Başkan Recep Tayyip Erdoğan, atlı birlikler eşliğinde gelen KKTC'nin yeni Cumhurbaşkanı Tatar'ı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin ana giriş kapısında karşıladı.

İki liderin tören alanındaki yerlerini almalarının ardından, 21 pare top atışı eşliğinde İstiklal Marşı çalındı.

Cumhurbaşkanı seçildikten sonra ilk ziyaretini Türkiye'ye yapan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Muhafız Alayı Tören Kıtası'nı selamladı. Törende, tarihte kurulan 16 Türk devletini temsil eden bayraklar ve askerler de yer aldı.

Karşılama törenine katılan heyetin takdimi sonrasında Erdoğan ve Tatar, Türkiye ve KKTC bayrakları önünde gazetecilere poz verdi.

Pandemi döneminde yapılan ilk karşılama töreni sonrasında yapılacak baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından Erdoğan ve Tatar ortak basın toplantısı düzenleyecek.

KKTC CUMHURBAŞKANI TATAR ANITKABİR'İ ZİYARET ETTİ

Görevi devralmasının ardından ilk ziyaretini Ankara'ya düzenleyen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar Anıtkabir'i ziyaret etti.

Tatar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın davetlisi olarak ilk resmi ziyaretini gerçekleştirdiği Ankara'da, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, KKTC'nin Ankara Büyükelçisi Kemal Köprülü ve ilgililerle askeri manga tarafından karşılandı.

Temaslarına Anıtkabir'i ziyaret ederek başlayan Tatar, beraberindeki heyetle Aslanlı Yol'dan Mustafa Kemal Atatürk'ün mozolesine yürüdü. Mozoleye çelenk bırakan Cumhurbaşkanı Tatar, saygı duruşunun ardından Misak-ı Milli Kulesi'ne geçerek Özel Anıtkabir Defteri'ni imzaladı.

Tatar, özel deftere şunları yazdı:

"Yüce Atatürk, Siz, mazlum milletlere örnek olan büyük bir kurtuluş mücadelesinin dahi komutanı Türk ulusunu esaretten kurtarıp Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kuran önderimizsiniz. Kıbrıs Türk Halkı Anavatan Türkiye'nin büyük desteği ile kendi özgürlük ve varoluş mücadelesini vermiş, sizin ilkelerinizin ışığında kendi Devleti'ni kurmuştur.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olarak bugün huzurunuza gelme onurunu yaşıyorsam bunun verilmiş olan şanlı bir milli mücadelenin, fedakarlıkların ve çekilen acıların sayesinde olduğunun bilinci içerisindeyim.

İçtiğim antta da ifade ettiğim üzere ilkelerinizden ayrılmadan görevimin başında ve halkımın hizmetinde olacağım.

Kıbrıs Türk Halkı'nın egemenliğine, özgürlüğüne, güvenliğine sahip çıkıp savunmayı, Anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile ilişkilerimizi sürekli geliştirmeyi, halkımızın refah ve mutluluğu için çalışmayı başlıca görev sayıyorum. Bu duygu ve düşüncelerle manevi huzurunuzda bulunuyor, özgürlük yolundan asla sapmama azim ve kararlılığı içindeki Kıbrıs Türk Halkı adına size halkım ve şahsım adına en derin saygılarımı sunuyorum."