Başkan Erdoğan’dan yeni harekat sinyali! Türkiye hangi silahlarla vuracak?
Başkan Recep Tayyip Erdoğan Kabine toplantısının ardından önemli açıklamalarda bulundu. Yeni bir harekatın sinyalini veren Başkan Erdoğan, “Yılbaşından bu yana 2 bin teröristi etkisiz hale getirdik. Son terörist ülkemiz için tehdit kaynağı olmaktan çıkarılıncaya kadar mücadeleyi devam ettireceğiz. Terör koridorunu operasyonlarla parçaladık. 'Bir gece ansızın gelebiliriz' ikazımızı dün olduğu gibi bugünde geçerlidir.” dedi. Peki Türkiye hangi yeni silahlara harekat yapacak? Gelişmeleri A Haber canlı yayınına konuk emekli tuğgeneral Osman Gazi Kandemir değerlendirdi.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı sonrasında açıklamalarda bulundu. "Atom bombası tehdidi dahil savaş araçlarını kullanan İsrail ve destekleyenler, insanlık vicdanı nezdinde yargılanacaktır" diyen Başkan Erdoğan, "Holokost utancı, Avrupalı ülkeleri esir almış durumda. İsrail yönetimi Holokost'u kalkan olarak kullanıyor" ifadelerini kullandı.
Kıbrıs'ta adil ve kalıcı çözümün şart olduğunu belirten Erdoğan, "Kıbrıs Türkü haklı davasından döndürmeye çalışanların Kafkasya'da yeni oyunlar peşinde koştuğuna şahit oluyoruz" dedi. Yeni bir harekatın sinyalini veren Başkan Erdoğan, "Yılbaşından bu yana 2 bin teröristi etkisiz hale getirdik. Son terörist ülkemiz için tehdit kaynağı olmaktan çıkarılıncaya kadar mücadeleyi devam ettireceğiz. Terör koridorunu operasyonlarla parçaladık. 'Bir gece ansızın gelebiliriz' ikazımızı dün olduğu gibi bugünde geçerlidir." dedi.
Bölücü terör örgütünü palazlandırma girişimlerini yakından takip ettiklerini bildiren Erdoğan, "Gerektiğinde yeni operasyonlarla bu alçak ve sinsi planları da sahiplerinin başlarına geçirmekte kararlıyız. 'Bir gece ansızın gelebiliriz.' ikazımız dün olduğu gibi bugün de geçerlidir." dedi. Peki Başkan Erdoğan'ın açıklamaları ne anlama geliyor? Türkiye hangi yeni silahlara harekat yapacak? Yeni harekat bölgesi neresi olabilir? Gelişmeleri A Haber canlı yayınına konuk olan emekli tuğgeneral Osman Gazi Kandemir değerlendirdi.
Osman Gazi Kandemir: Bilindiği gibi bizim savunma sanayimiz 1947 yılında bir kesintiye uğradı. Dana öncesinde yapılmış çalışmalar var. Amerikan yardımlarının başlaması Truman doktrini ile kesintiye uğradı ve bu 1964 yılına kadar devam etti. 1963-64 yıllarında Türkiye'nin aklı başına geldi. Halkın ön ayak olması "kendin yap kendin üret" kampanyaları ile yeniden savunma sanayi ayağa kaldırılmaya çalışıldı. Tabi buradaki işler kolay değildi savunma sanayinin yanında diğer sanayi kollarının da gelişmiş olması gerekir. Diğer alanlarda yatırımların sürmesi gerekir. Bunun yanında insan gücü ve bu işi yönetecek bürokrasinin olması gerekir 3 ayaklı bir sistem gibi işler. İşte bunların oluşması yıllar sürdü.
1985 SAGEP'in kurulması bunun Savunma Sanayii Müsteşarlığı'na dönüştürülmesi süreçleri yaşandı. Çok önemli bir dönüşüm süreci 2004 yılında yaşandı. Burada bir karar çıktı ve Türk firmalarının ana yüklenici olmasına karar verildi. İşte bu Türkiye'ye yeni bir ivme kazandırdı. Bunun ardından devlet teşvikleri geldi ve savunma sanayiinin kar topu gibi büyümesine yol açtı. Burada üretilen her silahın teknolojik olarak bir geçmişi var. Füzeler, elektronik harp, deniz kuvvetleri bunların hepsinin ayrı bir durumu var. Füze konusunda Roketsan ciddi bir ilerleyişi var.
Burada füzeler noktasında dikkat etmemiz gereken bir durum var. Türkiye'nin imzalamış olduğu bir anlaşma var ve 300 KK menzile kadar füze üretebiliriz. Türkiye bunun üzerinde üretim yapıyor ancak bunu devlet olarak deklare etmek kolay değil devletten böyle bir şey duymak için erken. Böyle bir teknolojiye sahip olduktan sonra bunun menzilini uzatmak problem değil. Şu anda Türkiye'nin ulaştığı teknoloji ve yapılabilirlik açısında 700 KM menzile füze atabilir. Yeter ki buna ihtiyaç olmasın ancak Türkiye bunu yapacak güce sahip.
TCG Anadolu bizi başka bir seviyeye geçirdi. Donanmamaların kendi içinde kategorileri vardır. Burada 9 ayrı sınıf vardır. TCG Anadolu küresel orta ölçekli güç aktarma hedefinin parçasıdır. Bu işin içerisinde büyük emekler var. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın buraya olan destekleri TSK'nın bu silahları alanda kullanması arkasından Azerbaycan-Ermenistan savaşında, Libya'da Rusya-Ukrayna savaşında kullanılması bunların önünü açtı dolayısıyla ihracat konusunda yabancı ülkelerden ciddi ilgiler var. Türk Savunma Sanayii önemli bir ivme kazandı ve ileri doğru gidiyor.
Bu gelişim sayesinde TSK güç aktarımı yapabiliyor. Şöyle ki Balkanlar'da Kafkasya'da Asya'da ve Orta Doğu'da askeri üslerimiz işte böyle güç aktarımlarının önü açıldı. Büyüyen bir TSK birilerinin düşünce yapılarını etkiliyor. Ancak bu önemli çalışmalar bizi rehavete sürüklememeli. Yunanistan ve İsrail konuları bizim için önemli. Som dönemde bu ülkelerden çıkan tehdit raporları iyi okunmalı. İsrail ve Yunanistan sürekli olarak savunma sanayi konusunda kendini Türkiye ile kıyas yapıyor. İşte 2004 yılında alınan kararlar kırılma noktası oldu ve bugünlere geldik.