Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan: Sahaya giren taraftar şerefsizce bir saldırıya uğradı
Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan olaylı geçen Fenerbahçe derbisine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Doğan yaptığı açıklamada "Sahaya giren bir taraftar güvenlik güçleri tarafından etkisiz hale getirilmişken, şerefsizce bir saldırıya uğradı. Bu yerde yatan adamın kafasına vurmak delikanlılığa da sığmaz, adamlığa da sığmaz" ifadelerini kullandı.
Trabzonspor Divan Başkanlık Kurulu tarafından, bir otelde siyasi parti, yerel yönetim ve sivil toplum örgütlerinin temsilcilerinin de katıldığı toplantı düzenlendi.
Divan Başkanlık Kurulu Başkanı Mahmut Ören, toplantının açılış bölümünde yaptığı konuşmada, Trabzonspor-Fenerbahçe maçında yaşanan olaylar ve sonrasındaki gelişmelerle ilgili olarak, şehrin bütün dinamikleriyle birlikte Divan Başkanlık Kurulu olarak bir açıklama yapma zorunluluğu duyduklarını belirterek, "Herkesin malumudur ki bu sezon şampiyonluk yarışında bulunan iki kulübün başkanı ve yöneticilerinin açıklamaları futbolda ortamı zaten fazlasıyla germiştir. Trabzonspor ve Fenerbahçe arasında tamamıyla sahada kalmasını arzu ettiğimiz ancak iki tarafta da maalesef var olan küçük bir holigan kesimin zaman zaman zarar verdiği uzun yıllara dayalı rekabet de ortadadır. Tüm bunlara ek olarak yakın geçmişte büyük bir travmatik olay yaşayan Halil Umut Meler'in maç boyu devam eden yanlı ve basiretsiz tutumu yaşanan olayların tuzu biberi olmuştur." diye konuştu.
Ören, rakip futbolcuların tahrik ve provokasyonlarının da objektif bir biçimde değerlendirilmesi gerektiğini savunarak, "Her ne kadar sonuçlarını tasvip etmesek de rakip takım oyuncularının tümüyle tribünlere yönelik tahrikleri, bu sürecin yaşanmasında belirleyici olmuştur. Özellikle belirtmek isteriz ki müsabaka sonrası gerek yazılı ve görsel medyada, gerekse sosyal medyada Trabzon şehri ve Trabzonspor camiasına yönelik acımasız, mesnetsiz, hakkaniyetten yoksun, büyük çoğunluğu iftira mahiyetindeki karalama kampanyasının kabul edilmesi mümkün değildir. Her fırsatta Trabzon ve Trabzonspor düşmanlığını bir görev bilen bu kişilerin, suç unsurları içeren paylaşımlarıyla ilgili zaten kulübümüzün hukuk birimi gerekli işlemleri yapmaktadır." ifadelerini kullandı.
ERTUĞRUL DOĞAN: HESABI TEK TEK SORULACAK"
Kulüp başkanı Ertuğrul Doğan ise konuşacak çok şeyin olduğunun altını çizerek, "Ama işin sonunda söyleyeceğimi başında söyleyeyim. Bu güzide şehrimizin şerefli taraftarları hakkında bugüne kadar konuştuklarının hesabını bize verecekler, bunu net olarak söyleyeyim. Bu konuşulanlar ve davranış şekli Trabzonspor camiası tarafından asla unutulmayacak ve hesabı çok açık ve net söylüyorum, tek tek sorulacak." dedi.
