Merve Aydın: Kendimi ön plana atmayı Survivor’da öğrendim!
Survivor 2021'in başarılı yarışmacılarından milli basketbolcu Merve Aydın, Bi'Başka'da Melisa Berkalp'in konuğu oldu. Takım sporundan gelen biri için özünde bireysel olan bir yarışmada mücadele etmenin zorluklarına değinen ve Survivor'da yaşadıklarının perde arkası hakkında da konuşan Merve Aydın, kariyerine ve özel hayatına dair samimi itiraflarda bulundu.
Survivor'da yarıştığı dönemde iyi bir performans grafiğine sahip olan Merve Aydın, SMS oylamalarında neden Aleyna Kalaycıoğlu ve Ayşe Yüksel'in daha altında kaldığını ise, "Özellikle Aleyna'nın bir hikayesinin olması bunu etkilemiş olabilir diye düşünüyorum. İkisinin de performansları iyiydi bu arada. Ben performans olarak üstünlük kurmama rağmen SMS anlamında daha aşağıda kalmamı tamamen buna bağlıyorum. Biz ilk başlarda ayrı kamplardaydık ve belki ada yaşantısında yaptıkları bir şey ile gönüllerde taht kurmuş olabilirler. Onun dışında ben bir şeyleri kimse beni sevsin diye, böyle bir çaba için yapmadım." ifadeleriyle anlattı.
Avrupa'da forma giyen sayılı isimlerden olan milli basketbolcu, Survivor All Star kadrosuna dahil olup olmayacağına ilişkin açıklamalarda da bulundu!
İşte Merve Aydın röportajının tüm detayları...
Hoş geldin Merve nasılsın? Nasıl gidiyor? Survivor sürecin nasıl başladı? Öncesi ve sonrası nasıl oldu senin için?
Öncelikle basketbol camiasından olup beni gören herkes şok geçirdi çünkü ben gerçekten basketbola aşık biriyim. Bir gün mutlaka Survivor'a katılmak gibi bir isteğim vardı çünkü yarışma kısmı beni çok heyecanlandırıyordu. Aktif sporculuk yaşantımda bunu hayata geçirmek gibi bir düşüncem yoktu aslında bıraktıktan sonra giderim diye düşünüyordum ama pandemi olunca işler biraz daha farklı gelişti. Ben o zamanlar Fransa'da oynuyordum ve yaklaşık iki ya da üç ay kadar orada ciddi bir karantinada kaldım. Bir şekilde kaçıp açık alanlardan antrenman yapmaya çalıştım hatta polisler beni kovaladılar. Basketbol, her şey o kadar belirsizdi ki, menajerim Ceren Ateş ile konuşurken Survivor'a katılmaya karar verdim. Zaten Avrupa'da oynamak benim hayalimdi ve oynamamın bir sebebi de konfor alanımın dışına çıkmaktı. Bunu gerçekleştirerek Avrupa'da oynayan sayılı isimlerden biri olmak beni çok mutlu etti ve çok geliştirdi. Sonrasında İspanya'dan teklif alarak oraya gittim ama beni alan antrenör takımdan ayrıldı.Takımda aldığım sorumluluk az olduğu için bu durum beni rahatsız etti ve Türkiye'ye dönme kararı aldım. Ben basketbolu hiçbir zaman para kazanmak için de oynamadım, çok sevdiğim için oynadım ve bu uğurda yaptıklarım fedakarlık olarak gelmedi bana. Bütün bu kaosların içinde Survivor konusu ciddileşti ve beni kişisel gelişim açısından da ileriye taşıyacağını düşündüğüm için yarışmaya katılmaya karar verdim. Survivor'a gitmeden önce psikolojik olarak çok yorgundum ve kendime dair aradığım cevaplar vardı o yüzden bunu iyi bir deneyim fırsatı olarak gördüm ve gittim.
KENDİMİ ÖN PLANA ATMAYI SURVIVOR'DA ÖĞRENDİM!
Kendine dair soru işaretlerini öyle bir ortamda mı çözebileceğini düşündün?
Kesinlikle öyle düşündüm. Zamanında yaşadığım sakatlıklar, ağır ameliyatlar beni çok etkiledi ve her şeyi çok fazla sorgulamaya başladım. Bu süreç benim dönüşümümün başladığı nokta oldu. O sakatlıkların altından kalkarak yeniden basketbol sahasına dönebilmek benim için inanılmaz bir hedefti ve ben bunu başardım. Bu anlamda fizyoterapistim Haşim Ay'a da çok teşekkür ederim. Survivor benim için bu sürecin devamında gelen bazı soruların da cevabını bulduğum yer oldu. Kendimle yakınlaşmamı ve kendimin farkına varmamı sağladı. Ben mütevazılıkla kendinin farkında olma durumları arasındaki farkı ayırmayı iyi ayarlayamayabiliyordum. Arada çok ince bir çizgi var ve ben, "Yapabiliyorum!" diyerek kendimi ön plana çıkarabilmeyi Survivor'da öğrendim. Kendimi ifade noktasında çok büyük aşama kaydettim, sabretmeyi öğrendim. Açlıkla boğuşurken aynı zamanda insanları idare etmeyi de öğreniyorsunuz.
