Milli Muharip Uçakta yeni gelişme! Yıldırım test tesisi için tarih verildi (Milli Muharip Uçak teknik özellikleri neler?)
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii ile HIZAL arasında Milli Muharip Uçak Projesi'nin yıldırım test tesisi için sözleşme imzalandı. Tesisin 2022 yılında tamamlanması öngörülüyor. TUSAŞ Genel Müdürü Prof. Dr. Temel Kotil, “Savunma Sanayii Başkanlığımızın destekleri ile bu testleri tesislerimizde gerçekleştirmek ciddi bir avantaj sağlayacak. Testler aynı zamanda birer Ar-Ge projesi gibi değerlendirilecek. Yakın zamanda birçok test merkezini daha şirketimize kazandıracağız” dedi. Peki, Milli muharip Uçak teknik özellikleri neler? İşte teknoloji haberini detayları...
TEMEL KOTİL: YAKIN ZAMANDA BİRÇOK TEST MERKEZİNİ...
İmza töreninde konuşan TUSAŞ Genel Müdürü Prof. Dr. Temel Kotil, "Savunma Sanayii Başkanlığımızın destekleri ile bu testleri tesislerimizde gerçekleştirmek ciddi bir avantaj sağlayacak. Testler aynı zamanda birer Ar-Ge projesi gibi değerlendirilecek. Yakın zamanda birçok test merkezini daha şirketimize kazandıracağız" ifadelerini kullandı.
HIZAL Genel Müdürü Prof. Dr. Mizrahan Hızal ise, "Böyle önemli testleri yerli imkanlarla yapmamız eksiklerin yerinde tespit edilmesi açısından önem arz ediyor. Bu testleri gerçekleştirecek olan tesisin imar edilmesi aşamasında firmamızı layık gördükleri için Türk Havacılık ve Uzay Sanayii'ne teşekkür ediyoruz" şeklinde konuştu.
Yıldırım test tesisi, Türkiye'nin en önemli projeleri arasında yer alan milli muharip uçağın geliştirilmesi aşamasında yıldırımın doğrudan ve dolaylı etkilerinin test edilebileceği yaklaşık 4 bin metrekare alan üzerinde kurulacak. Tesisin altyapısı ise yüksek gerilim konusunda tecrübeli HIZAL şirketi tarafından yapılacak. Milli muharip uçağın zorlu hava koşullarında yıldırım kaynaklı hasar veya ekipman arıza etkilerinin tamamen ortadan kaldırılmasını sağlayacak çalışmaların yapılacağı tesisin 2022 yılında tamamlanması öngörülüyor.
MİLLİ MUHARİP UÇAĞIN ÖZELLİKLERİ NELER?
Türk Silahlı Kuvvetleri ihtiyaçlarını karşılamak üzere başlatılan Milli Muharip Uçak (MMU) Projesi ile Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı envanterinde bulunan ve 2030'lu yıllardan itibaren kademeli olarak devreden çıkartılması düşünülen F-16 uçaklarının yerini alabilecek yurt içi imkan ve kabiliyetler ile tasarlanan modern uçakların üretilmesi amaçlanmaktadır.
Proje'de yeni nesil bir uçakta olması gereken düşük görünürlük, dahili silah yuvası, yüksek manevra kabiliyeti, artırılmış durumsal farkındalık ve sensör füzyonu vb. teknoloji alanlarındaki çalışmaların sonucunda Türkiye, dünyada ABD, Rusya ve Çin'den sonra 5. nesil bir muharip uçağı üretebilecek alt yapı ve teknolojiye sahip ülkeler arasında yer alacaktır.
MMU'nun, Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığının envanterine girmesi planlanan F-35A uçakları ile birlikte görev yapması ve üretilecek uçakların 2070'lere kadar Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı envanterinde yer alması öngörülmektedir.