Doğan, "Pazar günü bizim de istemediğimiz, sonuçlarını da asla tasvip etmediğimiz bir maç oynandı." ifadesini kullanarak, şöyle devam etti:
"Ben özellikle ilk başta maça gitmek istiyorum. Biz geldiğimiz günden beri bu gerilen ortamın farkında olduğumuz için özellikle Fenerbahçe ile olan ilişkilerimizi belli bir seviye dahilinde tuttuk. Buna tabii Fenerbahçeli yöneticilerin de ciddi katkısı oldu, bunu da söylemem gerekiyor. İlk maçımızla başlayan güzel süreç ve maç sonu açıklamalarımda da söylemiştim, Fenerbahçe yönetim kurulu gerçekten bizi çok güzel misafir etti ve biz de aynı şekilde kendilerini Trabzon'da misafir edeceğimizi o gün de söylemiştim. O gün de bir hakem katliamı ile karşı karşıya kalmıştık aslında. Trabzonspor'un hakları VAR'da oturan eski hakem tarafından açık bir şekilde çalınmaya kalkışılmıştı. Bir maçın sonucu bir takımdan alınıp, diğer takıma verilmesi için adam elinden geleni yapmaya çalışmıştı. Ama 'Bundan sonra Türkiye'de hakemlik yapamayacağını' söylemiştik, hakemlik de yapamıyor. Trabzonspor'la uğraşan her hakemin, hakkımızı yiyen her hakemin bunu gözümüzün içine bakarak VAR'ın karşısında bu işleri yapan herkesin sonu aynı şekilde olacaktır. Bunu buradan tekrar söylüyorum."
Doğan, Trabzonspor camiasının tek yumruk olduğunu kaydederek, "Trabzonspor camiası, içerde belki biraz birbirimizi yiyebiliriz ama dışarıya çıktığımız zaman her zaman tek yumruk halindedir. Siyasetçisinden iş adamına, sanayicisinden tüccarına her Trabzonlu, Trabzonspor'un haklarını sonuna kadar savunmak için her şeyi yapacaktır, bunun asla unutulmaması lazım." şeklinde konuştu.
"TRABZONSPOR ANADOLU'NUN SAVUNUCUSUDUR"
Ligin iki takım üzerine kurulu olduğunu savunan Doğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İki takımın mücadelesinin Anadolu takımlarına yansıması olmuştur, Anadolu takımlarının hunharca hesap sorulur gibi hakları gasp edilmiştir. Trabzonspor her zaman Anadolu'nun en büyük savunucusu olmuştur, Anadolu'nun abisidir. Bu şehrin taraftarları, gençleri de futboldan ciddi olarak anlamaktadır ve sahada neyin ne olduğunu görmüştür. Uzun zamandır bizleri, Anadolu takımlarının başkanlarını, yöneticilerini yaklaşık olarak sezonun başından beri germektedir. Trabzonspor'un maçlarında devreye girmeyen o VAR'daki sahtekarlar diyeyim, Galatasaray, Fener maçları olduğu zaman 3 pozisyon, 5 pozisyon geriye giderek bir şekilde bir yerden bir bahane üreterek 90'larda, 90 artılarda yapılanları bu insanların görmediğini mi düşünüyorsunuz? İki takım dışında kalan insanlar nedir, size göre kimsenin aklı çalışmıyor, kimsenin kafası çalışmıyor, kimse bunları anlamıyor mu? Niye Anadolu'ya gittiğiniz zaman tepki görüyorsunuz, niye Trabzon'a geldiğiniz zaman tepki görüyorsunuz? Hiç düşünmüyor musunuz bunları? Varsa yoksa sizin haklarınız."
Doğan, Fenerbahçe ile oynanan maç öncesi de rakip takımın yönetim kurulu ile aralarında hiçbir sıkıntı olmadığını belirterek, "Üzerine basarak söylüyorum, Ali Bey beni maçtan önce de aradı, durum hakkında bilgi aldı, konuştuk. Biz Fenerbahçeli yöneticilerle konuştuk, onların bizi Kadıköy'de misafir ettikleri gibi Trabzon'un misafirperverliğini göstermek için kendileri ile görüştük. Hatta Ali Bey örnek verdi 'Ben oğlumu Ertuğrul'a emanet ettim' dedi. Doğru söyledi. Trabzon'a oğlunu gönderdiği zaman benim kendi çalışanlarım tarafından oğlu ile Trabzon'da ilgilenildi. Gezdirildi, Atatürk Köşkü, Ayasofya gezdirildi, gayet de güzel yaptı beni aramakla. Bunu da üzerine basarak söylüyorum, bunun böyle olması lazım. Yarın benim de oğlum Galatasaray maçına gideceği zaman ben Dursun Başkanı arayabilirim veya Beşiktaş maçına gideceği zaman Hasan Başkanı arayabilirim veya onlar beni arayabilir. Bunlar futbolun güzellikleri, bunlar insanlığın akışı içinde olan şeyler." değerlendirmesinde bulundu.
