Pakistan’ın Kabil Büyükelçisi Masur Ahmet Han A Haber’e konuştu: Afganistan’da öncelik insani durum olmalı
Afganistan'da, 20 yıllık ABD işgalinin sona ermesinin ardından yeni bir dönem başladı. Peki Taliban'ın açıkladığı geçici hükümetle birlikte bölgeyi neler bekliyor? Pakistan'ın Kabil Büyükelçisi Mansur Ahmed Han A Haber'e özel açıklamalarda bulundu. Mansur Ahmet Han, “Taliban politik çerçevede hareket etmeli. Türkiye’nin rolü istikrar için önem taşıyor. Afganistan’da öncelik insani durum olmalı.” ifadelerini kullandı.
Taliban, 20 yılın ardından Afganistan'da yönetimi ele geçirdi. Peki bundan sonra Afganistan'ı nasıl bir süreç bekliyor? Taliban, nasıl bir politika izleyecek? Bölge ülkelerinin yaklaşımı nasıl olacak? Pakistan'ın Afganistan Büyükelçisi Mansoor Ahmad Khan (Mansur Ahmet Han) A Haber'e özel açıklamalarda bulundu.
Soru: Şu anda Afganistan'da gelinen son noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Cevap: Afganistan'da geçtiğimiz 40 yılda yaşanan savaş ve devam eden karışıklıklar hakkında kısa bir tarihçe verecek olursam, karışıklıklara son vermek ve barışçıl bir diyalog için uzun süredir devam eden bir çaba var. Çünkü artık bu çatışmaya askeri bir çözüm bulunmadığı, uzun yıllardır uluslararası çapta kabul görmektedir. Şimdi, ülkenin siyasi bir hükümete, uzun vadeli barış, istikrar ve siyasi bir çözüme doğru ilerlemesi için çabalar sürüyor. geçici hükümet, son birkaç gün içinde faaliyet göstermeye başladı. Ancak yeni yönetimle birlikte, yaklaşan insani durumla ilgili angajmanın nasıl gerçekleşeceği konusunda uğraşmamız gerekiyor. Ve umarım bu çabalar, gelecekteki süreç içerisinde Afgan toplumunun, yeni kurulan hükümette, tüm kesimlerin katılımına yol açar, böylece Afganistan'a uzun vadeli barış ve istikrar döner.
Soru: Peki bundan sonra Afganistan'ı nasıl bir süreç bekliyor? Pakistan, Taliban'ı tanıyacak mı?
Cevap: Öncelikle Afganistan'ın komşuları ve uluslararası topluluklar, Taliban ile olan ilişkileri gözden geçirecek. Afganistan'ın 6 komşusu, dışişleri bakanları seviyesinde sanal bir oturumda 8 eylülde görüştü. Afganistan'a, durumun normalleşmesi açısından yardım etmek için insani anlaşmalara devam etmeyi kabul ettiler. Elbette uluslararası norm ve standartlarda olması gereken siyasi süreçte ilerlemek için, bunun kapsayıcı olması gerekir. insani meseleler, insan hakları ve uluslararası normlara saygı gösterilmeli. Bence, Afganistan'ın kendisinin, Afganistan komşularının ve uluslararası toplumun ilk odak noktası, Afgan halkının ihtiyaçlarını nasıl karşılanacağı ve durumun normalleşmesine nasıl yardımcı olunacağı konusunda Afgan hükümetiyle ilişki kurarak insani krizin güvence altına alınması olmalıdır.
Soru: Taliban ile birlikte Afganistan'da yeni bir dönem başladı. Peki bu yeni dönemde, iki ülke arasındaki ilişkiler nasıl şekillenecek?