DİZAYN ÖZELLİKLERİ
-Düşük Görünürlük
-Dahili Silah Yuvası
-Büyümeye göre Tasarlanmış
-Artırılmış Durumsal Farkındalık
-Yüksek Hız
-Sensör Birleştirme
İmzalanan Ana Sözleşme, Geliştirme ve üretim sürecinin bir parçası olan ön tasarım aşamasını kapsamaktadır. Söz konusu dönem içinde hava aracının geliştirilmesi, mühendislik, teknoloji, test altyapılarının ve sertifikasyon süreçlerinin geliştirilmesi, muharip uçak tasarımına yönelik kabiliyet kazanılmasını amaçlamaktadır.Ana Sözleşme, SSM ile 05 Ağustos 2016 tarihi ile imzalanmış olup, başta Ana Yüklenici TUSAŞ olmak üzere, Proje kapsamında görev alan tüm paydaşlar ile birlikte heyecanla çalışmalar artırılarak sürdürülmektedir. TUSAŞ ile BAE Systems (İngiltere) arasında Milli Muharip Uçak geliştirmesine yönelik Ana İlkeler Sözleşmesi (Heads of Agreement) 28 Ocak 2017 tarihinde, Anlaşma Tutanağı 10 Mayıs 2017'de imzalanmıştır. TUSAŞ ve BAE Systems arasındaki İşbirliği Anlaşması 25 Ağustos 2017 tarihinde imzalanarak yürürlüğe girmiştir.
Ön tasarım aşaması sonunda ise Projenin takip eden dönem ve aşamaları için kesintisiz bir geçiş öngörülmektedir.
OPERASYONEL KABİLİYETLER
-Çoklu Rol & Değişken Rol
-Hava Hakimiyeti
-Görünen Menzil Ötesi
-Görünen Menzil İçinde
-Her görev için tek uçak
-Eşsiz Kabiliyet
-Filot Etkinliği
-Sürekli İyileştirme
TUSAŞ, Projenin ana hedefleri doğrultusunda ülkemizin muharip uçak tasarımı, üretimi, sertifikasyonu, bakım ve idame bilgisini ve tecrübesini artırmaya yönelik tüm milli imkânlardan yararlanma yönünde azami gayret gösterecektir.
MMU'da kullanılacak motor için hazır motorların performans isterlerine etkisi ile aday firmaların özgün veya geliştirme motorlar için çözümleri incelenmektedir. Aday motor firmalarından alınan bilgiler ve yapılan performans analizleriyle Hv.K.K.lığı harekât isterlerini karşılayabilmek amacıyla çift motorlu bir MMU konfigürasyonu belirlenmiştir.
HAVA ELEKTRONİĞİ VE SENSÖRLER
-IRFS (AESA Radar, E.W.) Tümleşik Radyo Frekans Sistemi (Aktif Elektronik Taramalı Anten, Elektronik Harp)
-İleri Seyrüsefer Özellikleri (Tümleşik Haberleşme Seyrüsefer Bilgi Sistemleri)
-Tümleşik Elektro Optik Sistemler (Infrared Search and Track Kızılötesi Arama ve İzleme, Elektro Optik Hedef Bulma Sistemi)
-İleri Kokpit / İnsan Makine Arayüzü
Dünya'da pek az ülkenin gerçekleştirmeye cesaret edebileceği ve mega Proje olarak da adlandırabileceğimiz bu büyüklükteki bir projenin ihtiyaç duyacağı her türlü disiplinde yüksek sayıdaki nitelikli insan kaynağının edinilmesi, yetiştirilmesi ve geliştirilmesi böylelikle teknik açıdan ülkemizin en zorlu projelerinden biri olan MMU için nitelikli insan kaynağından azami ölçüde yararlanılması,Sonuç olarak, MMU Projesi kapsamında, temelde iki ana eksende kazanım sağlanması hedeflenmiştir;
2030'lu yıllarda ülkemizin savunmasında kullanılmak üzere, geleceğin harekat ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla, uluslararası standartlara uygun tasarlanmış ve üretilmiş, harekât bağımsızlığını sağlayacak, üstün bir muharip uçak sistemi için gerekli her türlü altyapının oluşturulması.
Ürün ve teknoloji geliştirme ağırlığıyla Türkiye'nin en büyük ve zorlu Ar-Ge projesi olan MMU Projesi, uzun soluklu, yoğun ve özverili bir çalışma ile mühendislik alanında en zor problemlerin çözülmesini gerektiren, içinde yer alacak tüm paydaşları teknolojik olarak sınıf atlatarak dünya ile yarışacak bir seviyeye taşıyacaktır.