Alfa Romeo Giulia ve Stelvio 2017’de Türkiye yollarında olacak

Tofaş Üst Yöneticisi (CEO) Cengiz Eroldu ve Alfa Romeo Marka Direktörü Türker Gürtekin'in ev sahipliğinde, İtalya'nın Milano şehrinde bulunan Alfa Romeo Tarihi Müzesi'ne otomotiv editörlerinin katılımıyla bir gezi düzenlendi. Gezide Alfa Romeo Giulia'nın test sürüşü de gerçekleştirildi.

Türker Gürtekin, müzede yaptığı değerlendirmede, Alfa Romeo'nun gelecek dönemde daha sofistike ve premium modellerle öne çıkacağını belirterek, özellikle son dönemde 4C ve 4C Spider modelleri üzerinden çok güzel geri dönüşler aldıklarını ifade etti.

2017 yılında Türkiye pazarına giriş yapacak iki yeni Alfa Romeo modelinin ayrıntılarını paylaşan Gürtekin, "4C ve 4C Spider'dan sonra şimdi sırada önce yeni sedan modelimiz Giulia, ardından da SUV modelimiz Stelvio var. Bu önemli haberi sizlere vermek için müzeyi uygun gördük. Çünkü global olarak Alfa Romeo geçen sene müzeyi yenileyip, 105'inci yılda yeni nefes olarak Giulia'yı vurgulamıştı. 2017 yılının ilk çeyreğinde yeni Giulia'yı Türkiye pazarına sunacağız. Ülke şartlarına uygun bir motor gamıyla Türkiye'ye giriyor olacağız." dedi.

Giulia'nın Türkiye pazarına girmesinin hemen ardından bir diğer model Stelvio'nun onu takip edeceğini bildiren Gürtekin, "SUV modelimiz Alfa Romeo Stelvio yavaş yavaş internet mecrasında görülmeye başladı. Son 3 ay içerisinde onun da üretimi başlıyor. Stelvio'yu 2017 yılının ikinci çeyreği sonları, en geç üçüncü çeyreği gibi Türkiye pazarında görüyor olacağız. Dolayısıyla markanın 107. yılı olan 2017 büyük yeniliklere gebe olacak." diye konuştu.

Gürtekin, Giulia'yı bekleyen hazır bir kitlenin bulunduğunu, özellikle eski 156 ve 159 müşterilerinin kendileriyle temasa geçmeye başladığını aktararak, kasım ya da aralık ayında test araçlarını getirip hem gazetecilerle hem de söz konusu özel müşterileriyle buluşturmak istediklerini anlattı.

Bu sene Alfa Romeo için hedefledikleri satış adedinin 800'ler bandında olduğu dile getiren Gürtekin, "Biz bunu tek bir modelle, yani sadece Giulietta ile yaptık bu sene. Bu bakımdan aslında oldukça zor bir seneydi bizim için. Geçen sene aralıkta markayı yeni bir yere konumladık, tek bir modelle savaştık. Arkadan biraz 4C'nin desteği geldi ama daha çok imaj desteği oldu. 4C bizim zaten az sayıda, özel kotalar ile sattığımız çok özel bir koleksiyon modeli. Ancak önümüzdeki sene Giulia'nın modellerimiz arasına katılmasıyla, Stelvio'nun gelmesiyle ve Giulietta'nın yeni pozisyonuyla tekrar binli adetleri yakalamayı planlıyoruz" ifadelerini kullandı.

"ALFA ROMEO DUYGULARA HİTAP EDECEK"

Tofaş CEO'su Cengiz Eroldu ise Türkiye'de otomobil sevgisinin gelişmesi ve tutulması için duygusal otomobil müşterilerinin önemine değinerek, Alfa Romeo'nun karakteristik özelliğinin bu bağlama oldukça uygun olduğunu söyledi

Eroldu, "Türkiye pazarında rasyonel müşterinin payı çok büyük. Duygusal olarak otomobil alan kitle ise daha az. Türkiye'de otomobilin daha da sevilmesi, tutulması için duygusal otomobil müşterilerinin bir şekilde artırılması lazım. İşte otomotiv basını ve bizlerin ortak misyonu, kesiştiğimiz nokta burası. Zaten Alfa Romeo'da 2017'de gelecek yeni modellerle çok fazla duygulara hitap eden bir marka olacak" dedi.

Yeni modellerle birlikte Alfa Romeo'nun ABD pazarında kendisine tekrar yer bulacağını vurgulayan Eroldu, Fiat Chrysler birleşmesinden sonra Alfa Romeo'yu cesaretlendiren bir pazar hakimiyetinin oluştuğunu ifade etti.

