CHP'li belediyelerin tiyatrosunda skandal bitmiyor! Levent Üzümcü korku imparatorluğunu kurdu

Tiyatro sahnesinde yıllardır “özgürlük”, “demokrasi” ve “emek” söylemleriyle öne çıkan Levent Üzümcü, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü'nde sanat camiasını sarsan bir skandala imza attı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İzmir Şehir Tiyatrosu’nda iki deneyimli tiyatrocunun hiçbir resmi gerekçe gösterilmeden görevden alınması, kamuoyunda şok etkisi yarattı.
CHP'li belediyelerin yönettiği tiyatrolarda yaşanan krizlere bir yenisi daha eklendi. Daha önce Antalya, Tarsus ve Nilüfer Belediyeleri'nde sanatçılarla yaşanan mobbing ve ayrımcılık skandallarıyla sarsılan kamuoyunun gündeminde bu kez İzmir Şehir Tiyatrosu var.
Kaynak: Instagram
Üstelik yaşananlar, tiyatronun evrensel değerlerinin kutlandığı 27 Mart Dünya Tiyatro Günü'nde patlak verdi. Skandalın merkezinde ise yıllardır "hak", "hukuk", "ifade özgürlüğü" gibi söylemleriyle tanınan tiyatro oyuncusu Levent Üzümcü bulunuyor.
Hatice Altan / Kaynak: Instagram
Sabah'tan Tuba Kalçık, tiyatro dünyasını sarsan bu gelişmenin perde arkasını ve konuşulmayanları kaleme aldı:
"Antalya, Tarsus, Nilüfer Belediyesi derken şimdi de İzmir Şehir Tiyatrosu büyük bir skandala imza attı. Hem de 27 Mart Dünya Tiyatro Günü'nde. Skandalın aktörü ise 'hak, hukuk, ifade özgürlüğü' söylemlerini dilinden düşürmeyen bir isim: Levent Üzümcü! Şaşırdık mı? Ben şahsen hiç şaşırmadım. İşin ilginç yanı; sanatçılar Hatice Altan ve Özlem Karabay'ı kapının önüne koyan Üzümcü'nün hala hiç sıkılmadan sosyal medyada mağdur edebiyatı yapıyor olması. Solculuk sosuyla kurduğu cümlelerinde hâlâ kendini 'demokrat, özgürlükçü' gösteriyor. Şuursuzluk tam da böyle bir şey...İki sanatçıyı Tiyatro Günü'nde işten atmasına dair en ufak bir açıklama yapmıyor Üzümcü.
Kaynak: AA
Tabii muhalif basın da sus pus. Bırakın yaşanan rezaleti Üzümcü'ye sormayı, kafalarını kuma gömmüş bekliyorlar. Ben de İzmir Şehir Tiyatrolarında neler yaşandığını araştırdım, ismi bende şimdilik saklı olan kaynağım şunları söyledi:
"İşten atılan 40 yıllık oyuncu ve yönetmen Hatice Altan; Yücel Erten döneminde üst üste iki kez sanatçıların seçtiği Yönetim Kurulu üyesi. Bundan 9 ay önce sosyal medyada kurumun özerk yönetmeliğini değiştiren ve tiyatronun bir organı bile olmayan ama Üzümcü'nün de üyesi olduğu Danışma Kurulu'nu eleştirmiş.Üzümcü önce, bu yazıları bir işten atma gerekçesi olarak Yönetim Kurulu'na getiriyor. Ancak YK üyeleri, 'düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamındadır' diye reddediyor. Üzümcü bu kez kimseye haber vermeden, Yönetim Kurulu'nu hiçe sayarak yukarıdan işi bağlıyor.Özlem Karabay ise, Yücel Erten döneminin kurucu Sanat Teknik Direktörü. Yönetim Kurulu oluşurken, Üzümcü'nün de üyesi olduğu Danışma Kurulu'nun bilgisiyle, başkan onayı ile atanan bir yönetici. Ancak yine eski dönemin idarecisi olduğu için 'Kuruma sınavla girmemiş' gerekçesiyle onun da işine son veriyor. Oysa Karabay için yapılacak bir sınav yok. Ortada öyle bir sınav yok çünkü. Özlem Karabay kuruma sınavla girecek tüm teknik çalışanları seçen jürinin üyesi.Hemen her gün basında düşünce özgürlüğünü savunup kendi ile ilgili mağdur edebiyatının yazarı Üzümcü bunu neden yapıyor?
