“Helalleşme” diyerek yola çıkan Kılıçdaroğlu köylüyü küçümsedi! Kılıçdaroğlu ne yapmaya çalışıyor?
Seçimin kaybedeni olan Kemal Kılıçdaroğlu geçtiğimiz günlerde çıktığı bir TV kanalında yenilginin faturasını köylüye kesti. Kılıçdaroğlu, "Biz köy, kasaba, beldede kaybettik, şehirlerde kazandık. Kırsalda ayda 500 lira verdiğinizde zaten harcayacak yer yok." dedi. “Helalleşme” diye yola çıkan, 6 milyon seçmenin iradesini yok sayan Kılıçdaroğlu’nun ayrıştırıcı dili tepki çekti. Gelişmeleri A Haber canlı yayınına katılan kamuoyu araştırmacısı Hilmi Daşdemir ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Şahin değerlendirdi.
CHP Genel Başkanı ve HDP destekli 7'li koalisyonun cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, 28 Mayıs'ta gerçekleştirilen 2. tur cumhurbaşkanlığı seçimleri kaybetmesine ilişkin yaptığı açıklamalar tepki çekti. Sözcü TV'de katıldığı programda Kılıçdaroğlu, seçimleri kaybetmesinin nedeninin köylü kesimden oy alamaması olduğunu belirterek "Kentlerde oturan insanların tamamı demokrasiden yana oy kullandı. Okuyan, tartışan, özgürlükçü, kentli dediğimiz kitle yüzde 51 oranında Kılıçdaroğlu demiş" diye konuştu.
Köylünün enflasyon diye bir derdinin olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, "Ayda 500 lira verdiğinizde zaten harcayacak yer yok, köyde nerede harcayacak para" sözleriyle seçim sonucunu analiz etmeye kalktı ancak Kemal Kılıçdaroğlu'na sert tepkiler geldi. Başkan Erdoğan burada CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Anadolu insanını hor gören 'kırsal kesim' açıklamalarına sert tepki gösterdi. Erdoğan "Gazi Mustafa Kemal 'Köylü milletin efendisidir' demedi mi? CHP bu siyasetle iktidar yüzü göremez" dedi.
Peki Kılıçdaroğlu ne yapmaya çalışıyor? CHP neden seçmeni küçüksüyor? CHP'de yapısal değişim mümkün mü? Gelişmeleri A Haber canlı yayınına katılan kamuoyu araştırmacısı Hilmi Daşdemir ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Şahin yorumladı.
Prof. Dr. Mehmet Şahin'in açıklamaları:
"Ben bilindiği gibi iki depremin merkezi olan Kahramanmaraş'ın vekiliyim. 14 Mayıs'tan sonra da biliyorsunuz depremzedeleri aşağılamaya kalktılar. Onlara karşı da benzer bir tavır ortaya koymuşlardı. Türk milleti ve depremzede bölgesindeki vatandaşlarımız da buna gereken cevabı sandıkta verdiler.
Hala o kadar yenilgiden sonra "12 seçim kaybediyorsunuz" ama hala seçimi niye kaybettiğiniz anlamıyorsunuz. Yani seçime Türkiye'de giriyorsunuz. Burada oy kullananlar Türk milletinin fertleridir. Ama siz hala kalkıp bu milletin bir kesimini köylülerle ilgili kesimi aşağı görüyorsunuz. Ama hala kalkıp bir "özür dileme" ya da "yanlış anlaşıldık" tarzı bir ifade bile kullanmadılar. Bunlar Anadolu'yu zerre anlamamışlar. Bu milletin hassasiyetini, sandığa giderken nelere önem verdiğini anlamamışlar ve bu konuda en ufak bir fikir yürütmemişler. Tarihi 14 Mayıs 1950 seçiminden beri tek başına iktidar olamamak CHP'ye hiçbir şey öğretmemiş.
Yine 14 Mayıs yine seçim ve yine hiçbir şey öğrenmediler. "Köylü milletin efendisidir" sözünü slogan olarak kullanmışlar ama anlamamışlar. Ben CHP'nin bir 70 yıl daha tek başlarına iktidar göreceğini sanmıyorum. CHP Türk milletini tanımıyor. Açıklamalar bunu gösteriyor. CHP içerisinde kimse değişim beklemesin. CHP'de her seçimden sonra yaşanan şeyler yine aynı şekilde yaşanıyor."
Kamuoyu araştırmacısı Hilmi Daşdemir'in sözleri:
"CHP'de delege yapısı itibarıyla koltuk değişimi yaşanması pek mümkün görünmüyor. Bu konular güçlü şekilde konuşulmaya başlandıktan sonra da bunun önünde kimse duramaz. Kılıçdaroğlu'nun kendi yerini korumak için dışarıdan getirdiği isimler oldu. Bunlardan biri Mansur Yavaş'tır. Yavaş zamanında MHP'yi CHP'ye benzemekle suçlamıştı. Mansur Yavaş bile şu an CHP Genel Başkanlığı'na aday durumda. Böyle bir çalışma içerisinde olduğunu görüyoruz.
Ekrem İmamoğlu, Kılıçdaroğlu olmasaydı İBB Başkanı adayı olabilir miydi? Mansur Yavaş'ta da bu durum söz konusu. Bunlar birtakım çevreler tarafından Kılıçdaroğlu'nun kulağına fısıldanan isimlerdi. İşte bu çevreler Kılıçdaroğlu ile bu işin olmayacağını görerek başka senaryoyu devreye soktu.
Kılıçdaroğlu 12 seçimdir hep yeniliyor ancak ilk kez biz bu sesleri duyuyoruz. Değişim kaçınılmaz olarak önümüzde duruyor. Kılıçdaroğlu'nun özellikle Aleviler üzerinden yaptığı bir kurgu var. Bu kurgunun da bundan sonra ne kadar gerçekçi olduğunu göreceğiz. Güçlü zamanında nasıl Deniz Baykal partiden uzaklaştırıldıysa Kemal Kılıçdaroğlu için de yeni Genel Başkanlık yükleniyor diyebiliriz."