Survivor'da seni en çok ne zorladı?
Beni Survivor'da en çok zorlayan şeylerden biri takım sporcusu olarak özünde bireysel olan bir yarışmaya gitmek oldu. Bazen çok fazla takım ruhlu olmanın bana getirdiği dezavantajlı durumları yaşadım. Yaptığım şeyler için pişman değilim çünkü ben takım oyuncusu olmaktan mutluluk duyuyorum ve olduğum kişiden de yaptıklarımdan da son derece memnunum.
HEP OLDUĞUM YOLU SEÇMEYİ TERCİH ETTİM!
Sen Survivor'da çok toparlayıcıydın. Bu da dediğin gibi takım sporundan geliyor olmanın sağladığı bir avantaj bence. O an yarışan her kimse, aran kötü olsa bile sonuna kadar destek veriyordun. Saha dışında olan olayları saha içine yansıtmamaya özen gösterdin yarışma boyunca.
Evet, sen de aşinasın zaten eski basketbolcu olduğun için bu duruma ve bunu yapan bir ya da iki kişi oluyor genelde. Benim için çok doğal gelişen bir süreçti. İnsanlar bana bazen daha fazlasını yapabilirdin dediler ama ben buyum ve bazı noktalarda daha acımasız, daha bireysel düşünmen gerekiyor ki bu seni farklı düşünmeye, farklı kararlar almaya yöneltebiliyor ama ben hep olduğum yolu seçmeyi tercih ettim.
Sence daha iyisini yapabilir miydin? Daha iyisi nasıl olurdu senin için Survivor'da?
Survivor gerçekten farklı bir yer. Benim aslında en iyi yaptığım şey performansım ve bunu da çok başarılı yaptığımı düşünüyorum. Benim tek bir hedefim vardı; ben isimlere ve kişilere takılmadan belli bir istikrarda ve standartta ilerlemek istedim. Survivor'ı izleyen kişiler kendilerine en yakın gördüklerini destekliyorlar ve ben çıktığımda kalplerine dokunduğum, beni destekleyen insanları görünce gerçekten çok mutlu oldum. Ben yarışmaya tekrar gitsem sadece bazı ufak detaylarda daha dikkatli olurdum ama onu dışında davranış anlamında içimden geldiği gibi davrandığım için daha farklı biri olacağımı düşünmüyorum.
ALEYNA'NIN BİR HİKAYESİ OLMASI SMS'LERİNİ ETKİLEMİŞ OLABİLİR!
Survivor'da sportif anlamda çok iyi bir performans sergiledin. Sence oylama açısından neden SMS'lerde Ayşe Yüksel ve Aleyna Kalaycıoğlu'nun altında kaldın?
Özellikle Aleyna'nın bir hikayesinin olması bunu etkilemiş olabilir diye düşünüyorum. İkisinin de performansları iyiydi bu arada. Ben performans olarak onlara üstünlük kurmama rağmen SMS anlamında daha aşağıda kalmamı tamamen buna bağlıyorum. Biz ilk başlarda ayrı kamplardaydık ve belki ada yaşantısında yaptıkları bir şey ile gönüllerde taht kurmuş olabilirler. Onun dışında ben bir şeyleri kimse beni sevsin diye, böyle bir çaba için yapmadım.
Sence onların bu tarz çabaları var mıydı peki kendilerini öne çıkarmak için?
Bu benim yorumum olacak, o yüzden doğruluğu ya da yanlışlığı tartışılır ama ben bu tarz şeylerle hiç ilgilenmedim o yüzden buna cevap vermesem daha iyi olur. Ben her zaman kendi sorumluluğumu alıp onun üzerinden devam ettiğim için bunu yorumlamayı gerek görmüyorum. Zaten görülmesi gerekenler görülmüştür diye düşünüyorum. Ben Survivor'a her zaman kendi keşif yolculuğum olarak baktım o yüzden demek ki onlar bazı şeyleri yarışmanın kurallarına göre, onlara avantaj sağlayacak şekilde yapmışlar yani tebrik ederim o nedenle. Panaroma'da da konuşmalar oldu ve ben dedim ki, "Ben konsepte uymuyormuşum." Ben daha hesapsız hareket ettiğimi düşünüyorum ve zaten karşındaki insan nasıl algılamak istiyorsa öyle algılıyor. Özellikle iyi tanımadığın biri ile konuşurken bir şeyleri farklı yere çekmeye meyilliysen, her konuyu her yere çekebilirsin o yüzden çok takılmıyorum. Zaten takılmadığım bir sürü şey olmuş, yarışmadan çıkınca gördüm. O zaman basketbol oynasaydına kadar gitmiş konular.
