana muhalefet partisi, terör sevicileriyle iş tutmaya başladı. CHP'den bu milletten beklediği şudur; 'Ey HDP, Kandil'in kontrolünden çıkın. Bu millet sizi Meclis'e gönderdi. Gelin Meclise siyaset yapın.' Bu milletin beklediği budur. Ama CHP artık karakteri haline gelmiş olan yanlış işlere devam ediyor ve böyle bir kaosu hedefleyen yürüyüşüye CHP destek veriyor." dedi.