Ukrayna Kiev’i nasıl savunuyor? Rus kuşatması kırılacak mı? Konvoy neden ilerlemiyor?
Rusya, Kiev’i almak için bastırıyor, dış mahallerde çatışmalar şiddetlendi. Bucha’dan kaçanlar İrpin yoluna akın etti. Ateşkes olan bölgede ise tahliyelerin gerçekleşmediği belirtildi. Peki Ukrayna’da gerçekten ateşkes mümkün mü? Ukrayna Kiev’i nasıl savunuyor? Rus kuşatması kırılacak mı? Konvoy neden ilerleniyorlar? Gelişmeleri A Haber canlı yayınına katılan Bahçeşehir Üniversite Öğretim Üyesi Abdullah Ağar değerlendirdi.
Abdullah Ağar'ın açıklamalarından öne çıkanlar:
"Kiev hem stratejik hem de siyasi bir alan. Onu ele geçirmek için ortaya koymuş olduğu etki bir kalbi vurmak gibi. Onu istediğin zaman sıkmak istediğin zaman serbest bırakmak gibi. Kiev ele geçirmekle belki bütün Ukrayna'nın ve Ukrayna üzerinde hesap yapanların durumu ele almış olacak.
Rusya, jeopolitik imparatorluğu için çok önemli bir hedef. Bu açıdan bakıldığı zaman oradaki hassasiyetlerle beraber en önemlisi demografik hassasiyet var. Orada bir yıkım yapması bir kültürü tanklarıyla füzeleriyle imha etmesi aynı zaman insanların ölmesi Slav hakları arasında yüzyıllara damgasını vuracak bir düşmanlığa sebebiyet verebilir.
Savaşın kendine özgü bir ritmi vardır. O ritim ateşkesi kabul etmez. Taraflar ateşkesi, askeri hassasiyetlerini ya da zafiyetlerini ortadan kaldırmak için kullanır. Siyaseti savaş alanındaki başarı için kullanırlar. Sahadaki bir askerin ateş etmesini engelleyemezsiniz.
Siyasi iradenin sahadaki savaş üzerinde tecelli etmesi zor bir durumdur. Şu anda siyaset konuşmuyor. Putin'in Donbass bölgesinin bağımsızlığını ilan etmesi ve kabul etmesi ve oraya askerini sokmasıyla siyasetin dili 2. plana gitti. Artık stratejinin dili konuşuyor. Artık bu noktada strateji üzerinden siyaseti tanımlamalıyız.
Bu savaş alanı dış etkileri çok açık. Jeopolitik etkilere ve müzakerelere açık. Burada müzakereler Belarus'ta gördüğünüz müzakereler değil. Büyükler hangi at pazarlığını yapıyor? O pazarlıkla ilgili bir anlaşma olursa bu savaş kendi ritminden çıkıp tansiyonu düşerek ateşkese doğru gider.
Biz bir ülkenin işgal edilmesine, haklarının elinden alınmasına karşıyız ama bir gerçek var. Putin'nin ordusunda taktiksel zafiyetler olabilir, uçakları ve helikopterleri düşebilir. Ama unutulmasın arkasında 17 milyon metrekare toprak ve onu destekleyecek 145 milyon insan var. İşte bu güce karşı, Ukrayna'nın mücadele etmesi mümkün değil.
Jeopolitik savaş, dünyanın en üst düzey akıllarının yaptığı savaştır, dolduruşa gelerek yapılan bir savaş yok burada. Bazen aptallık yapıyor gibi bir görüntü ortaya koyabilirler. Putin ve Biden yaptıkları açıklamalarla onlar gibi düşünmemizi istiyorlar. Biz burada gücün nasıl etki koyduğuna bakmalıyız. Onlar gibi düşünürsek bizi kandırırlar.
Bu savaşı bizim anlatmamız, ABD ve Ukrayna'nın anlatması ve Rusya'nın anlatması farklı bir durum. Burada gerçeğe en yakın olan tarafsız olan ve sahadan görev yapandır. Bizi kandırmalarına izin vermeyelim.
Burada jeopolitik savaşın fay hattı kırılıyor. Bu fay Atlantik'ten Pasifik'e ulaşıyor. Bununla ilgili yığınaklar yapıldı ve bu savaş 2000'li yıllarda ABD'nin terör diyerek Afganistan ve İşgal ederek başladı. Şu anda bu ana faylardan birinin kırılmasıyla karşı karşıyayız."