Başörtüsüne anayasal güvence! Adalet Bakanı Bekir Bozdağ A Haber’de
Başörtüsüne anayasal güvence geliyor. AK Parti siyasi partilere ziyarete başladı. Öte yandan CHP’nin mahkemeye saldırısı gündemin öne çıkan başlıklarından bir tanesi. A Haber Ankara Temsilcisi Murat Akgün'ün konuğu olan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ canlı yayında önemli açıklamalarda bulundu.
Başörtüsüne anayasal güvence için hazırlanan teklif için AK Parti siyasi parti ziyaretlerine başladı. Eğer Meclis'te yeterli çoğunluk sağlanmazsa referandum seçeneği masada olacak. Öte yandan CHP'li vekillerin Yalova'da mahkeme heyetine saldırısı gündemdeki sıcak yerini koruyor.
Gelişmeleri A Haber Ankara Temsilcisi Murat Akgün'ün konuğu olan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ canlı yayında değerlendirdi. Eğer yeterli çoğunluk sağlanmazsa izlenecek yollara dair açıklamalarda bulundu.
Bekir Bozdağ'ın öne çıkan sözleri:
Dün Meclis'te grubu bulunan siyasi partilerimizle görüşmelerimiz oldu. Görüşmelere MHP ile başladık ve İYİ Parti ile bitirdik. Görüşmeler sırasında biz bugüne kadar anayasa değişikliği konusunda yaptığımız hazırlıklar hakkında grupları bilgilendirdik. Yapılacak çalışmanın genel çerçevesini gruplarla paylaştık. Kendilerinin tutumların ve görüşlerini öğrenmek istedik. Onlara bir teklif metni ile gitmedik. Yazılı bir metin götürmeyi etik bulmadık. Bir metin hazırlığı yaptık ama parlamentoda grubu olan partilerimizin önerilerini alarak şekillendirip nihayi halini verdikten sonra Meclis'e sevk edelim istedik. Büyük bir uzlaşmayı hazırlık aşamasında dile getirelim Görüşmeler sırasında MHP desteğini açık şekilde gösterdi.
Zaten bir hazırlıkları MHP ile birlikte yaptık. CHP hazırlık çalışmalarına katkı vermeyeceğini ifade etti. CHP anayasa değişikliğine sıcak bakmadıklarını söylediler. Teklif son haliyle ortaya çıktıktan sonra partiyle ve yetkili organlarla tekrar değerlendireceklerini belirttiler. Ama genel itibariyle hazırlıklara destek vermeyeceklerini açık açık ifade ettiler. HDP başörtüsü konusunda destek olabileceğini ama aile kısmında değerlendirmeler yapacaklarını ifade etti. HDP referandum konusunda karşı olduklarını söylediler. HDP'de olumlu bir hava gördüğümü ifade etmek isterim. İYİ Parti'de somut bir metin üzerinde konuşmanın daha iyi olacağını belirttiler. Bu teklif parlamentoya geldikten sonra CHP'nin tutumundan bağımsız olarak söylüyorum diğer partilerle olumlu bir iklim oluşma ihtimalini yüksek gördüm.
BAŞÖRTÜSÜ TEKLİFİ NASIL OLACAK?
Düzenleme tüm kadınları kapsayacak. Başı açık ve kapalı gibi bir ayrım olmayacak. Başı açık başı kapalı ayrımı olmayacak. basit çoğunlukluklarla Türkiye'nin yıllarca acısını ödediği bir konunun yeniden Türkiye'nin önüne gelmesi mümkündür. Ama nitelikli çoğunlukla bu konu Türkiye'nin gündeminden kalıcı bir şekilde çıkacaktır. Çok açık, net ifade ediyoruz. Diyoruz ki temel hak ve hürriyetleri Türk vatandaşları özgürce kullanacak. Kadınlar, başı açık olsun, başı örtülü olsun, bunların arasında hiçbir ayrım yapılamayacaktır. Vatandaşlar arasında, kadınlarımız arasında hizmetlerden yararlanma konusunda kamu da, özel kesim de herhangi bir ayrımcılık yapamayacaktır. Yapması anayasal bir biçimde engellenmektedir. Hem yasama hem de yürütme organı anayasanın sağlayacağı bu güvenceden hareketle vatandaşlarımızın özgürce sunulan mal ve hizmetlerden yararlanmasını kim engelliyorsa onun karşısında duracak. Bunun karşısında da hukuki yaptırımlar da kendisini gösterecek.