İNSANLARA İLHAM KAYNAĞI OLUP IŞIK YAKMAK İSTEDİM!
Sana kariyerinde düşüş yaşadığın için Survivor'a katıldığına dair de çok yorum geldi. Bunlara nasıl cevap vermek istersin?
Benim kariyerim düşüşe geçtiyse neden beni hala İspanya'dan takımlar istiyor o zaman? Ben kariyerim düşüşe geçtiği için gitmedim Survivor'a, bu tamamen benim tercihimdi. Ben yurt dışına gittiğimde konfor alanımdan çıkıp daha çok sorumluluk almak istediğim için gitmiştim ve o sorumluluğu alamadığımda mutsuz olacaktım, o yüzden bunu gördüğüm için artık böyle bir karar alabilirim dedim. Ben eğer mutlu olduğum bir organizasyonun içinde olsaydım, Survivor hayalimi basketbolu bıraktıktan sonra gerçekleştirirdim. İstiyorlarsa benim istatistiklerime de bakabilirler, benim Fransa'da grafiğim hep yüksekti. İspanya'dan da, Fransa'dan da uğurlanırken hep güzel uğurlandım. Bence bir yerde olduğunuz andan çok veda ettiğiniz ve sonrasında nasıl anıldığınız daha önemli ve ben her zaman arkamda güzel bir şey bırakmayı istedim. Performansımın düştüğünü iddia eden insanlar bir kere olsun açıp benim maçımı izlemiş mi bunu da merak ediyorum gerçekten. Beni ne kadar tanıyorlar? Kaç tane maçımı izlediler de böyle yorumlar yapabiliyorlar? Ben bu soruları sormak isterdim gerçekten. Ben takımdan ayrıldığımda kulüp başkanı bana ülkemi çok güzel temsil ettiğimi söyledi ve bu beni çok duygulandırdı. İspanya'da oynadığım dönemde kulübüm yapılmaması gereken bir şey yaptı ve ben de bunun üzerine bir bildiri yayınladım. Altına, Fransa'daki kulübün başkanı, "Merve eğer kendini orada güvende hissetmiyorsan bizim kapımız sana her zaman açık!" yazdı. O sıkıntıların içerisinde bunu duymak bile beni çok mutlu etmişti. Survivor bana her zaman herkesin onayladığı ve sevdiği kadın olunamayacağını öğretti.
Survivor'da dengeni kaybettiğini düşündüğün bir an oldu mu? Mesela Batuhan ve İsmail ile girdiğin polemiklerde?
Hiçbir polemikte dengemi kaybettiğim düşünmedim. Hayatın içerisinde bir yükselirsiniz, bir düşersiniz ama önemli olan çabuk dönebilmek. Ben de insanım sonuç olarak; duygularım var ve kızabilirim de büyük bir sevinç de yaşayabilirim. Aslında benim dengede kalabiliyorum dediğim yer dengede olmam değil, oraya çabuk geri gelmem. Ben Survivor'da hesap kitap yapmadan, kendi gibi olan insanların da ellerinden gelenin en iyisini yaparak bir yerlere gelebileceğini göstermek istedim. Ben bir ilham kaynağı olup, ışık yakmak istedim aslında ama çok farklı yerlere çekildi. Tabii benim gerçekten göstermek istediğimi alan insanların olduğunu da düşünüyorum.
MAVİ TAKIMDA KENDİMİ DAHA İYİ HİSSETTİM!
Sergen ile beraber mavi takıma geçtiğinde çok sevindiğin ama ilk elenenlerden biri olduğun ve bu konu hakkında neler düşündüğün de merak ediliyor.
Bu konu çok konuşuldu. Diyelim ki birileri bizi gidelim diye söyledi; Aleyna Çalışkan ve Hanzade'nin isimleri dokuz kere falan söylendi ve gitmediler o yüzden ben orada bizi gönderdiler kısmına bakmıyorum. Ben mavi takımda sadece takım ruhu anlamında çok daha iyi hissettim ve daha eğlenceli taraflarım ortaya çıktı. Danslar ettik, şarkılar söyledik çok güzeldi. Bence beni ya da Sergen'i birileri gönderme gücüne sahip değil, halk demek ki uygun görmemiş ve biz yeteri kadar oy alamadığımız için yola devam edemedik. Ben görmediğim ve duymadığım bir şey hakkında olmuşçasına bir yorum yapmayı tercih etmiyorum.
All Star'a gidecek misin?
Hayır gitmeyeceğim. Ben zaten antrenman yapıyorum ve yeni sezona hazırlanıyorum o yüzden All Star olacaksa da basketbolu bıraktıktan sonra ilerleyen zamanda olur benim için.
Teklif geldi mi peki?
Gelmedi.