Özlem Karabay / Kaynak: Instagram
MOBBİNG, TORPİL, SKANDAL!
Süreç; Üzümcü'nün, Eski Genel Sanat Yönetmeni'nden kalan tüm projeleri rafa kaldırıp, kendi projelerini yapmak istemesiyle başlıyor. Ancak eski dönemde 3 yıl içinde yakalanan başarı, Üzümcü'nün tecrübesiz ve yetersiz olduğu söylenen yönetiminde düşüşe geçiyor. Kurumun sanatsal olarak başarısızlığa sürüklendiğini gören sanatçılar, yapılan toplantılarda bunu dile getiriyorlar. Üzümcü, yapılacak bir toplantı için soruların yazılı olarak verilmesini istiyor. Önce isim gerekmez diyor ama toplantıyı kameraya aldırarak mobbing uyguluyor. Toplantıda, "Bu ahlaksız soruları kim sordu, kim?" diye tehdit ediyor. Sonra da sanatçıların hiçbir sorusunu cevaplamadan "Siz beni hak etmiyorsunuz!" diye büyüklenerek yardımcısıyla toplantıyı terk ediyor.
Kaynak: AA
Sanatçılar bu toplantı nedeniyle mobbing davası açmayı düşünüyor ve o kamera kaydının yayınlanmasını istiyorlar. Ayrıca iletişim bölümündeki meslektaşlarına sinkaflı konuşan Levent Üzümcü'nün gerçek yüzünü göstermek istiyorlar. Üzümcü'nün dramaturg, oyun yazarı ve Sanat İletişim Direktörü Ege Kızık ile yardımcısı Helin Kat'ı da belediyenin tiyatro ile ilgisi olmayan başka birimlerine sürgüne yollaması ile başlayan kıyım, işten çıkarmalarla devam ediyor. Yani demokrat, devrimci iddialı Üzümcü terör estiriyor, tiyatroyu faşizan bir tavırla yönetiyor.. Tiyatroda demokrasi değil biat istiyor. Bu başarısızlığı eleştiren sanatçıları da soruşturma açmadan, savunma istemeden, kıdem ve ihbar tazminatlarını bile ödemeksizin işten atıyor. Açıklama yapma ihtiyacı bile hissetmiyor. Hatice Altan'ın eleştirileri, Özlem Karabay'ı da 'sınavsız' girdi diye bulduğu kılıfla işten atıyor.
Kaynak: Instagram
"ADALET, EŞİTLİK, EMEKÇİ' LAFLARINI AĞZINA BİLE ALMASIN!'
İsmini vermek istemediğim kaynağım şöyle devam etti: "Üzümcü'ye sormak gerekir o zaman; yardımcısı Harun Özer yönetmelikte bile bulunmayan bir kadroya nasıl getirilebiliyor ve hem de sınavsız olduğu halde nasıl çalışmaya devam ediyor? Ya da CHP eski vekili Mustafa Moroğlu'nun kızı Elif Moroğlu nasıl sınavsız şekilde kuruma alınıyor? Veya tiyatrodan gönderilen dramaturg Ege Kızık'ın yerine, arkadaşı Orçun Masatçı'nın karısı nasıl oluyor da Sanat Teknik Direktörlüğü'ne sınavsız gelebiliyor? Üstelik yönetmelikteki tanıma da uymadığı halde.Üzümcü'nün gerçek yüzü bu işte. Bundan sonra 'adalet, eşitlik, emekçi' laflarını ağzına bile almasın. İşten atılan iki sanatçı da dava açtı. Mahkeme sürecinde daha fazla rezillikleri çıkacak Üzümcü'nün göreceksiniz. CHP'nin yeni belediye başkanı Cemil Tugay'ın durumdan haberi var mı acaba... Öyle ya, o da Tunç Soyer döneminden kim varsa onları işten çıkartmakla başlamıştı görevine. Üzümcü'yü de kendi göreve atadı. Üzümcü gibi yöneticilik deneyimi olmayan 'liyakatsiz' bir ismi böyle bir kuruma Genel Sanat Yönetmeni olarak atarsan daha neler yaşanacaktır kim bilir?"
