İsrail’i kim durduracak? Uluslararası hukuk ne zaman devreye girecek? Netanyahu tutuklanacak mı?
İsrail'in Gazze'de bir ayı geride bırakan şiddetli saldırılarına savaş suçları damga vurdu. İsrail'in abluka altındaki Gazze Şeridi'ne saldırılarında 1 ay geride kalırken yerleşim yerleri, hastaneler, okullar, camiler ve kiliseler hedef alındı. Öte yandan Netanyahu için “tutuklama” çağrısı yapıldı. Peki bölgede neler olacak? Savaş yayılacak mı? İsrail’i kim durduracak? Uluslararası hukuk ne zaman devreye girecek? Gelişmeleri A Haber canlı yayınına katılan uluslararası hukuk uzmanı Dr. Filiz Değer, uluslararası ilişkiler uzmanı Doç. Dr. Efe Sıvış ve askeri stratejist Abdullah Ağar değerlendirdi.
İsrail 1 aydan fazladır Gazze'de bebeklere karşı savaş yürütüyor. Bu süreçte İsrail savaş suçlarına da imza attı. Gazze'ye gıda ve yakıt akışı kesildi. İsrail yasaklı fosfor bombası kullandı. Ateşkes çağrısı kararları ABD tarafından veto edildi. İsrail, hastane ve mülteci kamplarını vurdu. Camiler ve kiliseler hedef alındı. 1 milyon 600 binden fazla Filistinli yerinden edildi. İsrail 49 gazeteciyi katletti. 89 BM Yakın Doğu'daki Filistinli mültecilere yardım ve bayındırlık ajansı çalışanı öldürüldü.
ABD ile İsrail arasında görüş ayrılığı çıktı. Beyaz Saray askeri duraklama talebinde bulunurken İsrail kuşatmaya havadan-karadan ve denizden kuşatmayı sürdürüyor. Gazze'de ölenlerin sayısı enkaz altında kalanlarla birlikte 11 bini aşmış durumda.
Güney Afrika Uluslararası İlişkiler ve İşbirliği Bakanı Naledi Pandor, "Çocukların, kadınların ve yaşlıların İsrail tarafından öldürülmesi Netanyahu da dahil olmak üzere derhal tutuklama emri çıkarılmasıyla sonuçlanmalı." dedi. Peki bölgede neler olacak? Savaş yayılacak mı? İsrail'i kim durduracak? Uluslararası hukuk ne zaman devreye girecek? Gelişmeleri A Haber canlı yayınına katılan uluslararası hukuk uzmanı Dr. Filiz Değer, uluslararası ilişkiler uzmanı Doç. Dr. Efe Sıvış ve askeri stratejist Abdullah Ağar değerlendirdi.
Doç. Dr. Efe Sıvış: İsrail ile ABD arasında bir görüş ayrılığı var. İsrail'in Gazze'de yaptığı katliam ABD'nin işine gelmiyor. Buradaki soykırım derinleştikçe ABD'nin eline bir şey geçmiyor. ABD'nin derdi şu anda Rusya ve Çin ile uğraşmak. Ama diğer taraftan İsrail'e söz geçirecek gücü de yok. Bunlar baba ile oğul gibiler. Oğlan katil de olsa baba onun yanında duruyor. Buradaki bağ Yahudi lobisinden geliyor. ABD karşı çıkıyor ama 14 milyar dolar para veriyor. Burada sıkıntılar. ABD; Çin ile Rusya ile mücadelesinde yalnız kalacak.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan kendine sarılmaya çalışan ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'i geri çevirdi. İşte ABD kendine yapılan muamelenin bu olduğunu anladı. Bu yüzden yalnızlaşıyor. Bu sadece bir semboldür. Hem katliamı desteklerim hem Türkiye ile sarılım mesajı vermek istediler ama bizim taraf bunu yemedi. ABD burada katliamın derinleşmesini reel politika için istemiyor. Ancak ABD ile İsrail baba ile oğul gibidir ve sonuna kadar gidecekler. Oraya savaş gemisini gönderir ve İran'ı bu işe karıştırmaz. ABD İsrail'e "Gazze'yi işgal etme" diyor ama ederse yine yanında durur.
