Muhalefet küfür dilinde neden ısrar ediyor? Kılıçdaroğlu'nun kafasındaki aday Gül mü?
Meclis’te CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun tepki çeken el hareketindeki amacı ne? ABD Ankara Büyükelçisi Akşener ve Kılıçdaroğlu'nu neden ziyaret etti? ABD elçisi muhalefete aday olarak Kemal Dervişi mi önerdi? CHP ve İYİ Parti'de adaylık krizi mi yaşanıyor? Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş Mersin mitingine neden çağrılmadı? Kılıçdaroğlu'nun kafasındaki aday Gül mü? Gündemin öne çıkan konularını A Haber canlı yayınına katılan AK Parti Merkez Disiplin Kurulu Üyesi avukat Mehmet Sarı, Kamuoyu araştırmacısı İhsan Aktaş ve Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Zakir Avşar değerlendirdi.
- Özel Haber
- Giriş Tarihi: 07.12.2021 | 13:11
- Güncelleme Tarihi: 07.12.2021 | 13:16
AK Parti Merkez Disiplin Kurulu Üyesi avukat Mehmet Sarı'nın açıklamaları:
"Kemal bey gündem olup konuşulmak istiyor. Bunu da bu tür absürt çıkışlarla yapıyor. Normal şartlarda TBBM de çok alışılagelmiş bir hareket değil. İşin esası siyasi partilerin doğrudan rakiplerini muhatap alıp onların zafiyetlerini dile getirerek siyaset yapar.
Bütçe görüşmelerinde genel başkanların konuşmaları da bir nevi muhasebe yılıdır. Burada Kemal beyin yapmış olduğu millete karşı hareket doğrudan bilinçli seçilmiş ve gündem olmak için yapılmış bir harekettir. Bu olay açıkça Kemal beyin şirazesinin kaydığını ve millet ittifakını yönetememe sorununun olduğunu gösterir.
Bakın bu millet bu hareketi haketmiyor, esasen böyle bir ana muhalefeti de hak etmiyor. Kaldı ki kendisi zaten CHP'nin Genel Başkanlığı'na gelmesi de herkesin hatırlayacağı gibi başka absürt olaylara dayanıyor."
Zakir Avşar'ın canlı yayında öne çıkan sözler:
"Kemal Kılıçdaroğlu'nun son zamanlarda çok ciddi öfke kontrolü problemi var. Bazı tutum ve davranışlarında gayri şuur hareketler gösterebiliyor. Bunun en uç örneği de yaptığı el hareketidir. Vücut dilini ve ağzından çıkanı kontrol edemiyor.
Bu hareket maalesef milletin karşında oldu. Bürokraside ve siyasette bulunan bir isme yakışmayan bir hareket. Bu hareket kendi kamuoyunda da çok ciddi bir karşılık bulmadı. Bunu savunma içinde Özgür Özel ilginç bir yola başvurdu.
TÜİK'e karşı yapılan harekette Kemal Kılıçdaroğlu'na yakışan bir tutum ve davranış değildir. Siyasetçinin muhatabı siyasetçidir. Oradaki kamu görevlisine, memura karşı bir linç operasyonu yapmak ana muhalefetin yapacağı bir iş değildir. Öfkesi Kemal Kılıçdaroğlu'nun düşünce süreçlerini çok etkiliyor. Kafanızın uyuşmadığı durumlarda oralar gidilip basılamaz. Bu çıkışların sebebi adaylık olabilir. Ancak İYİ Parti onun adaylığını yanaşmıyor."
Kamuoyu araştırmacısı İhsan Aktaş'ın canlı yayında şöyle konuştu:
"Kemal Kılıçdaroğlu'nun ne yaptığını bir kıymeti yok. Eski bütçe konuşmalarında nükteler olurdu, zeka olurdu ve millet zevkle izlerdi fakat bugüne geldiğimizde durum ve yapılan hareket ortada. AK Parti bütçe konusunda yatırım, istihdam ve yardımlar konusunda gerçek bir rasyonalite ortaya koydu. CHP ise enerjisini polemikten alıyor. AK Parti ise gücünü üretimden yatırımdan ve vatandaştan alıyor.
CHP özellikle pandemiyle beraber çok yüksek şiddet dili kullanarak sürekli hükümetin üzerine ağır ithamlarla gitti ve kendini tartıştırdı. AK Parti, muhalefetin hezeyanlarına takılmak yerine ne yaptığını anlatmayı sürdürmeli."