EVLİLİK BİRLİĞİNİ ANAYASAYA KOYUYORUZ
Kadınla erkek arasında kurulacağını anayasaya koyuyoruz. Evlilik birliğinin, kadınla erkek arasında kurulacağını çok net bir şekilde, tartışmadan uzak anayasamıza koyuyoruz. Aileyi tehlike, tehdit ve saldırı altında gören bazı ülkelerin de bu konuda değişiklikler yapıyor. Anayasa değişikliğinin referanduma gidebilmesi için en az 360 çoğunluğa ihtiyaç var. Biz mümkün olan en büyük uzlaşma ile bunu yapmak istiyoruz. Esasında referanduma gitmeden büyük bir uzlaşmanın parlamento çatısı altında olması ve bununla birlikte anayasa değişikliğinin gerçekleşmesinden yanayız.
Şu anda Cumhur İttifakı olarak bizim oylarımız 360'ı bulan bir çoğunluğa sahip değil. Yani referanduma gidecek bir çoğunluk Cumhur İttifakı'nda yok. Diğer partilerin katkısı olmadan bunun referanduma gitme ihtimali de matematiksel olarak gözükmüyor ama ben inanıyorum ki bu teklif, kamuoyunun gündemine aleni olarak çıktıktan sonra partiler bu teklife destek verecekler ve bu Mecliste bir uzlaşmayla çıkacaktır. Çünkü herkes artık bu konunun Türkiye'de sorun olmaktan çıktığını kabul ediyor. Tek endişe, acaba yeniden soruna dönüşebilir mi, dönüştürülebilir mi? Kimse de yeniden soruna dönüşmesini de dönüştürülebilmesini de istemiyor. Onun için de anayasal teminat bunu sağlayacak ve bu, konuyu artık siyasetin de Türk toplumunun da herkesin ve her kesimin de gündeminden çıkaracak yegane şeydir.
Düşüncemiz, parlamentoda grubu bulunan partilerimiz, grubu olmayan partilerimizin de büyük bir uzlaşma içerisinde bu anayasa değişikliğini parlamento çatısı altında kabulden yanadır ama referandumdan başka bir çare bırakılmazsa o zaman Türkiye referandumu görebilir. Yoksa bizim öncelikli tercihimiz referandum değil, zaten bizim böyle bir sayımız da yok. Bu sayı ancak muhalefet partilerinin mümkün olan bir sayı. Hani bazıları şunu yapıyor, 'İşte AK Parti, Cumhur İttifakı referanduma götürecek bunu.' Biz hangi sayıyla bunu referanduma götüreceğiz? Rakam ortada. Referandumla eğer Türkiye karşı karşıya kalırsa bu diğer partilerimizin de buna vereceği destekle ancak mümkün olabilir. Onun için diyoruz ki referandumla Türkiye karşı karşıya kalmadan, grupta Cumhurbaşkanı'mızın açıkladığı gibi büyük bir uzlaşma sağlanmak suretiyle bu konunun parlamentoda çözülmesi esastır. Biz umuyoruz ki parlamentoda çözülecektir bu konu.
"CHP'LİLERİN YAPTIĞI BASKINDIR"
Yargı yetkisi bağımsız ve tarafsız mahkemelerde kullanılır. Hakimler görevlerini anayasa kanun ve hukuka bağlı vicdani kanaatle yerine getirirler. Hiç kimse hakimlere savcılara emir ve talimat veremez. Tavsiye ve telkinde bulunamaz. Yargıda olan bir konuda yetkisini kullanmasına ilişkin Meclis'te bile görüşme yapılamaz ki yargı baskıdan uzak endişeden uzak çok rahat bir biçimde görevini yapsın diye.
