Başkan Erdoğan'ın adaylığı engellenmek mi isteniyor? İYİ Parti'de 'FETÖ’ itirafları! Millet İttifakı'nda 'isim' tartışması
Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın 2023 seçimlerinde aday olamayacağı iddia edildi. Kara propagandaya cevap gecikmedi. TBMM Başkanı Mustafa Şentop ve MHP lideri Devlet Bahçeli’den "Bu konuda engel yok" mesajı geldi. Öte yandan İYİ Parti'de 'FETÖ itirafı geldi. Vedat Yenerer, “Biz FETÖ'cü yakınları giremez dedik, hepsi girdi.” ifadelerini kullandı. Millet İttifakı’nda ise vekil paylaşımı ve isim tartışması çıktı. Gündemin öne çıkan başlıklarını A Haber canlı yayınına katılan BBP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Yelis, AK Parti Merkez Disiplin Kurulu Üyesi Dr. Mehmet Sarı ve Gazeteci Metin Özkan değerlendirdi.
Dr. Mehmet Sarı'nın açıklamalarından öne çıkanlar:
"Anayasa değişiklikleri geçmişe yürümez. Anayasa vermiş olduğu kararlarda da bunu açık şekilde vurgulamıştır. Ortada Anayasa düzenlemeleri yapıldıktan sonraki her tür hukuki düzlemdeki sonuç doğru. Anayasada yapılan 2017 değişikliğiyle birlikte 'Cumhurbaşkanı 2 defa aday olabilir' şeklinde ifade yer aldı. Fakat burada olağanüstü bir durum vardı.
Eğer Meclis tarafından bir seçim kararı alınırsa bu takdirde 3. kez aday olma imkanı söz konusu olacaktı. Düzenleme bu şekilde yapıldı. Eğer Meclis bu şekilde karar almaz da Cumhurbaşkanı bir karar alırsa bilindiği gibi Anayasa burada sınırları net şekilde tayin ediyor. Bunu da 2. dönemle sınırlamıştır.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 2017 değişikliği ile birlikte 2018'de aday olarak 1. hakkını kullanmıştı. 2023'te Anayasa'nın vermiş olduğu 2. hakkını kullanacaktır. Eğer 2028'de parlamento doğrudan seçim kararı alırsa bu takdirde de yine aday olmasının önünde bir engel yoktur. Burada düzenleme açıktır.
Burada maddeleri açık şekilde okuduğumuzda aday olmasının önünde hukuki bir engel yoktur. Ama burada yargı içerisinde geçmişte yaptıkları gibi hukukun dışına çıkacak yol ve yöntemleri arayıp hukuk düzleminde karşılığı olmayan içtihatlarla bu süreci kapatmaya kalkışıyorlar. Yargı içerisinde tüm toplum vicdanını örseleyecek girişimler, engellemeler oluşturma çabaları olacaksa bunlar Türkiye'deki demokratik düzeni ve anayasal düzene açık bir müdahale alanı olduğunu ifade edeyim.
Anayasada düzenlemeler yapıldığı tarihten sonra hüküm ifade eder. Geçmişe hüküm doğurmaz. 2001'de Kemal Derviş'in Türkiye'ye dayattığı Anayasa değişikliklerini gayet iyi biliyoruz. Yeni sistemi nasıl topluma angaje ettiklerini biliyoruz. Anayasa değişiklikleri geçmişe yürümez."
BBP Gelen Başkan Yardımcısı Ahmet Yelis'in sözleri:
"Millet İttifakı öyle görülüyor ki bir türlü çıkış bulamıyor. Bulamadığı çıkışlarda gerek emperyal devletlerden yardım istiyor. Gerek Cumhur İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayının aday olamayacağı noktasında tezler üretiyor. Gerekse de kendi içerisindeki uyumsuzlukları giderebilmek için çeşitli yollara başvuruyor.
Dünyada artık yeni bir sisteme geçildi. Bu sistemde tecrit savaşları üzerinden yarışlar yapılmakta. Türkiye'de de bu tecrit savaşlarının uzantısı muhalefet üzerinden yapılıyor. Muhalefet sürekli olarak Cumhur İttifakı'nın adayları ve Cumhur İttifakı'nın partileri üzerinde bir algı oluşturma gayreti içerisine girmiş vaziyette. Bu yaptıkları çalışmalar yetmediği zaman da bazen İngiliz konsolosundan elçisinden Amerikan elçilerinden de istişare yollarıyla ya da görüntü verme noktasında da yardım, medet umar noktaya kadar gelmiş vaziyetteler.
Millet İttifakı bırakın ekonomik alanda, uluslararası ilişkilerde, milletin derdine derman olacak herhangi bir noktada ortaya bir proje koymayı daha masada nasıl oturacaklarına enine mi boyuna mı boy sırasına göre mi henüz daha bu safhayı aşabilmiş değil."
Gazeteci Metin Özkan'ın öne çıkan ifadeleri
"Yaklaşık 2 yıldır erken seçim diye bir şarkı dinliyoruz. Millet İttifakı'nın hep birlikte bestelediği bir şarkı. Erken seçim istiyorsanız bu en doğal hakkınız gayet normal böyle bir talepte bulunmanız. Ama Millet İttifakı'nın erken seçilecek adayının hala ortada olmadığı ittifak ortaklarının belirginleşmediği, kendi içlerinde bir uyum sağlayamadığı bir süreçte vatandaş bunu samimi bulmuyor. Bu sebepten dolayı da Cumhur İttifakı'nın adayı ve Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bugün bu kadar saldırıya rağmen hala kendisiyle yarışıyor.
Kimi çıkarırlarsa çıkarsınlar bunlar hala masada nasıl oturacağız, ittifakta kim olacak, kimin üstünü örteceğiz, kimin üstünü açacağız kavgalarıyla devam ettiği sürece vatandaş diyor ki arkadaş siz daha kendi içinizde uyum sağlayamamışsınız bu ülkeyi nasıl birlik ve beraberlik içinde yöneteceksiniz. Siz kendi içinizde birlik olamamışsınız. Matematiksel olarak 2 artı 2 eşittir 4 ediyor. Bunu Millet İttifakı 5'e çıkarmaya çalışıyor.
En sonunda da Vedat Yenerer. Bunların 3 tanesi Genel Başkan Yardımcısı, 5 tanesi parti kurucusu. Bunların hepsi bu partiden ayrılırken istifa gerekçelerinin içinde bu aynen Vedat Yenerer'in söylediği şifreler var."