Cevap: Pakistan'ın, Afganistan ile tarih boyunca çok önemli bir ilişkisi vardır. 2600 kilometrelik çok uzun bir sınırımız vardır. İnsanların sosyal, kültürel ve ekonomik bağları derin köklere sahiptir. Gördük ki, eğer Afganistan'da istikrar varsa, Pakistan'da da vardır. Eğer, Afganistan'da istikrar yoksa ya da savaş varsa bunun acısını Pakistan çeker. Afganistan'da 20 yıldır yaşanan savaşın bir sonucu olarak Afganistan ciddi acılar çekmiştir. Aynı zamanda, Pakistan da aynı derecede acı çekmiştir. Dolayısıyla, Afganistan'da barış ve istikrarın sağlanması için Afganistan ile düzgün bir denklemin olması bizim çıkarımıza olacaktır. Şimdi bu angajmanın nasıl olacağına gelince; biz de komşuların bir parçasıyız, komşular arasında mekanizm kurduk ve aynı zamanda uluslararası toplumun bir parçasıyız. Bu nedenle, barış sürecinde uluslararası toplum aracılığıyla ilerlediğimiz için, Afganistan'daki yeni siyasi düzen ve Afganistan'da gelecekteki hükümetlerle olan ilişkimizin yapıcı kalmasını da sağlıyoruz.
Soru: Türkiye'nin geçmişten günümüze bölgede üslendiği rolü nasıl değerlendirirsiniz? Türk askeri Afganistan'da önemli roller üslendi. Şimdi de, Kabil havalimanının güvenliğini sağlama konusunda önemli görüşmeler yürütülüyor.
Cevap: Türkiye, son 2 yıldır orada olan barış süreci boyunca, Afganistan'da barış ve istikrar çabalarına çok yapıcı bir şekilde dahil oldu. Ayrıca siyasi bir süreç yoluyla Afganistan'a kalıcı barış getirmek için Doha'daki Taliban liderliğiyle de temas kurdu. Türkiye, ayrıca Kabil'de güvenliğin sağlanması ve özellikle Kabil Havalimanı'nın güvenliğinin sağlanması açısından önemli bir rol oynamıştır. Mevcut aşamada Türkiye, aynı zamanda, Kabil ve Afganistan'ın dünyanın geri kalanıyla uluslararası bağlantı amacıyla, Kabul Havalimanı'nın tekrar faaliyete geçmesini sağlamak için Katar hükümeti ile koordineli olarak çalışıyor. Türkiye'nin yönetimini başka birçok yönden de bekliyoruz. Ayrıca, kalkınma ihtiyaçlarına katılım açısından bölgesel bağlantı sağlamak ve Afganistan'ın Güney Asya ve Orta Asya Cumhuriyetleri'yle bölgesel bağlantısını teşvik etmek açısından durumun normalleşmesini bekliyoruz. Türkiye'nin yönetimi, Afganistan'daki istikrarın geleceği açısından çok önem arz ediyor.
Soru: Pakistan, Taliban'dan bundan sonraki süreç için ne bekliyor? Sizce hangi adımlar atılmalı?
Cevap: Bizim Taliban'a ve diğer tüm politik taraflara tavsiyemiz, politik çerçevede hareket etmeleridir. Taliban hükümet kurdu. Bizim bakış açımızdan, Taliban kendileri dışındaki kişileri de politika sürecine dahil etmelidir. Umuyoruz ki, amaç doğrultusunda önümüzdeki seneler içerisinde devam edecek olan bir istikrarın sağlanmasıdır.
Soru: Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Cevap: Çok teşekkür ederim. Eklemek isterim ki, Pakistan'ın isteği sürecek olan bir barıştır. Eğer Afganistan'da savaş, karışıklık ya da istikrarsızlık olursa, bölgemiz bundan zarar görecektir ve Pakistan bundan etkilenen ilk ülke olacaktır. Eğer Afganistan'da barış, istikrar ve normalleşme olursa ülke bundan faydalanacaktır. Ayrıca, diğer ülkeler de bundan yarar görecektir. Pakistan, bu durumdan en çok yarar gören ülkelerden biri olacaktır.