Yalova'da yapılan yargılama sırasında şahit olduğumuz şey anayasada ifadesini bulan hukuk devleti ve yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile ilgili bütün ilkeleri ayaklar altına alan bir hadisedir. Bir defa CHP'lilerin yaptığı şey mahkemeye baskın vermektir. Adeta basıyorlar parmak sallıyorlar mahkeme heyetine, onlara tehditler savuruyorlar. Yetmiyor hakaret edenleri var. Ve orada yargı görevi yapanları aleni bir şekilde etkileme suçu dahil adil yargılamayı etkilemeyi teşebbüs dahil hakaret dahil pek çok da kanunlarımızda suç olarak tarif edilen fiilleri de işliyorlar. Bir defa bunu buradan bir kez daha kınadığımı ifade etmek isterim. Koca koca vekiller mahkeme basar mı? Hakimi savcıyı tehdit eder mi? Hukuk devleti buna rıza gösterir mi? Ben beklerdim ki CHP disiplin kurulu gerekli süreçleri başlatsın bu haksızlığı hukuksuzluğu keyfiliği yapanlar hakkında disiplin hükümlerini uygulasın ya da Meclis grubu gereğini yapsın ya da genel başkan düzeyinde bunlara karşı sizin yaptığınız haddini bilmezliktir hukuk tanımazlıktır hukuk devletini çiğnemektir ne demek hakime parmak sallamak tehdit etmek saldırmak mahkeme basmak bu kabul edilebilir mi? Bütün bunların hepsini reddediyoruz, kabul edilemez şeylerdir.
Bu olaylar suç olarak tanımlandığı için Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı konu ile ilgili tahkikat başlattı. Ancak milletvekilleri hakkında soruşturma yapma yetkisi Ankara Cumhuriyet Başsavcılığında olduğu için Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı yetkisizlik kararı vererek dosyayı Ankara'ya gönderdi. Bundan sonraki süreçte yasaların emrettiği şekilde gereğine tevessül edecektir.
Türk yargısına dönük bu aleni saldırı karşısında Meclis'imizin de duyarsız kalmayacağına ben yürekten inanıyorum. Bu sürecin sağlıklı bir şekilde işlemesi bakımından Meclis'imizin de yargıya sahip çıkacağını umuyorum ve buradan da sahip çıkmaya davet ettiğimi ifade etmek istiyorum.
KILIÇDAROĞLU'NUN UYUŞTURUCU İDDİASI! UYUŞTURUCU SUÇLARINDA CEZA NE?
Sayın Kılıçdaroğlu devlete, hükümete ve kolluk kuvvetlerine iftira atmaktadır. Elinde belge varsa çık ortaya koy. Ana muhalefetin başındaki genel başkana bunlar yakışmaz. Kimler onlar bilmiyorum. Sonuçta bunlar bir laf söylenirken, bu lafın karşılığı nedir? Türkiye'de buna kim inanır? Bu söyledikleri Türkiye'nin aleyhinedir. Birilerinin laflarıyla ağzından çıkan kulağı duymayacak cümleler kurmak bir ana muhalefetin başındaki genel başkana yakışmaz. Ben de bilmiyorum kimler onlar. Hamburgercide konuştukları mı yoksa tost yedikleri bilemem ben onu. Ama sonuçta bunlar bir laf söylenirken bu lafın karşılığı nedir Türkiye'de buna kim inanır devletin uyuşturucu ticareti yaptığını iddia etmek Türkiye'ye uluslararası alanda da mahkum edecek bir beyandır. Türkiye'nin aleyhinde konuşuyor ve ihbar ediyor Türkiye'yi. Uyuşturucu suçuna verilen cezaları artırdık. Uyuşturucu suçuna verilen cezayı 2 katına çıkardık.
KILIÇDAROĞLU İFTİRA ATMAKTADIR
Bazıları soru sorarak bazıları iddia ederek iftira atıyor Kolluk güçlerimize ve yargımıza çok net bir şekilde iftira etmiştir. Konuya yargıya intikal ettiğinde ıspat hakkı da var. Elinde bilgi, belge ne varsa ortaya koymalıdır. Buradan hodrimeydan diyorum. İddia ede ede iftira etmek büyük bir suçtur. Bazıları soru sorarak, bazıları iddia ederek, bazıları da hüküm cümlesi kurarak iftira ediyor. İftia etmek bizim hukukumuzda çok net şekilde suçtur.
