İstanbul'da yağış sürecek mi? Sağanak neden sele döndü? Lokal felaketlerin sebebi ne?
İstanbul’un dün sel felaketi ile karşı karşıya kaldı. Arnavutköy, Başakşehir çevresinde metrekareye 129 kilogram yağış düştü. Yaşanan felakette 2 bine yakın ev ve iş yerini su bastı. 2 vatandaşımız hayatını kaybetti. Peki İstanbul’da yağışlar sürecek mi? Sağanak neden sele döndü? Merak edilen soruların cevaplarını A Haber canlı yayınına katılan meteoroloji uzmanı Güven Özdemir verdi.
İstanbul'un bazı bölgelerinde etkili olan kuvvetli sağanak sele neden oldu. Arnavutköy, Başakşehir ve Küçükçekmece'de yağış nedeniyle yollar göle döndü, araçlar sular altında kaldı. Birçok ev ve iş yerini su basarken, Çam ve Sakura Şehir Hastanesi ile bazı metro istasyonlarında da su baskınları meydana geldi.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sel sularına kapılan 2 kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, taşkınlar nedeniyle 12 kişinin yaralandığını açıkladı. İstanbul Valiliği'nden yapılan açıklamada, dün akşamki yağışlardan 1754 ev ve işyerinin etkilendiği belirtildi. Öte yandan selde yaşanan ölümlere ilişkin soruşturma başlatıldı.
Güven Özdemir'in açıklamalarından öne çıkanlar:
"Yaşadığımız bu duruma anormal diyemiyoruz. Bundan sonraki dönemlerde maalesef bu şekilde devam edeceğini gösteriyor. İklim krizi tam olarak bu oluyor. Önümüzdeki günlerde bunları yaşamamız olasıdır. Ani ve kuvvetli yağışlar çok kısa bir yağışı kapsıyor ve etrafındaki bölgelerde yağış gözükmüyor. Dün İstanbul'da görülen yağış bunun bir benzeri oldu. Yağışlar deniz üzerinden geliyor ve şu anda denizlerimiz çok sıcak. Hatta şu anda denizleri sıcak normallerin üzerinde seyrediyor. İşte aniden karaya çıkan hava çok kuvvetli bir şekilde yağış bırakıyor. Bu yağış rüzgarla birlikte geldi ve çok kuvvetli bir yağışı bölgeye bıraktı.
YAŞAM ŞARTLLARI İYİLEŞTİRİLMELİ
Metropollerdeki nüfusun kalabalık olması, betonlaşmanın artması böyle istenmeyen olumsuz durumları bize yaşatıyor. Bu tarz olayların görmeye devam edeceğiz. Şehir planları yapılırken bunlara dikkat edilmiyor. Ekonomik olarak zararlar da çok büyük oluyor. Yeşil alanların oluşması lazım. İstanbul'un nüfusunun 3'te 1'den fazlasının azaltılması lazım. Beton alanların kaldırılması lazım ama artık bu mümkün değil. Bu nedenle yaşam şartlarını iyileştirmek gerekir. Yüksek binalardan kesinlikle vazgeçmek gerekir. Fosil yakıtların kullanılmaması lazım ama mümkün değil. Bütün büyük devletler enerjisini bundan karşılıyor.
FOSİL YAKITLAR VE SERA ETKİSİ
İşte bu kullanılan fosil yakıtlar atmosferde sera etkisi yapıyor. Bu da hava sıcaklıklarının artmasına yol açıyor. 2030 yılına kadar dünya sıcaklığının 1,5 derece artması bekleniyor. Ama şu anda 1,7'yi bulmuş durumda. İşte atmosferde bir denge sağlamaya çalışıyor. İşte bu denge sağlama mücadelesinde bunları yaşıyoruz. Yani doğa bize çok net mesajlar veriyor. Konuştuklarımız tüm dünya için geçerli ve tüm insanlığı daha zor günler bekliyor.
LOKAL YAĞIŞLARIN SEBEPLERİ
Karadeniz üzerinden bir soğuk hava kütlesi geldi dar bir alanda soğuk hava kütlesi giriş yaptı. Deniz üzerinde de konvektif hareketlerle bahar havası ile birlikte kuvvetlenerek hızlı şekilde karaya çıkınca etkisini hızlı şekilde gösterdi. Rüzgarı da arkasına alınca yıkıcı etkisi çok fazla oldu. Yerel bir durum çok geniş alanları kapsamıyor. Yıldırım şimşekleri ve gök gürültüsünü o bölgelerde hissettik. Diğer noktalarda ise sadece sesini duyduk. Burada yağış çok fazla sürmedi eğer 2 saat daha devam etseydi daha büyük bir facia ile karşı karşıya kalabilirdik.
Devletimiz bu noktada güçlü ve günlük yaşama dönülebilmesi için mücadele ediyor. Vatandaşlarımızın da yardımcı olması lazım. İnsanlarımızın bugün araçları ile çıkmamalı. Daha dikkatli davranılmalı. Ayrıca su basma seviyesi altında daireler ve evler oluşturulmamalı. İstanbul 7 tepeden oluşuyor. Ancak biz vadilere evler ve iş yerleri yaptık. Dere yatakları daralttık. Bunlar 1950 yılında beri devam eden bir durumun ortaya çıkmasıdır. Kuvvetli rüzgarlar devam ediyor. Yine parça parça yerel olarak benzer bir durum yaşayabiliriz. Hazırlıklı olmak lazım Meteoroloji'nin uyarılarını takip etmek gerekir. Anık olarak takip edilmeli."