Karşılaşmada aleyhlerine hakem kararları olduğunu anlatan Doğan, şunları söyledi:
"Sahada ilk golden önceki VAR'ın devreye girmemesi, faul pozisyonu, penaltı pozisyonundaki kırmızı kartın atlanması, üçüncü golden önceki yine faulün verilmemesi. Bunların gerçekten bizim seyircimizi, yıllardır belli sıkıntılar içerisinde bu dertleri çeken seyirciyi tahrik ettiği doğrudur. Bunlar bizi de çok üzüyor. Ama şunu asla unutmamak lazım, geldiğimiz günden beri 'adalet' diyoruz, o zaman kendi içimize de bakacağız, kendi doğrularımızı da gözden geçireceğiz. Sahada ne olursa olsun, seyircimiz davasında ne kadar haklı olursa olsun, ki haklıdır, hiçbir şekilde sahanın içerisine müdahale olmaması gerekiyordu. Sahada bunların yapılması Trabzonspor yönetim kurulu tarafından da kabul edilmemektedir, Trabzon camiası da bunu kabul etmemektedir."
Doğan, haklarını savunacak güçleri olduğunu belirterek, "Trabzonspor Kulübü yönetimi, Trabzonspor'un haklarını her şekilde, her yerde savunur. Biz böyle yaparak haklı davamızda da haksız oluyoruz. Sahaya inmekle, sahada bir şey yapmakla bir şey yapılıyorsa, inanın bunu da yaparız, kralını yaparız. Ama işler böyle yürümüyor, yıllardır da böyle yürümediğini gördük. Bu yaptığımız işlerin bize zarar vermekten başka bir getirisi yok. Ben Trabzonspor Kulübü Başkanı olarak şunu söylüyorum, Trabzonspor sahasında olan olaylardan dolayı cezayı hak etmiştir, ceza alması gerekmektedir, çok net söylüyorum." dedi.
"DOĞRUYU YAPIYORUZ, DOĞRUYU SÖYLÜYORUZ"
Adaletin herkes için olması gerektiğini vurgulayan Doğan, "Sahaya girmek yanlıştır ama bugüne kadar Türkiye'de sahaya birçok yerde su atıldı, sahaya binlerce taraftarın girdiği yerler oldu, statların yakıldığı yerler oldu, polis arabaları yakıldı, ters çevrildi bunları unutmamak lazım. Ama Türkiye'de ilk defa bir şey oldu bunu atlamamak lazım. Sahaya giren bir taraftar güvenlik güçleri tarafından etkisiz hale getirilmişken, şerefsizce bir saldırıya uğradı. Bu yerde yatan adamın kafasına vurmak delikanlılığa da sığmaz, adamlığa da sığmaz. Bizim her şekilde doğrunun yanında olmamız lazım. Bizim her şekilde Trabzonspor Kulübü olarak doğruyu konuşmamız lazım. Haklı olanın yanında olmamız lazım ki kendi sesimizi gür çıkartabilelim. Ben burada niye sesimi gür çıkartıyorum, kimseye eyvallahım olmadan konuşuyorum çünkü doğruyu yapıyoruz, doğruyu söylüyoruz." diye konuştu.