Geçmiş yıllarda Alfa Romeo'nun ABD pazarında var olduğunu ancak sonrasında bu pazardan çıkıldığını hatırlatan Eroldu, "Alfa Romeo modelleri aslında ABD pazarı için de çok uygun modellerdir. Çünkü orada bu tür arabalara ilgi gösteren kişi sayısı oldukça fazla. Bu durumun Alfa Romeo'nun model yenileme noktasında da önemli bir unsuru olacağını düşünüyorum. Çünkü daha önce batı Avrupa ile sınırlı olan hedef kitlenin ötesinde önümüzde çok büyük bir ABD pazarı var. Bu açılımın da ileride daha hızlı model yenilemelerine yol açacağına inanıyorum" değerlendirmesinde bulundu.

ALFA ROMEO GİULİA QUADRİFOGLİO

Alfa Romeo Giulia model ailesinin spor versiyonu olan ve 2016 yılının mayıs ayında üretimi başlayan Giulia Quadrifoglio, 2017 yılının ilk çeyreğinde Türkiye'de de yollara çıkmaya hazırlanıyor.

Alfa Romeo Giulia, markayı tanımlayan ve "duyguların mekaniği" mottosunu kazandıran kendine özgü İtalyan tasarımı, son teknoloji yenilikçi motorları, 50/50 ağırlık dağılımı, teknik çözümleri ve en iyi güç-ağırlık oranı özellikleriyle ön plana çıkıyor.

Arkadan itişli Alfa Romeo Giulia Quadrifoglio, lüks orta sınıfta güçlü bir rakip olacak. Mühendislerin Ferrari altyapısıyla düzenlediği altı silindirli turbo benzinli motora sahip araç, 510 HP'lik bir güce sahip. 0-100 km/s hızlanmasını sadece 3,9 saniyede tamamlayan ve 307 km/s'lik son hıza erişebilen Giulia Quadrifoglio'nun motoru, elektronik olarak kontrol edilen silindir kapatma sistemine sahip olmasıyla aynı zamanda yakıt tasarrufu ve emisyon seviyesi (198 g/km CO2) bakımından sınıfının en iyi değerlerini sunabiliyor.

Alfa Romeo'nun Magneti Marelli'yle yaptığı iş birliğiyle üretilen en sportif Giulia'da kusursuz bir güç-ağırlık oranı (2.99 kg/HP) sağlamak için ultra hafif materyallerin çokça kullanımına özen gösterildi. 1.524 kg'lik boş ağırlığa ulaşılmasını sağlayan ağırlık optimizasyonlarına ek olarak araç, kalite, akustik konfor ve aşırı zorlu koşullarda bile iyi bir kavrayış sunan dirence sahip.

Giulia'nın 2.2 litrelik dizel motoru, Alfa Romeo tarihinde tamamen alüminyumdan yapılmış olan tek dizel motor olarak ön plana çıkıyor. Yeni, 2.2 litrelik dizel motorun iki farklı güçte versiyonu mevcut. Her iki konfigürasyon da altı vitesli manuel şanzıman veya alternatif olarak yeni sekiz ileri otomatik şanzıman ile donatılabiliyor.

ALFA ROMEO TARİHİNE YOLCULUK

"Zaman Makinası-Alfa Romeo Tarihi Müzesi" (La macchina del tempo-Museo Storico Alfa Romeo), markanın geçmişten bugüne bütün hikayesini deneyimleme imkanı sunuyor.

İtalya'nın Milano şehir merkezine birkaç kilometre uzaklıktaki Arese'de yer alan müze, Alfa Romeo'nun tarihindeki en önemli parçalara ev sahipliği yapıyor. Ayrıca kitapçı, belge merkezi, etkinlik mekanları, showroom ve test parkurunun da bulunduğu komplekste, 360 derece özellikli sanal odada 4D film görüntüleri ile keyifli bir seyir de yapılabiliyor.

Kapılarını ilk olarak 1976 yılında açan Alfa Romeo Müzesi geçen yıl, markanın tarihi için sembolik öneme sahip olan Arese'de, restore edilerek bir kez daha kapılarını açtı. Alfa Romeo'nun yeniden doğuşunu desteklemek amacıyla gerçekleşen bu açılış, markanın kuruluşunun tam 105'inci yaş dönümünde, Giulia'nın da dünya gösteriminin yapıldığı tarih olan 24 Haziran 2015 tarihine denk getirildi.

Müzenin sergileme düzeneği Alfa Romeo markasının DNA'sını en iyi yansıtacak şekilde düşünülmüş. Müzede markanın hikayesi tarihçe, stil ve hız olmak üzere üç ana başlık altında üç farklı bölümde sergileniyor.

Ziyaretçiler özenli bir sunum eşliğinde, markanın sadece gelişimini değil aynı zamanda tarihini ortaya koyan 69 otomobili görme şansını yakalıyor. Bu otomobillerin arasında, ilk A.L.F.A, 24 HP'den, Tazio Nuvolari'nin sürdüğü Mille Miglia fatihi 6C 1750 Gran Sport'a, Juan Manuel Fangio'nun pilotajında Formula1 galibi olan Gran Premio 159'dan 'Alfetta 159'a, 1950'lerin ikonik otomobili Giulietta'dan 33 TT 122'ye kadar pek çok araç bulunuyor.