İşgalci İsrail kuvvetleri 10 bin tane tüfeği dağıttı. Bunları alan işgalci yerleşimciler Filistinlileri öldürüyor ve ellerinden toprakları zorla gasp ediyor. Savaş sadece Gazze'deği aynı zamanda Batı Şeria'da da var. Zaten bir avuç torakları var ve onlar da kontrolleri kendilerinde değil. Batı Şeria zaten tek bir parça değil ve giderek buradaki Filistin toprakları eriyor. Bunların arkasında İsrail polisi var ve Batı Şeria'da şu ana kadar 155'den fazla ölü var. Gazze'ye insani yardım kamyonunun girmesi için yalvar yakar durumlar ortaya çıkıyor. Durum bu kadar vahim. İnsani duraklama veya ateşkes ne demek işte durum bu kadar vahim. İsrail 192 üyesi olan BM'nin tesislerini bile vuruyor. Bu tesislerde herkesin her ülkenin parası var. Burada 97 BM çalışanı öldü. Bu savaş sapkınlık; hedefi, yarını yok.
Abdullah Ağar: 7 Ekim'den önceki süreçlerde İsrail ile ABD'nin anlaşamadığı temel bir konu vardı. İsrail, İran'ın nükleer kapasitesinin gelişmesinden son derece rahatsızdı. İsrail, ABD olmasa bile bunu engellemek için tek başına bunu yapacağına dair iddialı çıkışlar yaptı. Hatta İran içeride İsrail asimetrik saldırılarına maruz kaldı. Nükleer bilim adamlarının suikasta kurban gitmesi şeklinde olaylar yaşandı. 7 Ekim'de yaşanan olaydan sonra İsrail ABD'yi yanına aldı mı? Asıl mesele budur. ABD'den gelen yığınağa bakarak bunu söylüyoruz. Ülkelerin askerleri ve askeri yığına bakar gizli bir anlaşma ve bunun şekillenmesini görüyoruz.
120 parça geminin havadaki uçakların ve hava savunma sistemlerinin varlığı. Bunun yanında 2 askeri gemide 17 bin 200 asker var. Diğerlerini ise bilmiyoruz buna hakim değil. Yemen tarafından birçok füze ateşlendi bunlar imha edildi. ABD bunları çok dillendirmedi. Peki bunları nasıl yorumlayacağız? ABD yaşanan bir gerilimi kendi inisiyatifi dışında arttırmak istemiyor. Burada asıl mesele stratejik yığınaklama tamamlandığı zaman ne olacak? Akdeniz, Kızıldeniz, Basra denizlerinde ve Hint Okyanusu'nda ABD gemileri pozisyon alıyor. Burada yapılacak stratejik yığınaklar Türkiye'nin etki alanlarına dokunacak mı? Bizim bu dönemde çok iyi hamleler yapmamız ve iyi okumalar yapmamız lazım.
İsrail'in 348 askeri, 59 polisi ve 10 istihbarat mensubu öldürüldü. Bu rakamlar az değil. Şu anan kadar gerecek anlam bir kara harekatı olmadı. İsrail şu anda bir planı devreye koymaya çalışıyor. Gazze'de bir güç ile doktirin çarpışıyor. İsrail bir konvansiyonel bir güçtür. Ne kadar ölümcül şekilde gücünü kullandığını görüyoruz. ABD'nin azalan İsrail yığınağını nasıl tamamlandığını izliyoruz. Diğer tarafta ise Hamas'ın ürettiği bir doktirin var. Bunları rehine ve tünellerle desteklemiş durumda. Füzeler gibi farklı kabiliyetleri var. İsrail'in havadan yapmış olduğu saldırıların Hamas'ın kabiliyetini etkilediğini bilmiyoruz. İsrail'in Gazze'de yapmış olduğu yıkım Hamas'a bir takım mevziler sunarken İsrail askerinin ilerleyişini durdurdu.
Dr. Filiz Değer: Gazze'de uluslararası hukukun uygulanmadığını görüyoruz. Bir devlete zorlayıcı müdahale yapılabilmesi için BMGK daimi üyelerinin veto olmadan karar alması gerekiyor. Şu andan kadar 7 tane kara tasarısı veto yedi. Devletlerin vetoyu politik nedenlerle kullanması durumunda Genel Kurul'un devreye girmesi gerekiyor. Burada barış için birleşme prosedürünü devreye sokması lazım.