O söz Aydınlar'ın
Ulusal Kriminal Büro görüntüleri tek tek inceledi. "Beşiktaş'ı kurtardık sayende" ve "Teşekkür etmeleri lazım" cümlelerinin farklı kişiler tarafından söylendiğini tespit etti
Önceki gün Futbol Federasyonu'nun basın toplantısı öncesinde İHA tarafından servis edilen görüntüler gündeme bomba gibi düşmüştü... İHA tüm konuşmaların Hüsnü Güreli'ye ait olduğunu belirtirken, görüntülerin dikkatlice incelenmesi sonucunda TFF Başkanı Mehmet Ali Aydınlar'ın da konuşmada yer aldığı anlaşılmıştı.
4 SAAT GÖRÜNTÜYÜ TEK TEK İNCELEDİ
TAKVİM tüm bu tartışmaları bitirecek bir haberciliğe imza attı... Uluslararası alanda hizmet veren adli kriminal kuruluş olan Ulusal Kriminal Büro, verdiğimiz görüntüleri tek tek inceleyerek konuşmaların kime ait olduğunu tespit etti. 4 saatlik çalışmada sesler tek tek analiz edildi. Hazırlanan rapora göre, "Beşiktaş'ı kurtardık sayende" diyen kişinin Hüsnü Güreli olmadığı, Güreli'nin bu söze karşılık, "Teşekkür etmeleri lazım, değil mi?" Başka kimsede yok ki, bu kadar şey, ııı, sonuç" dediği belirlendi.
GÜMÜŞDAĞ OLAMAZ, AYDINLAR'A AİT
"Beşiktaş'ı kurtardık sayende" diyen kişinin görüntüler esnasında kapı arkasında kalmasından dolayı Mehmet Ali Aydınlar veya yardımcısı Göksel Gümüşdağ'dan birisinin olduğu ancak Gümüşdağ'ın çok tiz bir sesi olduğundan dolayı konuşan şahsın "çok kuvvetle muhtemel" vurgusuyla Aydınlar olduğunun tespit edildiği de raporda yer aldı. Ayrıca konuşmada "sayemde" değil, "sayende" kelimesinin kullanıldığı belirlendi.
GÜRELİ O SÖZLERİ NEDEN SAHİPLENDİ?
Bu skandal kasedin ardından Güreli, "Beşiktaş'ı kurtardık sayende" sözünü üstlenmiş, bunu yabancı kontenjanıyla ilgili olarak söylediğini açıklamıştı. Oysa bu sözü Güreli'nin söylemediği belgelerle kanıtlandı. O halde akıllara şu soru geliyor... Hüsnü Güreli söylemediği hatta Mehmet Ali Aydınlar'a ait olduğu belirlenen bir sözü neden sahiplendi? Yoksa, şike kararından sonra TFF'nin tartışılır hale geldiği bir ortamda daha büyük bir skandalın ortaya çıkmasını engellemeye mi çalıştı?
ULUSLARARASI TECRÜBEYE SAHİP
Uluslararası Kriminal Büro, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi dahil, ülkemizdeki tüm mahkemeler ve Cumhuriyet Başsavlılıkları'na görüntü, ses, bilişim suçları konularında bilirkişilik ve teknik hizmet veren UYAP'a kayıtlı adli kriminal bir kuruluş.
4 SAAT GÖRÜNTÜYÜ TEK TEK İNCELEDİ
TAKVİM tüm bu tartışmaları bitirecek bir haberciliğe imza attı... Uluslararası alanda hizmet veren adli kriminal kuruluş olan Ulusal Kriminal Büro, verdiğimiz görüntüleri tek tek inceleyerek konuşmaların kime ait olduğunu tespit etti. 4 saatlik çalışmada sesler tek tek analiz edildi. Hazırlanan rapora göre, "Beşiktaş'ı kurtardık sayende" diyen kişinin Hüsnü Güreli olmadığı, Güreli'nin bu söze karşılık, "Teşekkür etmeleri lazım, değil mi?" Başka kimsede yok ki, bu kadar şey, ııı, sonuç" dediği belirlendi.
GÜMÜŞDAĞ OLAMAZ, AYDINLAR'A AİT
"Beşiktaş'ı kurtardık sayende" diyen kişinin görüntüler esnasında kapı arkasında kalmasından dolayı Mehmet Ali Aydınlar veya yardımcısı Göksel Gümüşdağ'dan birisinin olduğu ancak Gümüşdağ'ın çok tiz bir sesi olduğundan dolayı konuşan şahsın "çok kuvvetle muhtemel" vurgusuyla Aydınlar olduğunun tespit edildiği de raporda yer aldı. Ayrıca konuşmada "sayemde" değil, "sayende" kelimesinin kullanıldığı belirlendi.
GÜRELİ O SÖZLERİ NEDEN SAHİPLENDİ?
Bu skandal kasedin ardından Güreli, "Beşiktaş'ı kurtardık sayende" sözünü üstlenmiş, bunu yabancı kontenjanıyla ilgili olarak söylediğini açıklamıştı. Oysa bu sözü Güreli'nin söylemediği belgelerle kanıtlandı. O halde akıllara şu soru geliyor... Hüsnü Güreli söylemediği hatta Mehmet Ali Aydınlar'a ait olduğu belirlenen bir sözü neden sahiplendi? Yoksa, şike kararından sonra TFF'nin tartışılır hale geldiği bir ortamda daha büyük bir skandalın ortaya çıkmasını engellemeye mi çalıştı?
ULUSLARARASI TECRÜBEYE SAHİP
Uluslararası Kriminal Büro, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi dahil, ülkemizdeki tüm mahkemeler ve Cumhuriyet Başsavlılıkları'na görüntü, ses, bilişim suçları konularında bilirkişilik ve teknik hizmet veren UYAP'a kayıtlı adli kriminal bir kuruluş.