İBB'de işçilerin emek ve ekmek mücadelesi! İşten çıkarılan işçiler A Haber’de anlattı: Bu nasıl liyakat anlayışıdır?
CHP'li belediyelerde liyakat tartışması sürüyor. Çalışanlar neden işten çıkarıldı? Yerlerine kimler nasıl alındı? Belediyelerde yaşananların arka planını işten çıkarılan işçiler A Haber'de anlattı.
Seçim zamanı "namus sözü" verip işçilerin ekmeğiyle oynayan İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetimi işçi kıyımlarını sürdürüyor. İBB işten çıkardığı işçilerin yerini ise terörle iltisaklı kişilerle dolduruyor.
CHP'li belediyelerde liyakat tartışması ise sürüyor. Peki çalışanlar neden işten çıkarıldı? Yerlerine kimler nasıl alındı? Belediyelerde yaşananların arka planını işten çıkarılan işçiler A Haber'de anlattı.
İşte o açıklamalardan satır başları;
BU NASIL LİYAKAT ANLAYIŞI?
İBB'deki yaşanan süreçte mağdur olan işçi Muhammed Erkalp: Liyakat diye bir şey aranmıyor. Bizden giden arkadaşların şeflikleri alınıyor. Ancak yeni gelen personel direk dışarıdan şef olarak geliyorlar. Hep mobbing uyguladılar.
Teknik personelleri gönderip, işten anlamayan onlarca kişiyi işe aldılar. Bu nasıl liyakat anlayışıdır?
"MAKAM ARABASI BEĞENDİREMEDİK"
İşten çıkarılan bir diğer işçi: Yazı işlerini idari işlere bağlayarak idari işler şefliği verdiler bana. O süreçte de tamamen aracı zimmetleme cep telefonunu zimmetleme, personellerin işe girişleriyle tamamen siz ilgilenirsiniz. En çok takıldığım ve üzüldüğüm şey normalde bizdeki makam arabalarımız eskiydi. Yeni gelen arkadaşlara araba beğendiremiyorduk. İdari işler şefiyim ben orada. CHP geldikten sonra yeni atadıkları müdürlere makam arabası beğendiremiyorduk.
"KENDİ CEBİMDEN MASKE ALDIM..."
Bir kutu maske aldım kendi cebimden, şirket parasına yansıtmadan dezenfektana gidecek ekip vardı maske lazımdı 25'e 2'den savunma aldılar tazminatsız kovmak için. Kovarken küçülmeye gidiyoruz dediler.
İFTİRA ATANLARA O MADDEYİ UYGULAYIN!
- Akşam oldu beni arıyor yarın bizim adamlarımız gelecek bir sözleşme var imzalayacaksın dediler. Neyin sözleşmesi gönderin dedim. Getirdiler. Verin okuyayım dedim hayır dedi okumadan ben sana okurum dedi. İmza atmayacağım dedim. Ondan sonra şefi aradı tutanak yazın ona dedi. 29'uncu maddeden atacaklardı. 2 gün sonra mesaj geldi. Kötü niyet ve ahlaksızlıkla sen kimsin ki beni bunla suçluyorsun? O maddeyi iftira atan adamlarına uygulamamız lazımdı.