YARGIDA FETÖ İLE MÜCADELE
Geçtiğimiz ay, Danıştay 5. Dairesi, FETÖ ile irtibat ve iltisaklı olduğu gerekçesiyle meslekten ihraç edilen 178 ismin mesleğe dönmelerine karar verdi. HSK, anında Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu'na başvururak kararı temyiz etti. Tabi yargı yetkisinin kullanılmasına ilişkin bir ifade kullanmam doğru olmaz. Yargının verdiği kararları herkesin eleştirme hakkı olduğu gibi benim de var. HSK verilen kararın yargı sürecini takip ediyor. Verilen karar temyiz edildi. Umarız ki Danıştay bu konuda dosya ve delilleri doğru değerlendirerek hakkaniyetli bir karar verecektir. FETÖ ile Türkiye etkin ve kararlı bir mücadele yürütüyor. FETÖ ile iltisaklı olan pek çok kişi kamudan uzaklaştırıldı. Ama bu tamamen bittiği anlamına gelmiyor. Çünkü tespit edilenler uzaklaştırıldı. FETÖ'nün binbir kılığa girme vasfı var. Farklı kılıklarda karşımıza çıkabiliyorlar. Bu konuda daha çok yol almamız gerektiğini düşünüyorum.
İZMİR'DEKİ HÜLYA ŞELLAVCI CİNAYETİ
(İzmir'de Hülya Şellavcı, 22 Ekim'de boşanmak istediği Kaffar Yeğin tarafından öldürüldü. İddiaya göre hakim zorlama hapsi verseydi bu cinayet yaşanmayacaktı. Avukatları da HSK'ya hakimi şikayet etti.) Bu konuyu basından duyduk. Avukatların başvurusu üzerine HSK inceleme ve soruşturma izni verdi. İlgililer hakkında disiplin hukuk çerçevesinde gerekli tahkikat yapılacaktır. Şu aşamada basına yansıyan kısımlar üzerinden bir değerlendirme yapmak doğru görmem. Ancak ortada cinayete kurban giden genceceik bir kadın var. Burada bir takım ciddi iddialar var. HSK vazifesi gereği bu iddiaları araştıracak. İddiaların doğruluğu halinde yasalarımızın emrettiği kurallar neyse onu uygulayacaktır.
İADESİ İSTENEN VE KIRMIZI BÜLTEN ÇIKARTILAN DİĞER KİŞİLER
- Todex kurucusu Faruk Fatih Özer ve Necip Hablemitoğlu suikastının bir numaralı şüphelisi Levent Göktaş'ın iade süreçleri ne aşamada?
Bunlarla ilgili kırmızı bülten var. Bildiğim kadarıyla birisi Bulgaristan diğeri Arnavutluk'ta bulunuyor. Her ikisi için oradaki iç hukuk işliyor. Bunlarla ilgili resmi kanallardan Türkiye zaten taleplerini her iki ülkeye de iletti. Orada da olumlu bir hava var. Benim de bakanlar düzeyinde bir görüşmem oldu Arnavutluk ile ve olumlu baktıklarını kendi yargı süreçlerinin işlediğini ve bunlar sonunda karar verileceğini ifade ettiler. Bu süreçler sonucunda umarız ki Türkiye'ye iadeleri konusunda kararlar çıkar.
İSVEÇ VE FİNLANDİYA'DAN İADE SÜRECİ
İsveç Başbakanı Sayın Cumhurbaşkanımızın daveti üzerine ülkemize gelecek. Bu konular orada da görüşülecek. Teröre destek noktasında Türkiye'nin terörle mücadelesine detsek olucu adımlar atarlarsa, Türkiye'ye silah ambargosu dahil yaptırımlar konusunu gözden geçirip geri adım atarlarsa NATO'ta tam üyelik sürecini nihayete erdirebiliriz.
İadeler konusunda şu ana kadar olumlu bir gelişme yok. Olumlu görüşmeler var. Kendilerine göre izahları var. Kendi değerlendirmeleri var. Bize iade edilmiş ne Finlandiya'dan ne de İsveç'ten herhangi bir kişi yok."
YENİ İNFAZ DÜZENLEMESİ
Cezasızlık algısını ortadan kaldıracak uygulamalar var.