Doğan, "Eğer sahada bizim oyuncularımız da bunları yapsaydı şimdi konuşacak bir şeyimiz yoktu." diyerek, şunları kaydetti:
"Sahayı tahrik etmek, saatlerce tribünlerle göz göze gelmek. Eminim ki Fenerbahçeli arkadaşlarımız da Fenerbahçeli taraftarlar da Fenerbahçeli yönetim kurulundaki kardeşlerimiz de ne demek istediğimi gayet iyi anlıyorlar. Ben bugün onlar için konuşmuyorum. Kim bunları yapıyorsa yarın bir Trabzonspor oyuncusu da yaparsa aynı şeyleri söylerim, bunu bir Beşiktaşlı da yapıyorsa aynı şeyleri söylüyorum, Sivaslı, Samsunlu da fark etmez. Sahanın içerisinde kim tribünleri tahrik ediyorsa, 'yok olta balık çekiyorum' işaretleri yapıyorsa, tribünlere el kol hareketleri yapıyorsa bu kadar gergin bir ortamda maçın nasıl bir ortamda oynandığı belli, Trabzon şehrinin yapısı belli. Çünkü diyorlar ki 'Sevinmek bizim hakkımız değil mi? Sevinmek herkesin hakkı, olmaz olur mu? Bugüne kadar Trabzon ilk defa mı Trabzon'da mağlup oldu, ilk defa mı siz gelip Trabzon'da galip geldiniz veya başka bir şey mi oldu? Her şeyin bir adabı, üslubu vardır."
Bazı Fenerbahçeli oyuncuların davranışının dikkatini çektiğini belirten Doğan, "Kendi arkadaşlarına görüntülerde var 'Yapma etme' diye uyarıyorlar. Örneğin sağ olsun Serdar Dursun. Biz bir şeyi söylüyoruz ama içerisinde doğru olan şeyi de söylemek lazım ki doğruluğumuz, inandırıcılığımız olsun. Adam çıktı 4-5 defa görüntülerde var, emniyet kayıtlarında da var. Kendi arkadaşlarını sakinleştirmeye çalıştı, bunları da söylemem lazım. Ama bunları söylerken sahada tahrik eden oyuncuyu da söylememiz lazım." diye konuştu.
Doğan, ancak buna rağmen bazı oyuncuların da taraftarı tahrik ettiğini savunarak, şunları kaydetti:
"Yani o kutlamanızı soyunma odasında yapsanız, tekrar ediyorum saha ortasında da yapmaya hakları vardı ama durum ortada, herkes neyin ne olduğunun farkında, teknik kadro da oyuncular da farkında. Yani bu yapılamaz mıydı? Bunlar yaşanmasa. Şunu düşünelim, bu sahada birinin başına bir şey gelseydi bunun hesabını nasıl verecektik? Benim o sahaya giren taraftarımın kafasına vuruldu. Allah göstermesin bu arkadaşımızın başına bir şey gelseydi biz ne diyecektik ailesine? Yazık, günah değil mi? Biz söylemlerimize hep dikkat etmeye çalışıyoruz. Bu işin geriliminin bir şekilde düşürülmesi lazım. Ben ne bir Fenerbahçeli kardeşimizin, o da bir anne babanın evladı başına bir şey gelmesini, isterim, ne bir Trabzonlunun başına bir şey gelmesini isterim. Yani biz yöneticiler dolayısıyla yaptığımız açıklamalarla konuşmalarımızla bunların hepsine dikkat etmemiz gerekiyor."
Gözaltına alınan taraftarlardan tutuklananların olduğu haberini aldıklarını da belirten Doğan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Şöyle bir durum var, merak ediyorum Türkiye'nin neresinde, hangi şehrinde bugüne kadar sahaya giren biri herhangi bir darp olayına karışmadığı halde tutuklanmıştır? 'Adalet' diyorsunuz ya herkese sesleniyorum, bunun neresinde adalet var? Trabzonspor camiası açık ve net söyleyeyim yapılan her şeyin farkında. Kendi hatalarımızın da farkında. Burada başkan olarak biraz önce bağıra bağıra söyledim, biz içimizdeki hataların düzeltilmesi için her şeyi yapacağız. Taraftarlarımızla oturup konuşacağız, kendi içimizde değerlendireceğiz. Herkes burada, kendi aramızda konuşacağız. Çünkü bu en fazla bana zarar. Kimse şunu aklından çıkarmasın, Trabzonspor camiası bu yapılanları asla unutmayacak, o televizyonda şaklabanlık yapanları da sosyal medyada delikanlılarını da unutmayacak, o klavye delikanlılarını da unutmayacak ve tek tek hepsinin peşinden giderek bu hesabı soracak."